2. Sezon Bölüm 55 "L'espoir et la mort" Part II

3K 287 215
                                    

Bölüm Şarkısı
Sena Şener - Porselen Kalbim
Three Days Grace - I Hate Everything About You

Bölüm ŞarkısıSena Şener - Porselen KalbimThree Days Grace - I Hate Everything About You

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"L'espoir et la mort"
- Umut Ve Ölüm

İyi Okumalar

Eve girerken kafamda bir sürü ses vardı ama en belirgin olanı iki ses vardı ki o ikisini hiçbir şekilde susturamıyordum.

Ben birini vurmuştum.

Ben Serhat'ı omzundan vurmuştum.

Ve intihara teşebbüs etmiştim.

Evden içeri girerken artık bir hayalettim. Melih'i ilk gördüğümde öfkemi kusarken acımı gömmüştüm, Melih beni taciz ederken hayal kırıklığımla, korkumla, insani endişemle kendimi hırpalamıştım. Çözüm yolu bulamayınca ise kafama silah dayamıştım.

Ben! Eline bugüne kadar silah almamış kadın kafasına sıkacaktı! Allah'ım bana ne olmuştu böyle?

Annemle babamın konuşma sesleri kulağıma çalınıyordu ama zerre endişe yoktu içimde. Çünkü ben aslında intihar etmeye çalıştığımda ölmüştüm. İntihar girişimi başarısızlıkla sonuçlanan insanlar sizce yaşıyor muydu? Hayır yaşamıyordu. Çünkü onlar ruhen bir kez ölmüşlerdi.

Odama kapanıp sorularından kaçabilirdim onun yerine salona gittim ve annemlerin yanına oturdum. Evde kavganın sesi yoktu. Kardeşlerim de evde değildi anladığım kadarıyla. İyi bari yaşayacağım tek başına rezillikti.

Babamın kaş göz yapıp anneme baktığını gördüm. Hayret çok sakindi... Ben eve girer girmez yüzüme tokadı yapıştıracağını düşünmüştüm oysa ki sonrasında ise namusumuzu iki paralık ettin tiratları keser diye düşünmüştüm. Bugün yanılma günüm olmuş olacak ki bu konuda da yanıldım.

"Nasılsın kızım?" Annemim anlayışlı sesi kulaklarıma dolarken eli, elimi tutup sıktı. "Biraz daha iyi oldun mu? Alışabildin mi?"

Pekala annem anlayışlı rolü oynamaya devam ediyordu, en azından annem beni umursuyordu ya o da babam gibi olsaydı? O zaman ne olurdu bu halim?

"Alışmak istemiyorum." Sesim çatallıydı. "Aslım bu dünyadan gidecek en son kişiydi." Bu söylediklerim fısıltı gibi çıkmıştı ama etkisi yıpratıcıydı.

Salonda sessizlik devam ederken babam boğazını temizledi. "Bugün seninle ilgili bir zarf geldi."

Gözlerimi kapattım ve dişlerimi sıkarak konuştum. "Nerede?"

Annem televizyonun üstüne koyduğu kağıtları getirip elime verirken elim titriyordu. Buradan maçı nasıl döndürürdüm hiçbir fikrim yoktu. Kağıtları elime aldım, zarf açılmış ve okunduğu belliydi kırıştırılmıştı. Okudularsa nasıl bu kadar sakinlerdi? Babam neden bana hakaret etmiyordu? Annem neden bakışları ile benim yetiştirdiğim bu kız olamaz demiyordu? Neden?

Mokita AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin