Mokita Aşk

2.Sezon 62.Bölüm "Domino Taşı"

"Güvenmek sevmekten daha değerli, zamanla anlarsın."
Paulo Coelho

Bölüm Şarkısı

Sibel Alaş - Adam

liferules7 Bu bölüm senin olsun, üç yıldır benimle birlikte olan güzel okuyucum, güzel yorumlarınla geçen bölüm çok mutlu ettin beni 💫

✨✨✨

Evimizin dışındaydım, evin dış kapısı öyle açıkken kapıya doğru adımlarken içimde kötü bir his vardı. Karnımı kemir kemir kemiren bir sıkıntılı sancıyla adımlarım yavaşça beni aralık kapıdan içeri götürdü. İçeri girmemle uçuşan perdeleri gördüm, teras kapısı sonuna kadar açıkken perdeler uçuşuyordu.

Evimizin kapısı neden açıktı?
Evin içine baktığında evin darmadağın olduğunu gördüm. Rüzgar her şeyi yıkıp geçmiş gibiydi sanki ama buna rağmen o teras kapısı neden açıktı hala?
Evin içine doğru girerken bir kadının kahkahasını duydum. Kalbim orantısız şekilde kan pompalarken ellerim titriyordu.

Bir kadının kahkahası mı?

Alp neredeydi?

Neden yanımda değildi ki?

Kalbim sancırken kadının kahkahasına bir adamın kahkahası da ortak oldu.

Terasa doğru ilerlerken dizlerimde zelzele vardı sanki o derece bir titreyişle vücudum sallanıyor midem bulanıyordu. Kötü bir şey olacağını hissediyordum. Hem de çok kötü. Beni darmadağın edecek bir resim görmekten korkuyordum.

Ve onun sesini duydum.
Kısık bir sesti ama keskin kulaklarıma sesi gelmişti. Çünkü bu tanıdık ses her gece kulaklarıma fısıldar, bu sesle ruhumu okşardı. "Seni istiyorum, mon amour."

'Seni istiyorum, aşkım.'

Kadın bu söze karşılık olarak işveli kıkırdaması kulaklarımı doldururken, açık kapısıyla doğru ilerledim.

Kadın ve Alp oradaydı.

Alp'in altında siyah bir kot varken üstünde ise hiçbir şey yoktu, çıplaktı. Kaslı sırtında birkaç tırnak izi varken saçları yataktan yeni kalkmış gibi dar Kadının yüzünü göremiyordum, ama Alp'e gayet yakın mesafedeydi ve Alp de ona sarılır biçimde olduğu için kadın iyice kamufle olmuştu. Beraber manzarayı izliyordular, gözü çıkasıcalar!

Kadına dair ipucu veren tek detay upuzun kızıl saçlarıydı, o da Alp'in kollarının üstüne dökülmüştü.

Kızıl mı?

Saçlarıma gece karası derken, saçlarımı seviyor sanmıştım. Sevmiyor muydu yani? Yalan mıydı?

Yalandı tabi ki... Yalan olmasaydı eğer kolunda evliliğini bitirme pahasına bir kızıl saçlı olmazdı.

Hareket etmek istedim ama vücudum kitlenmişti Bağırıp, çığlık atarak hesap sormak istedim ama elim ayağım kitlenmişken adımlayamadım bile.

Aldatıldığıma evimizde mi şahit olmak zorunda mıydım?

O kadar mı değersizdim Alp'in gözünde? Bu yüzden mi bu kadını eve, evimize getirmişti?

Adamın önünde hareketlenen kadını izlemeye başladım. Üzerinde kan kırmızı bir gecelik vardı ve ayakları çıplaktı, büyük ihtimalle kadın üzerinde sabahlık ile terasa çıkmış beni şu an acıdan felç adam hünerli elleri o sabahlığı üzerinden atmıştı. Sabahlık öylece yerde duruyordu.