Little Boy ✓ | Hyunlix Daddykink

24

Felix bir mağazaya Hyunjin'i sürükleyerek girmişti.

.
.
.

Girdikleri mağazada rafların arasında dolaşmaya başlamıştı Felix.

O erkek bölümünde gezinirken Hyunjin'de arkasında gezinip kıyafetlere bakıyordu.

Gezinirken gözüne çarpan bej rengi, mavi ve kırmızı desenleri olan bir kazağı beğenmişti. Kazağın askısından tutup eline alarak Hyunjin'e dönmüştü.

"Hyunjin nasıl?"

Hyunjin kafasını o tarafa çevirip Felix'in elindeki kıyafeti incelemişti.

"Bebeğim çok büyük o, olmaz sana."

"Ama istiyorum!"

"Felixcim bana bile büyük o, bırak başkasına bakalım."

"Hayır ben bunu istiyorum!"

"Bağırma Felix. Olmaz dediysem olmaz."

"Hyunjin lütfeen! Evde elbise olarak giyerim? Olmaz mıı?"

"Off, iyi al."

Felix gülümseyerek kazağı Hyunjin'in elindeki sepete atmıştı. Kazak XXL olduğu için büyüktü ve küçük bedeni yoktu.

Biraz daha rafların arasında gezinmeye devam etmişlerdi. Felix bu sırada bej bir çanta ve bej, cepli ve bol bir pantolon beğenmişti. Onlarıda sepete ekleyip birazda kadın reyonlarına bakmaya başlamışlardı. Tabii sadece Hyunjin bakıyordu, Felix ise göz gezdiriyordu.

"Bak şu güzelmiş."

Kafasıyla crop ve eteğin ince kemerle birleştirilmiş olduğu siyah, kollu elbiseyi göstermişti. Felix o tarafa bakıp kafasını sallayarak onu onaylamıştı.

"Hm hm, iyimiş."

Hyunjin elbisenin Felix'e olacak bedenini alıp sepete ekledikten sonra biraz daha bakınmışlardı. Ama fazla iyi şeyler olmadığı için kasaya doğru ilerlemişlerdi.

"Merhaba hoş geldiniz Bay Hwang, ürünlerin hepsi bu kadar mı?"

"Evet Jiheon bu kadar."

"Tabii efendim."

Jiheon kıyafetlerin etiketini okuttuktan sonra birkaç tuşa basıp fiyatı söylemişti.

"4 milyon won efendim. Kart ile mi ödeme olacak yoksa nakit mi?"

"Evet kart ile."

Cebinden siyah kartını çıkartıp ödeme makinesine basılı tutarak ödeme işlemini bitirmişti Hyunjin. Jiheon kıyafetleri poşete koyduktan sonra yüzündeki samimi gülümsemeyle Felix'e uzatmıştı. Felix'de uzatılan poşeti alıp aynı şekilde gülümsemişti.

"Güle güle kullanın, yine bekleriz."

Hyunjin hafifçe kafa sallayıp Felix'in boşta ki elini tutmuştu. Ellerini kenetli bir şekilde mağazadan çıkıp
Başka bir mağazaya girmişlerdi.

Violet Chemistry

Mağazanın ünlü ve pahalı bir yer olduğunu anlamak çok zor değildi çünkü 10 kilometre öteden bile 'ben pahalıyım' diye bağırması duyuluyordu. Felix çokta umursamadan Hyunjin ile içeri girip son derece tarz ve şık kıyafetlerde gezdirmişti gözünü.

Zaten kıyafetlerin hepsi tam olarak Felix'in tarzındaydı ve bu hoşuna gitmişti. Girdiği gibi gözüne çarpan takıma ilerleyip eline almıştı.

"Hyunjin baksana."

Elindekiyle ona dönüp kombini göstermişti. Zincirli siyah bol bir eşofman ve üstüne bel lastiği, zincirli kolyesi, kısa kollarından biraz ayrık uzun kolları olan takım tam Felix'e göreydi.