Söz vermiştim, Arzu'ya ondan bana kalan tek şeye sahip çıkacağıma dair söz vermiştim.
Ellerimi başıma vura vura yaslandığım duvarın önüne düştüm.
"Korkma..."
Gözlerimi açtım, karşımdaydı...
Gülümsüyordu.
"Ona birşey olmayacak, o bizim kızımız."
Gözyaşlarım yanaklarımdan süzülürken elini yanağıma koymuştu.
"O çok güçlü, senin kızın çok güçlü."
"Özür dilerim..." dedim hıçkırıklarımın arasından.
"Dileme, daha hiçbirşey bitmiş değil."
"Onu kaybediyorum."
Yeniden gülümsedi.
"Arzu benim kızım, pes etmeyi bilmez."
"Yapamam, o da giderse yaşayamam."
"Gitmeyecek ve yaşayacak."
"Ağabey!"
Omuzlarımdan tutan kişiyle gözlerimi açtım. Kerim endişeli ifadesiyle gözlerime bakıyordu.
Hayal görüyordum, Dilay'ı görüyordum.
"O iyi mi? Sen iyi misin?"
Bomboş gözlerle baktım gözlerine. Hayatımı mahveden kardeşime sadece baktım.
"Hemşire! Biri baksın buraya!"
Eğer Dilay yerine kardeşim ölmüş olsaydı bunlar yaşanmış olmayacaktı.
Hemşirenin biri yanımıza gelip nabzımı ölçerken yeniden konuşmuştu.
"Şoka girmiş birşey yapın!"
Bileğime dokunan hemşireyi kenara itip yakasına yapışarak onunla birliktr ayağa kalktım.
"Senin yüzünden..." diyerek onu duvara yasladım.
"Beyefendi burası hastane-"
Hemşire yeniden kolumu tuttuğunda bir kez daha ittim onu.
"Keşke Dilay'ın yerine sen ölseydin! Sen ölseydin de kızım intikam derdine düşmeseydi! Şimdi çok mutlu olurduk!"
"Savaş!"
Zeynep'in sesi kulaklarıma dolduğunda bakışlarımı ona çevirdim. Hemen arkasından güvenlikler bize doğru koşuyordu.
"Sorun yok, sorun yok dedim!"
Kerim güvenliklerle konuşurken ağlayarak bana gelen Zeynep'e baktım.
"İyi mi? Durumu nasıl?"
Kaşlarımı çaresizce çatarak başımı iki yana salladım.
"Kafasına sert darbeler almış. Kurşun kulağını sıyırmış. Acile aldılar, iki saattir acilde ve kimse birşey söylemiyor."
Eliyle ağzını kapatarak duvardan tutundu.
"Ameliyathaneyi hazırlayın!"
Hastanenin kapısından kanlar içeriside sedyede gelen bir adamı doktorlar koşarak ameliyathaneye götürüyordu.
"Çok kan kaybetmiş! Trafik kazası!"
Hayatta acıya mahkum olan kişiler bir tek biz değildik. Ama acı o kadar büyütü ki yalnızca bizim sanıyorduk.
Bakışlarımı yeniden Zeynep'e çevirdim. Duyduklarının şokundan çıkamamıştı hala.
Ona doğru uzandım tutmak istedim. Elimi itip koltuğa attı kendini.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ANNEMİN İNTİKAMI🩸(+18) (TOXİC SERİSİ II)
Teen Fictionİşaret ve orta parmağımı birleştirmiş uzun yemek masasına sürterek usul usul gezdirirken keskin, rahat ve bir o kadar da tehditkâr bakışlarımı masada oturan adamın yüzünde gezdirdim. "Yani anlattıklarına göre Rasim çok büyük ve tehlikeli bir adammış...