4. Bölüm - İnişli Çıkışlı Bir Arkadaşlık İlişkisi

141 18 10
                                    

Atlas telefonda Derin'e Ceren ile nasıl tatsızlık yaşadığını anlatıyordu. Derin konuştu.

"Zaten şu geçen ayki meseleden sonra aranız hiç o kadar iyi olmadı ki kanka."

Geçen ay Ceren ve Fırat ayrılacak seviyeye gelmişti. Ama sonra Fırat, Atlas'ın yanına gelip Ceren ile çok vakit geçirdiğini, kendisinin o kadar geçirmediğini söylemiş, ona sitem etmişti. Ceren'e de onunla kavga etmesinin nedeninin bu olduğunu söylemişti.

Öyle olmadığı oldukça açıktı. Fırat sadece nedenin kendisi olmasını istememişti ama Ceren bunu görmemiş ya da görmüş de görmezden gelmiş, Atlas'a şöyle demişti.

"Kanka ama bir bakıma o da haklı. Normalde erkekler kız arkadaşlarının , erkek kankası bile olmasını istemez. Bir de biz seninle hep birlikteyiz. Kıskanması normal."

Atlas da bunun üzerine aynen şu sözleri sarf etmişti.

"Nedenin bu olduğunu düşünüyorsan ya çok safsın ya da sınır zekalısın."

Ceren gerçekten çok alınmıştı. Atlas'ın sözlerine karşı çıkarken bir ara gözyaşlarına bile boğulmuştu. Ah Atlas'ın bunu düşününce bile kalbi acıyordu. Sonra binbir maymunlukla Ceren'in gönlünü almıştı ama bir canavar yarattığının farkında değildi.

Ceren o günden itibaren farklı farklı olaylarda hep Atlas'ı onun kendisine söylediği saflık kelimesiyle itham etmiş, sen bana saf dedin ama asıl saf sensin, demek istemişti.

Muhtemelen her şeye karşı çıkmasının nedeni de buydu. Kendisinin aptal olmadığını kanıtlamak istiyordu. Ama zaten Atlas onun başta da aptal olduğunu düşünmemiş, bilerek Fırat'ın kendisini bahane olarak kullanmasını kabul ettiğini sanmıştı.

Telefonun diğer ucundaki kız konuştu.

"Atlas?"

"Buradayım dalmışım sadece." Yalan söyledi. "O olay eskide kaldı ya. Bir önemi yok."

Derin bir süre sessiz kalıp konuştu.

"Onların masasına gitmeye çekindiğini biliyorum."

"Çekinmek denemez de..."

"Tamam tamam ne dersen de. Hadi kapatalım bu konuyu. Sen çok hoşlanmıyorsun. Söyle bakalım. Şimdi ne yapıyorsun?"

Atlas neşeli neşeli şakıdı.

"Yoğurt yapıyorum. Geçen gün kahvenin önünde hepsini sattım. Bakalım bu pazar nasıl olacak."

"Süpersin ya. Senin bu özverini çok kıskanıyorum."

Atlas kaşlarını çattı.

"Dengesiz misin kanka? Dün yoğurttan bahsettim diye yüzüme kapattın."

"Yoğurttan bahsettin diye değil benim dedikodu yapmama mani olduğun için kapattım. Yoksa yoğurtlarının köydeki bir numaralı hayranıyım."

Atlas telefonun diğer ucunda yanaklarının kızardığını hissetti. Konu yoğurt olunca emek verdiği bir konuda övülmek hoşuna gitmişti. Bir süre daha Derin ile konuşup sonra uyumak için yatağına gitti.

Uykuya dalmadan aklına simetrik yüzlü çocuk gelmişti. Acaba kurabiyeleri beğenmiş miydi? Neslihan'ın bazen alıklığı tutuyordu. Bir şey demişse bile ona söylemeyi unutabilirdi. Yarın öğle arasında ona soracaktı. Bu düşünceyle uyudu ama okula geldiğinde beklemediği bir sürprizle karşılaştı.

Sırasının üstünde bu sefer de pembe naylon poşet vardı. İçinde marul ve havuçlar duruyordu. Tabiki bunları getiren de Karya olmalıydı. Bir de kapsız getirmişti. Atlas gülümseyerek ismi üzerine yemin etti.

"Her türlü geri ödemenin bir yolunu bulurum ki."

Sadece bir kaç gün sonra da bulmuştu. Liselerinde her öğrencinin o yıl yapması gereken farklı bir görev olurdu.

Onuncu sınıfta da bu görev okulun bahçe duvarlarının bir kısmını boyamaktı. Ama görev zordu. Duvarlarda desen ve şekiller vardı.

Atlas'a verilen kısım sonlara doğruydu. Güzel bir nisan havasında keyif alarak yapardı ama şu an Eylül'de olmalarına rağmen hava çok sıcaktı. O yüzden Neslihan gelip Karya'nın dışarıda boya yaptığını söyleyince çok şaşırmıştı.

Neslihan'ın eline tutuşturduğu şemsiyeyi almış, eğilip boya yapan çocuğa doğru yürüyordu. Yanına gelince şemsiyeyi açtı. Gölgesi ikisini kapladı. Çocuk arkasını dönmeden konuşmuştu.

"Kızlar yardımlarınız için teşekkürler. Ama ben hallederim."


...4.bölümün sonu...

Geliyor gelmekte olan :))

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Geliyor gelmekte olan :))

İkinci Hayatlar Krallığı (BL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin