2.Sezon Bölüm 59 "Geçmişin Yeni Yüzü"

3.9K 306 401
                                    

Merhaba 🥰

İyi Bayramlar dilerim 🤗

Bölüm Şarkısı

Göksel - Bi' Seni Konuşurum

💫İyi Okumalar 💫

"İki kişiliğin buluşması iki kimyasal maddenin teması gibidir: herhangi bir reaksiyon olursa, ikisi de dönüşür."

Carl Gustav Jung


🔗🔗🔗🔗🔗

Şirketin önünde araba durduğunda bakışlarım Alp'e dönse de o bana dönmemişti. O yine bir şey söylemeden kapıyı açıp dışarı çıkarken ofladım. Ağzından tek kelime çıkmamıştı yol boyu ve bende ne diyeceğimi bilmeden susmuştum. Galiba gerçekten kırmıştım onu. Ama ne yapsaydım, 'Gel öp makyajım bozulsun sonra tekrar makyaj akşam anca çıkarız mı deseydim?' Şimdi bile saat kaç olmuştu, yeterince geçti. Hem utanıyordum. O beni her öptüğünde dengem şaşıyordu. Dünkü salak salak yükselmelerim de ondan olmuştu. Neyse dün onun da pek akıllı olduğu söylenemezdi ya...

Yüzüme çarpan soğuk havayla düşüncelerim dağıldı. Kapımı açmış bana uzatılan ele bakışlarım düştü. "Hadi."

Bir an bile düşünmeden elimi, büyük elinin içine kaydırdım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Bir an bile düşünmeden elimi, büyük elinin içine kaydırdım. Büyük elinin içinde elim kaybolurken, bir elektrik akımı vücudumdan geçmişti.

Arabadan inmeme yardım etti ve bir anda kendimi araba ile kendisi arasında bulmuş olmamı sağladı. Dudaklarını yalayıp bana kendisini hafiften yaslarken burnu burnuma sürtmüştü. "Aferin böyle itaatkâr bir eş ol."

Dudaklarım ona aksi bir laf söylemek için aralansa da baş parmağı dudağıma sürttü ve baş parmağı bordo rujumla renklendi. Simsiyah saçlarımın aksine beyaz kalan tenime rağmen, en dikkat çeken yerimi dudaklarım haline getiren bordo rujuma dikmişti gözlerini.

Baş parmağının yerini sıcak nefesi alırken bir eli yanıma uzanıp arabanın tavanını tutarken bende iyice arabaya yaslandım. Zamandan ve mekandan soyutlanmış bir şekilde ona bakıyordum.

Kalın etli dudaklarını, dudaklarıma sürterken dudaklarım aralandı ama o öpmedi beni. Burnunu burnuma değdirip gülümsedi bu sefer de.

Boğuk bir sesle kulağıma doğru konuşup içimi kıpır kıpır eden cümleyi kurdu. "Çok güzelsin, biliyorsun değil mi?" Karnıma acı tatlı bir ağrı yayıldı. Kabanımın içinde kalan gömleğimin yakalarını okşadı.

Bir eli yanağımı kavradı ve dudaklarını yanağıma hafifçe değdirdi. Çok ayartıcı bir tonda fısıldadı. "Seni öpmemi ister misin, Azra?"

Mokita AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin