61'🩸

1.7K 90 28
                                    

"DİLAY!"

Babam konağa bir öfkeyle yeniden girdiğinde arkasından kendimi konağa attım.

Annem arkasına bütün herkesi almış ellerini arkasında birleştirmiş babama korkusuzca bakıyordu. Babam tam karşısında durup silahı annemin kafasına dayamıştı.

"İnsanın en büyük düşmanı kendi ailesi derler! Bu saatten sonra benim en büyük düşmanım sensin!"

Babamın arkasında kim bilir kaçıncı şoka girerek onları izliyordum. Amcam babamın sağına geçip babama silah doğrulttuğunda Ateş de soluna geçerek diğer taraftan silah doğrultmuştu.

Annem yüzündeki o ciddiyeti bozmadan babama bir adım daha yaklaşıp cevap vermişti.

"Elinden geleni ardına koyma Savaş Keskin."

"Evet öyle yapacağım! Seni öldürmeyeceğim, bana yaşattıklarının hesabını da sormayacağım ama kızıma bunları yaşattığın için seni pişman edeceğim!"

Annem kaşlarını çatarak babamın gözlerine baktı.

"Kızımı elimden alan senken ona yaşattıklarımın hesabını sormak sana mı düşüyor?"

"Tam olarak babama düşüyor evet."

Sonunda yuttuğum dilimi dışarı çıkarmayı başarmıştım. Annem bakışlarını bana çevirdiğinde adamlarına doğru yürüyüp birinin elinden silahını alıp Ateş'in kafasına dayadım.

"Seni en başından öldürmeliydim. Gümüş haklıydı, eğer en başından seni öldürmüş olsaydım bunların hiçbiri olmayacaktı."

"Yanılıyorsun Arzu."

Gümüş Ateş'in arkasından çıkıp karşımda durmuştu.

"Evet en başından onu öldürmeliydin ama yapsaydın bile ölmesine izin vermezdim. Çünkü..."

Diyerek elini Ateş'in ensesinde gezdirip gülümsedi.

"Ne demiştin sen uçakta? O benim..."

Ateş'in yanağından öpüp yeniden bana dönerek silahımı tuttuğunda öfkemi içimde tutmayı bırakıp Gümüş'ün karnına tekme attım.

Beklemediği bir hamle yaptığım için geriye sendelenip yere düşmüştü.

"Benimdi, şimdi senin."

Sözlerimin ardından Ateş'e baktım. Sadece babama odaklanmıştı.

"Eskilerimi ihtiyaç sahiplerine satmayı severim. Sonuçta o da bir sevaptır."

"İşte benim kızım."

Annem gurur duyan yüz ifadesiyle bana bakarken kaşlarımı kaldırıp alayla başımı salladım.

"Senin kızın öyle mi?"

Sözlerimin ardından silahın sürgüsünü çekip amcamın bacağına bir el sıkarken annemin gözlerine baktım.

Amcam bağırarak yere düşerken silahı Gümüş'e doğrultup onun da bacağına sıkarak babamla annemin arasına girdim.

"Yanılıyorsun Dilay hanım, ben Savaş Keskin'in kızıyım."

Annem rahat bir ifadeyle yüzüme bakmaya devam ederken sürgüyü bir kez daha çekip Hazar Ordu'ya doğrulttum.

"Hayır, hayır, hayır!"

Korkak çocuklar gibi tekerlekli sandalyesini geriye iterken annemin arkasından onun da bacağına sıktım.

"Acımam, karşımdaki beni doğuran da olsa acımam. Tıpkı babamın sana acımadığı gibi."

ANNEMİN İNTİKAMI🩸(+18) (TOXİC SERİSİ II)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin