Bay Weasley

26 4 0
                                    

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Bay Weasley ... saldırıya uğradı..."

🐍

Pazar sabahı Felix ve Seoul yarım metre karın içinde güç bela yürüyerek sohbet ediyorlardı. Üstelik kar hala usul usul yağmaya devam ediyordu. O kadar güzel bir ortam vardı ki! Karı oldu olası çok severdi Seoul .

"S.B.S lerde yaklaşıyor. Zor geçecek gibi hissediyorum." dedi Seoul yağan karı izlerken. Felix'den cevap gelmeyince kafasını kaldırıp yanına baktı. Orada olmadığını gördü.

"Lixxie nerede-" ona bakmak için arkasını döndüğünde yüzüne yediği kar topu ile sözünün devamını getirememişti. Bir kaç dakika sessiz kaldı. Ne olduğunu anlamaya çalışıyordu. Genç kızdan cevap gelmeyince Felix telaşla yanına geldi.

"Özür dilerim ya! Yüzüne atmayacaktım gerçekten." dedi.

Seoul arkasını döndü. Ona farkettirmeden usulca kar aldı.

"Seoul gerçekten üzgün-" fakat Felix'in de sözü Seoul gibi yarım kalmış Seoul elindeki karları ona fırlatmıştı.

"Seni küçük kızıl !"

Felix, yüzündeki karları temizlerken Seoul, kahkahalarla karın içinde kaçmaya başladı.

"Christopher Malfoy beni yakalayamaz ki!" diye kahkahalarla kaçmaya çalışıyordu.

Yarım metre karda bunu ne kadar yapabildiği tartışılırdı. Felix'in uzun bacaklarıyla ona yetişmesi uzun sürmedi. Seoul'ün karın içine düşürmesiyle yuvarlanarak boğuşmaya başladılar. Arazide sadece onların kahkahaları yankılanıyordu. Seoul , bir süre sonra onu atlatmayı başarıp ayağa kalktı. Tam kaçmayı başardığını düşünüyordu ki sarışın çocuğun ayaklarına takılıp onun üstüne düştü. Yüzleri arasında birkaç santim kalmıştı. İki gençte birbirlerinin sıcak nefeslerini hissedebiliyordu. Seoul'ün kızıl saçları Felix'in yüzünü gıdıklıyordu. İkisinin de dili tutulmuş gibiydi.

"Şey  - kızarıyorsun Seoul ." dedi Felix sonunda.

"Sen de öyle."

"Karla oynadık ya ondandır herhalde."

"Bence de. Ah-şey ben kalkayım öyleyse."

Seoul, hızlıca kalkıp elini karın içinde yatan Felix'e uzattı. Felix de gülümseyerek onun elini tuttu ve ayağa kalktı.

"Hadi gidelim artık. Öğle yemeğine yetişmeliyiz. Ayrıca üşütceğiz." dedi Seoul . Felix de onu onaylayınca yola koyuldular. Yolun yarısında kartopu savaşı yapan arkadaşları ile karşılaşıp kısa bir kartopu savaşı daha yaptılar. Kızlar hafifçe titriyordu, kıyafetleri komple ıslanmıştı. Yemeğe yetişmek için üstlerini değiştirip sonra tekrar büyük salona döndüler.

The Children of the MaraudersHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin