uzun zamandir olmayip flashback bölümle gelmem umarim kimseyi kizdirmaz.
iyi okumalar.
"Şekerciikk, hadi sen de gel!" incecik sesimle kıyıda oturan Görkem abime seslendim. "Ben sıkıldım!" ellerimi suya çarpıyordum.
Bana hafif bir gülümsemeyle baktığını görünce ben de elimde olmadan gülümsemiştim. Haziranın ilk pazarında, artık yıllık bir ritüele dönüşen deniz kenarı pikniğine gelmiştik. Her yıl bugünü dört gözle bekliyordum. Özellikle yaklaştığında günleri sayıyordum durmadan.
"Hadi Görkem abi, n'ooluurrr..." zaten kısa olduğumdan çok derine gidememiştim, birkaç adımımda kıyıda oturan onun yanına gelip elini tuttum. "Beraber yüzelim lüütfennn..."
Elini yavaşça çektiğinde üzüntüyle başımı eğdim. Beni belimden tutup, suya ittirip yanımda yüzmeye başlamasıyla hüzünlü ifadem havada asılı kaldı. Bu ani hareketine öncelikle şaşkınlıktan tepki veremesem de birkaç saniyenin sonunda keyifle kıkırdayarak ona katılmıştım. Onunla denize girmeyi çok seviyordum.
Deniz seviyesi boyumu aşmaya başladığında tedirgin oldum, yüzmeyi zaten yeni yeni öğreniyordum.
"Şekercik." ona güçlükle seslendim. İlk seslenişimi dalga seslerinden sanıyorum, duymadı. Bu kez koluna sıkıca tutundum. Bana yavaşça dönüp durduğunda ben bana derin gelen yerde ellerimi sallayarak dengemi sağlamaya çalışıyordum.
"Ahmet-" benim için fazla derin olduğunu batmamak için çırpındığımı görünce fark etti. Bana doğru yaklaşıp beni biraz geriye sürüklemesine izin verirken omuzlarına tutundum.
Benim boyuma uygun bir derinliğe geldiğimizde beni bir anda suyun içinde sıkıca sardı. Normalde bana ilk sarılan o olmazdı, bu yüzden kaşlarımı çattım.
"Özür dilerim Ahmet, çok derine götürmüşüm seni." saçlarıma şefkatle karıştırıp derin bir nefes aldı. Bununla ben de kollarımı onun etrafından sardım.
"Olsun Şekercik." kıkırdadım. "Bir şey olmadı ki..." sırtını okşadım. Yanağım göğsüne yaslanırken gülümsüyordum.
"O zaman-"
"Piştttt, su kuşlarııı!" kıyıdan yükselen sesle birbirimizden aceleyle ayrıldık ve gözlerini güneşten korumak için eli alnında duran Görkem abimin annesine baktık. "Gelin karpuz yiyin!"
Karpuz lafını duyunca aynı anda birbirimize baktık ve kısa sürelik bir bakışmanın ardından anlaşmışız gibi suyun içinde koşarak kıyıya yaklaştık.
"Yavaş olun" "Düşeceksiniz" gibi cümleler duysak da o an için karpuz bizim gözümüzde en önemli şeydi. Görkem abim koşarken biraz zorlandığımı fark edince beni bileğimden tuttu, anlaşılan karpuzdan sonra onun gözünde ben de önemliydim.
"Anne, anne!" kıyıya varınca Görkem abimin elini bıraktım ve anneme doğru koşturdum. Bu hareketimin Görkem abimin kıyıda bir süre üzgünce bana bakıp olduğu yerde durmasına sebep olduğunu asla bilmeyecektim.
dusunceler istekler oneriler. lutfen.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kimin bu saçlar? bxb
Novela Juvenil"yanlari al ustu kalsin abi" 14.02.2023 boyxboy #13 15.02.2023 boyxboy #8