SLM.
31K OZEL BOLUM ATMALIYDIM.
31K OKUNMAMIZ HAYIRLI OLSUN. SIZLERI SEVIHYORUM.
IYI OKUMALAR! YORUM YAZMAYI UNUTMAYİN. 100 YORUM SINIRI.
Dudaklarımız ayrıldığında alınlarımızı birleştirip soluklanmaya çalışmıştım. Elim göğsünde olduğundan onun da soluklanmak için uğraştığını biliyordum. Yüzüme çarpan sıcak nefeslerinden de anlayabiliyordum.
"Şekercik..." alnını alnıma iyice bastırıp boğuk sesiyle konuştu. Elleri hala belimdeydi. "Eminsin değil mi?" titrek bir sesle sorduğunda öpüşmeye başladığımızdan beri kapalı duran gözlerimi araladım. Göz kapaklarından sarkan kirpiklerini izlerken yutkundum.
"Neyden?" diye fısıldarken hala ıslak olan dudaklarına bakıyordum. Nefes alıp verirken titreyen dudakları onu tekrardan öpmem için beni zorlarken belimdeki eli sırtıma çıkıp orada daireler çizmeye başladı.
Derin bir nefes alıp gözlerimi izledi bir süre. Sırtımdaki parmaklarını hala orada hissederken diğer eli de yanağıma çıktı. Avuç içine yasladım yüzümü. Nefeslerimizin birbirine girmesi içimi huzurla dolduruyordu.
Neyden bahsettiğini tabi ki biliyordum. İlişkimizden bahsediyordu. Sadece ağzından da duymak, duyana kadar da söyleyeceklerimi toparlamak istemiştim. Ama bunu konuşmanın onun için ne kadar zor olduğunu fark ettiğimde ben konuşmaya başladım.
"Eminim." dedim tek nefeste. Ela gözleri hızla yerden kalkıp benim gözlerimi ele geçirdiğinde hafif bir gülümsemeyle baktım ona. Her hareketiyle beni gerçekten de ne kadar sevdiğini anlıyordum.
"Ahmet'im..." diye fısıldayıp burunlarımızı birbirine sürttü. Kollarımı boynuna daha sıkı sardım. Sesindeki, bakışlarındaki, ellerinin titreyişindeki sevgiyi iliklerime kadar hissediyordum. Çok farklıydı.
"Hadi salona gidelim." dedim aniden, pozisyonu bozup elini elimin içine alırken. Onu odaya doğru sürüklemeye başladım. "Sürprizimi öğrenmek istiyoruum!"
Heyecanımı görünce anında az önceki melankolik halinden sıyrılmıştı. Ellerimizi kaldırıp dudağına götürdü ve elimin sırtına kocaman bir öpücük bıraktı. Diğer elimi kaldırıp ağzıma götürdüm ve seslice kıkırdadım.
"Sen öpmelere alıştın iyice Nuh." diye konuştuğumda beni bir anda kucakladı. Kollarım anında boynuna sarılırken gözlerim şaşkınlıkla açılmıştı.
"Nuh!" omzuna hafifçe vurduğumda küçük bir kahkaha atıp ben hala kucağındayken koltuğa oturdu. Yanaklarım alev alev olurken yüzümü omzuna bastırdım. Kucağındaydım herifin. Görkem abimin, berberimin, beraber büyüdüğüm adamın kucağındaydım.
"Yavrum ölüyorum ben sana ya..." dedi. Hitap şekliyle alnımı omzuna daha sert bastırdım. Başımı yavaşça kaldırdığımda uzamış saçlarımı alnımdan çekti ve yüzüme doğru uzandı. Elaları mavilerime değdiğinde dudağımı dişledim istemsizce. Hitap şekli yüzünden hala karnım kasılıyordu.
"Ya sus!" ofladım. Sürekli dikkatimi dağıtıyordu aptal herif. "Sürprizimi istiyorum ben ya!"
"Ya tamam, kızma..." dudağını büzüp elini cebine attı. "Kapa gözlerini Ahmet'im." burnuma küçük bir öpücük kondururken dediğini yapıp göz kapaklarımı gözlerimin üstüne indirdim.
"Avcunu aç." gülümsediğini ses tonundan anlarken avcumu açıp ona doğru uzattım. Kalbim hızlı hızlı atıyordu. Birkaç saniye sonra sıcak avuç içime soğuk, metal bir şey bırakıldığında önce tek gözümü açtım. Gördüğüm şey kalbimi daha da hızlandırırken diğer gözümü de açtım ve olduğum yerde zıpladım. Nuh'un belimdeki eli sıkılaşırken ben bunu hissetmemiştim bile."
"Nuh!" elimdeki küçük mavi arabaya dünyadaki en değerli şeymiş gibi bakarken dudaklarımı büzdüm. "Nuh, çok güzel..." küçük arabayı avuç içimde sıkıştırırken Nuh'un boynuna kollarımı sıkıca sardım ve yanaklarımızı birbirine sürttüm. Sert sakallarının benim daha yeni tıraş olduğumdan yumuşacık olan yanaklarıma sürtünmesi hoşuma gitmişti.
"Beğenmiş benim Şekercik'im..." başını biraz eğip boynuma götürdüğünde başımı hızlıca salladım. Burnu boynuma sürtündüğünde huylansam da onu ittirmedim. Orada olması hoşuma gitmişti.
"Çok beğendim, çok güzelmiş..." arabamı koltuğun sırtına yerleştirip orada gezdirmeye başlarken yanağımı Nuh'un omzuna yaslamıştım. Boynumda küçük öpücüğünü hissettiğimde gözlerimi yumdum. Rüyalarımı bilse böyle hareket eder miydi acaba?
"Nuh." diye üfler gibi konuştum. Belimi sıktı. "Öpme." sesim çok titriyordu. Boynumun ne kadar hassas olduğunu fark ederken kucağında rahatsızca kıpırdandım. Rüyalarım aklıma geldiği için aklımı nasıl toparlayacağımı bilmiyordum. Öpme dediğimde başını anında kaldırıp yüzüme bakmaya başlamıştı zaten. Gözlerime endişeyle bakıyordu.
"Rahatsız mı oldun?" derken eli saçlarıma gitti. O kadar endişelenmiş görünüyordu ki dudaklarımı birbirine bastırdım. "Özür dilerim Ahmet'im, o kadar güzel kokuyordun ki dayanamadım..." eli yanağıma inerken üzgün bir sesle mırıldandı. Bu uysal ses tonu kalbimi sızlatırken kendimi dokunuşuna bıraktım.
"Acele ettim, özür dilerim." diye tekrar özür dilediğinde başımı çevirip avuç içini küçük küçük öptüm.
"Çok etkileniyorum Nuh senden..." bu cevabı beklemediğini gösteren bir ifadeyle bana baktığını görünce hafifçe gülümsedim. "Rahatsız falan olmadım."
DÜŞÜNCELERRRRR?!!!?!???!
AY OZLEMİSİM COCUKLARİMİ. İLK GÖZ AGRILARIM.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
kimin bu saçlar? bxb
Dla nastolatków"yanlari al ustu kalsin abi" 14.02.2023 boyxboy #13 15.02.2023 boyxboy #8