medya murat'ım🤒
"Sen köşedeki tekelden al, Yılan'a geçiyorum ben." Kemal bir dövmecide çalışıyor, bir iki sene içinde kendi dükkanını açmak için para biriktiriyordu. Dövme yapmak hayatta en çok keyif aldığı şeydi, onun peşinden gitmek istiyordu.
"Emredersin, Prenses." Murat alayla konuşup gömleğinin kollarını düzeltirken Kemal yeni hitap şekline gözlerini devirdi ve bakışlarını kaçırdı.
"Kes boşu, piç." ona bir daha bakmadan burnundaki kanı silerken mırıldandı. "Viskiyi al, Yılan'a gel."
πππππππππππππππππ
"Buraya hiç almamıştın beni daha önce." derken sırıtıyordu Murat. "Güzel mekanmış, sevdim."
"Niye alayım, yakıp yık diye mi?" Kemal'in huysuz mırıltısı Murat'ı kıkırdatmıştı. Kıkırtısı siyah duvarlara çarpıp onlara dönerken kendini dövme koltuğuna bıraktı. Kemal'in söylediğine tepki vermek yerine tezgahın üzerindeki kitapçığı eline aldı.
"Yapsana bana da." bakışlarını kitapçıktan kaldırmadan solurcasına söylediği cümleyle Kemal dudaklarını ısırmıştı.
"Anca geberene kadar sarhoş olursam yaparım sana dövme." Murat, siyah saçları birbirine girmiş çocuk konuşmaya başladığı gibi bakışlarını ona kaldırmış, pür dikkat dudaklarının hareketini izlemişti.
"O zaman seni gebertene kadar sarhoş edeceğiz Prenses." aynı sözü bir kez daha duyunca sinirlenmişti Kemal. Bu hitap şekilleri hoşuna gitmiyordu, duyunca sinirden göğsü sıkışıyordu.
"Şöyle sikik sikik isimlerle seslenme bana." cümlesi ağzından çıktığı gibi yarakı alt dudağını üst dudağıyla sıkıştırdı ve emmeye başladı. Neden onunla viski içmek için burada olduğuna kendi bile anlam veremiyordu ama kendini burada bulmuştu işte.
"Niye o?" gömleğinin düğmelerini anlık sıcaklamayla açarken sırıttı Murat. "Hoşuna mı gidiyor?"
Kemal dişlerini sıktı, deli ediyordu bu adam onu. Katlanamıyordu hareketlerine. Kendisi onunla böyle uğraştığında her şey güzeldi ama Murat aynısını kendine yapınca damarlarındaki kan kaynıyor, öyle akmaya başlıyordu.
"Şişemi ver, puşt. Çok konuşma." elini "ver" der gibi oynatıp ona doğru uzandığında Murat kolunu sıkıca tutup onu kendine çekmişti.
"Dövme yapacaksın bana." gömleğini düğmesini açtığı yerden kenara çekiştirip göğsünü gösterdi. "Yapacaksın, tam buraya." bakışlarını Kemal'e kaldırıp her zamankinin aksine ciddiyetle baktı yüzüne, ona hep alayla bakıp sırıtan yüzü o an yoğun bir ciddiyetle kasılmıştı.
Kemal, gözleri gömleğin altından görünen büyüklü küçüklü benlerle kaplanmış göğse kaydığında sertçe yutkundu. Ona neden "hayır" diyemediğini anlamıyordu. Dayak yiyeceğini bile bile, aşağı gelmesini istediğinde kabul ediyordu. Belki de korkmuş görünmemek için yapıyordu bunu ama yapıyordu işte. Utansa da sıkılsa da yapıyordu. Şimdi de hayır diyemeyecekti, biliyordu. Bu gecenin sonunda Murat'ın göğsünde Kemal'in ellerinden, düşmanının ellerinden çıkmış bir dövme yer edinecekti.
"Buyur, şişen." istediğini alacağını anlayan Murat şişeyi Kemal'in titreyen ellerine tutuşturdu. "Geberene kadar sarhoş olalım bakalım."
MURAT VE KEMAL'İ AŞIRIIII AŞIRI SEVİYORUM DELİRİCEM
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kimin bu saçlar? bxb
Novela Juvenil"yanlari al ustu kalsin abi" 14.02.2023 boyxboy #13 15.02.2023 boyxboy #8