geçmiş 14.bölüm - İlki Bir İnsan

25 4 26
                                    

Gözlerini küçük bir odada açtı. Doğrulup çevresine baktı. Kimse yoktu. Biraz bekledikten sonra karnının açlığı ağır bastırdı ve yataktan çıkıp onun için hazırlanmış kıyafetleri giydi. Gümüş kasedeki su ile yüzünü yıkadı.

Küçük odanın camından bakmış, sur kulesindeki odada kaldığını fark etmişti. Çıkıp köye inmeye niyetlendi ama açmaya çalıştığı kapı diğer taraftan çekiliyordu.

Bıraktığında kapı sonunda açıldı. Onu karşılayan kahverengi koyu renk gözleri ile Abellone'ydi.

Arkasını dönüp konuştu.

"Prens uyanmış."

Bunun üzerine arkada duran kısa boylu çocuk öne geçti.

"İyi misin?"

Alekos şaşkınca başını sallayıp karşısındaki çocuğu süzdü. Çocuk onu tanımadığını fark etmiş, konuşmuştu.

"Ben surların önünde kurtardığınız çocuğum."

Alekos'un kaşları kalktı.

"Ah o sen miydin? Hadi içeri geçin kapıda kalmayın."

Çocuğu yatağa, kızı da sandalyeye oturttu. Sonra yatağa çocuğun yanına oturup sordu.

"Anlat bakalım, kimsin? Nerelerden geliyorsun?"

"Anne, babam pirinç tarlasında çalışıyordu. Hastalıktan öldüler. Beni gezgin bir filozof yanına aldı. Karısı ve çocuğu yoktu. Bu yüzden beni çocuğu gibi yetiştirdi. Ta ki Teleikos ordusunun çıkardığı yangında ölene kadar."

Alekos'un yüzü düştü.

"Bunu duyduğuma üzüldüm. Başka bir akraban veya aile yakının var mı?"

Çocuk başını salladı.

"Hayır."

"Tamam o zaman. Adın ne senin?"

"Nefal."

"Bizimle gelmek ister misin Nefal?"

Abellone itiraz etmişti.

"Onu çok iyi tanımıyoruz bile. Neden orduya alıyoruz?"

"Biz mi?" dedi Alekos gülerken. "Sanırım sen de kalmak istiyorsun ha?"

"Dayım seni bana emanet etti. İstesem de istemesem de sen onun yanına ulaşana kadar birlikteyiz."

"Dayın mı?"

"Evet, General Leona benim vefat eden annemin abisi."

"Ah General Leona mı? Bunu bilmiyordum. Bu arada nerede o şimdi?"

"Sınırda."

"Neden?" dedi Alekos panikle.

Alekos'un düşen suratını görünce Nefal konuştu.

"Endişelenme sizinkiler ezici bir üstünlük sağladı. Teleikos geçici barış ilan etmek zorunda kaldı."

Alekos Nefal'in bu cevabı üzerine yüzünü ekşitti.

"Henüz böyle bir şeye sevinecek kadar kalpsiz değilim. İnsanlar ölüyor, ne için? Topraklarını korumak...Üstünde canlı biri yoksa toprak neye yarar ki?"

"Üstünde aileleri ve yakınları var."

Abellone olaya farklı bir yönden baktı.

"Ordu'da yemek ve temiz su var. Yemek ve su için adam öldürürüm." dedi Abellone.

Alekos gülerek hak verdi.

"Ben de sanırım."

Sonra Nefal'e döndü. "Bu konuyu daha sonra uzun uzun konuşalım, tamam mı? Seni bir filozof yetiştirdi demiştin değil mi? Bu konudaki fikirlerini merak ediyorum."

İkinci Hayatlar Krallığı (BL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin