Uyarı: Bu bölüm kan, vahşet, kesici aletler ve travma tetikleyici öğeler içermektedir. Yaşı küçük kişilerin uyarıyı dikkate alması ve de hassas kişilerin bölümü okumaması önerilir. Uyarıyı dikkate almayıp, etkilenenlerin sorumluluğu kabul edilmeyecektir.
Hayatınız boyunca hep sevgiyle kalın,
saygıyla kalın, aşkla kalın ve de kitabımı okumaya devam ederek kalın.Keyifli okumalar dilerim.
(🎭)
Bölüm Sözü
Sana taptığın o gücü ben verdim.
Nankörlük etsen ne fayda?
O güç, sana beni hatırlatmaz mı sanıyorsun?H. G.
(🎭)
Arkamı dönüp benden geriye kalanlara her baktığımda gördüklerime bazen şaşırmadan edemiyordum. Eski ben ve şimdiki ben arasında dağlar değil, kainatlar vardı. Güç benim için daima öncelik olmuştu. Her zaman gücü elinde tutan kişi olmak adına savaşmış, bahsi geçen uğurda elimden geleni yapmıştım. Bu kadar güç bazen beni de hayrete düşürebiliyordu. Buraya gelebileceğimi tahmin etmezdim. Geldiğim yerden memnun muydum? Bu konu tartışılırdı. Geldiğim yere hiç gelmemek isterdim. Böylece canım hiç acımamış olabilirdi. Bazılarını hiç tanımamış olabilirdim. Ama tanıdığım insanları kaybetmemek de başka bir evrendeki kaderim olabilirdi. Düşünceler insanı yiyip bitirirdi. Aklının kuytu köşelerine yerleşir, orada bütün varlığını kemirir dururdu. Bazen düşünmek iyiydi, bazen düşünmek kötüydü.
İçinden çıkamadığım sorunlar olduğunda bu sorunlarla baş edebilmek için düşünmem gerekirdi. Eğer unutmak istediğim sorunlarım varsa bu sorunları unutmak için düşünmemem gerekirdi. Hâliyle düşünmek iyiydi. Ve aynı zamanda düşünmek kötüydü. Hâliyle kötü.
Soğuk bira içimin yangınına inat olarak gelmişti. İç, Hera, iç. Dağılmak için değil, dağıtmak için iç. Kendime verdiğim telkinler bundan ibaretti. Biraz sonra temizlik başlayacaktı. Baştan sona her yeri tertemiz etmeden geri adım atarsam kahrolaydım. Babil kralı Hammurabi'nin dişe diş, göze göz, kana kan dediği yerdeydim. Yerdeydik. Bizler boş adamlar değildik. En azından bugün birileri bardağın dolu tarafından değil, silahımızın dolu tarafından bakarak bunu öğrenmiş olacaktı.
Bizden gidenler vardı. Bizden gitmek isteyenler vardı. Bunun sebebi olanlar yaratmış oldukları yıkımın altına gömülecekti. Hem de bu gece.
Belki eskisi kadar iyi olamayabilirdim. Belki eskisi kadar yapmam dediğim şeylerden kendimi uzak tutmamış olabilirdim. Lakin ben beni bilirdim, ben beni. Bu içimdeki öfkenin ateşi yakmadık tek düşman bırakmazdı. Bugüne kadar bir şey için bile yapamam dememiştim. Ne istenilirse yapmıştım. Bana oyun oynamayı değil, satranç oynamayı öğretmişlerdi. Ben bu gece sonuna kadar Türkeş'tim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜLDEN ELBİSEM
Actionİlk yalancının ilk yalanı, toprağa düştüğü andan itibaren, yatsıdan sonra yanan mum ona bebek gibi bakacaktı. Yalanın tohumu büyüyecek ve çiçek açacaktı. Çiçeği görenler, ona "Lotus" adını verecekti. Lotusun ardından gelen kendi kaderini, 14'ün lane...