Atlas büyük teknenin trabzanına tutunup zıplamaya başladı. Ceren kafasını çevirmiş, ona bakmayı reddediyordu. Sadece arada korkuyla 'düşeceksin' diyordu. Atlas sonunda onu dinleyip trabzanı bıraktı ve etrafına baktı.
Okul gezisine tekne turuna gelmişlerdi. Atlas sordu.
"Kızlar nerede?"
Fırat cevap verdi.
"Derin'i deniz tutuyormuş, o yüzden içerdeler. Derin biraz uzandı."
Atlas'ın yüzü düştü.
"İyidir inşallah." sonra muzip bir ifadeyle eklemeden edemedi. "İsmi Derin olan birini de deniz tutması ironik."
Fırat gülmeye başladı. "Değil mi? Benim de aklıma bu geldi." Ceren'e döndü. "Bak sana komik demiştim."
Ceren kızgınca cevap verdi.
"Nesi komik? İronik kelimesinin anlamını biliyor musun ki?"
Atlas hemen aralarına girdi.
"Ben gidip durumu nasıl bir bakayım. Bu arada gözlemeci kayıkları gelirse bana çikolatalı gözleme alın."
Ceren başını salladı.
"Tamam, gelirken Neslihan bir şey istiyor muymuş, sor."
Atlas başını salladı. "Tamamdır."
İçeri geçti. Derin arka arkaya dizilmiş koltuk sıralarında uzanmış, başını Neslihan'ın dizine koymuştu. Neslihan parmağını dudaklarına götürdü. Derin uyuyakalmıştı.
Atlas başını salladı ve etrafına baktı. Karya'yı arıyordu ama ne dışarıda ne de burada, onu bulamıyordu. Merdivenler gözüne takılınca bir de yukarı bakmaya karar verdi.
İki eliyle yukarıya doğru kıvrılan merdivenleri çıktı. Yukarıda aşağısı gibi döşenmişti. Karya'yı koltuk sıralarının önünde gördü. Ondan yaşça büyük üç adamla konuşuyordu. Normalde aşağı iner, Karya'nın sohbetinin bitmesini bekler sonra yanına giderdi ama bir şeyler yolunda değil gibiydi.
Vucüt dilleri Atlas'ı rahatsız etmişti. Karya her zamanki gibi dursada karşısındaki adamlar tehditkardı. Atlas rahat bir şekilde ona seslendi.
"Karya! Ah demek buradaydın. Her yerde sana bakıyordum. Hoca seni çsğırıyor."
"Önemli bir şey konuşuyoruz velet."
"Sonraya sakla ihtiyar. Hoca acil dedi."
"Sen git arkandan gelecek."
Atlas tek kaşını kaldırdı.
"Başka emrin? Şimdi gelmesi gerekiyor diyosam, şimdi geliyor."
Atlas, Karya'yı çekmeye başladı. Adamın onun kolunu tutacağını fark ettiği an elini itti.
"Bir sorunun varsa hocamıza ilet." Karya'yı önüne, adamlarla arasına alıp arkasından ittirmeye başladı.
Açık havaya çıktıklarında Karya sordu.
"Hoca neden beni çağrıyor?"
"Seni çağırmıyor." dedi Atlas. "Sadece oradakilerin senin önünde duruşlarını beğenmedim."
Karya şüpheyle sordu.
"Duruşlarını beğenmediğin için mi yaptın?Gerçekten başka bir nedeni yok mu?"
Atlas başını iki yana salladı.
"Orman çocuğu içgüdülerim beni buna itti."
Karya gülmeye başladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkinci Hayatlar Krallığı (BL)
Fantasía"Beni dinle! Bazı büyük hatalar ikincisine gerek duymadan koskoca bir ömrü mahvedebilir. Ama çok daha küçük ve önemsizleri, bir domino taşı gibi yüzbinleri felakete sürükler. Biliyorum ilk taşı iten bendim. Ama bu sefer, göreceksin Kreene, el de ben...