Hayatınız boyunca hep sevgiyle kalın, saygıyla kalın, aşkla kalın ve de kitabımı okumaya devam ederek kalın.
Keyifli okumalar dilerim.
(🎭)
Bölüm Sözü
Benliğini yitirmiş her insan, kölesi olmuştu karanlığın. Kötülük yemiş, kötülük içmişti. Bundan zevk almıştı. Ya da sadece zevk aldığını sanmıştı. Oysa ki aklı başında olan her insan bilirdi ki deliler, onlara bakıp "İyi ki onun gibi değilim" demek, şükretmek için için vardı. Şükür sebebi sayılan bir deli, en eğlendiği anda bile sadece en acınası olandı.
H. G.
(🎭)
Gözler bakar mıydı, yoksa görür müydü? İyi olan bir gözün görmesi miydi, yoksa bakması mı? Değildi. Cevap bunların hiçbiri değildi. Bakmak, görmediğin sürece bir işe yaramazdı. Gördüklerine bakamamanın ise pek bir anlamı olamazdı. İkisi bir olmalıydı, birlik olmalıydı. İşte bu uyum yakalanırsa, diğer herkes benim için bakanlar ve görenler olarak kalacaktı.
Bakanları, görmediklerinden ötürü yenebilirdim. Görenler de bakamadıkları için dengim değildi. Her şey benim için çok güzel gidecekti. Lâkin her şey o karşıma çıkana kadardı. O benden biriydi, o benim gibi biriydi. O görüyordu, fakat o aynı zamanda bakıyordu da. Uyumu yakalamıştı benim gibi.
Uyumu yakalayanlar olarak şimdi karşı karşıya gelecektik. Birbirinin aynı, birbirinin azı, birbirinin fazlası olanlardık biz. Zıt kutuplar birbirini çeker ve aynı kutuplar birbirlerini iterlerdi. Benim gibiydi o da, aynıydık onunla. Bu yüzden itiyorduk birbirimizi, itildikçe yıkıyorduk her şeyi.
Seni görüyordum, bizi görüyordun. Sana bakıyordum, bize bakıyordun. Seni alt edebilecek kadar iyi düşünüyordum, bizi alt edebilecek kadar iyi düşünüyordun. Her hareketini tahmin edebiliyordum, tıpkı her hareketimi tahmin edebiliyor olduğun gibi. Söylesene şimdi! Birbirinin aynı olan ikimizden biri, diğerini alt edebilir miydi?
"Birazdan seni almaya gelir. O gelmeden sana hediyeni önceden vermek istiyorum." Düşüne düşüne indiğim merdivenlerin bitiminde bambaşka bir ses duymuş, düşündüğüm bambaşka adamı zihnimin derinlerine itmiştim. Sesini duyduğumu, görmeye başladığımda merdivenleri inmeyi bitirmiştim. Birkaç haftadır aynı evde beraber kalıyorduk. Hoş, ben tek başıma kalıyordum, o ise arada ne alemlerde olduğumu kontrol etmek için geliyordu.
Ona karşı sert davranmak istemiyordum. Eğitimli biriydi. İşlerin yolunda gitmediğini anlardı. Bu da üstlerine beni ispiyonlaması için yeterli bir sebepti. Arem, bir keresinde bana; onunla uğraştığını söylemişti. Bu sayede eve gelecek vakti olmuyordu. Çok iç içe olmadığımız için de kendimi sürekli onun tarafından sobelenecek gibi hissetmiyordum. Kim bilir adamın başına ne çoraplar örüyorlardı da haftada iki, en fazla üç kez tek yüzünü görebiliyordum?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜLDEN ELBİSEM
Actionİlk yalancının ilk yalanı, toprağa düştüğü andan itibaren, yatsıdan sonra yanan mum ona bebek gibi bakacaktı. Yalanın tohumu büyüyecek ve çiçek açacaktı. Çiçeği görenler, ona "Lotus" adını verecekti. Lotusun ardından gelen kendi kaderini, 14'ün lane...