geçmiş 15.bölüm - İkincisi Bütün İnsanlık

23 4 25
                                    

Sonraki gün Alekos ve Nefal odalarında annesinin mektuplarını okumayı bitirmişlerdi. Alekos esnerken konuştu.

"Nefal, anneme mektup yazarken kullandığın uslubu çok taktir ettim. Ama sen onun aslında bana karşı düşmanca olabileceğini düşünmüştün. Peki mektupların neden bu kadar içtendi?"

Nefal omuz silkti.

"Sana her mektubun başında oğlum yazıyordu. Bir de mektuplarının alt tonu hep biraz özür diler gibiydi. Kendi oğlu kalede ve sen buradasın diye vicdan azabı mı duyuyor? Yoksa burada olduğun için ses çıkarma diye suyuna mı gidiyor?"

Alekos konuşmak için ağzını açtı ama sonra sustu. Aile sırlarının ne kadarını karşısındaki çocuğa dökmek doğru olur bilmiyordu. Konuştu.

"Kraliçe ben buraya gönderilmeden önce bunu engellemeye çalıştı."

Alekos gözlerini kısarak yere baktı. Nefal prensin kendi dünyasında yaşayan bir hayalperest olduğunu düşünüyordu ama karşısındaki çocuk şimdi biraz daha ağır gözüküyordu.

"Asıl ben vicdan azabı duymalıyım. Hala dönemeyip kraliçeyi ve abimi orada yalnız bıraktığım için."

Alekos'un çatılan kaşları söylediklerini bitirir bitirmez birden yumuşadı. Saçlarını okşayan Nefal'e şaşkınca baktı. Nefal hemen elini çekmişti.

"Yollarımız ayrılmadan önce abim ben ne zaman üzülsem bunu yapardı. Belki iyi gelir dedim."

Alekos başını salladı.

"Ben de insanları kafalarını okşayarak rahatlatmaya severim."

"Onunla ortak noktalarınız var." dedi Nefal. "Ama çok farklı olduğunuz konularda var. Sadece...ikinizde çevrenizdekilere aynı güvenli atmosferi oluşturuyorsunuz."

"Nefal" dedi Alekos tatlı bir sesle. "Sen bizi seviyorsun."

"Bayılıyorum." dedi Nefal asık bir suratla.  "Neyse onu bunu geç de mavi mühürlü olanları okudun mu? Onlara ne yazacaksın?"

"Ben söyleyeyim sen yaz. Olur mu?" dedi Alekos. Nefal başını salladı.

"Bir aylık uykudan yeni uyandım. Mektublarınızın tamamını okumaya fırsatım oldu.  Çalışmalarınız takdir etmekle birlikte isminize bayıldım. Kaptan Pylos ve deniz hayvanları mürettebatının geliri kağıda geçer geçmez krallık hazinesine eklenecektir."

Kraliçe gemi için yasal bir isim istemişti. Onlar da Alekos'un seveceği bir isim koymaya çalışmışlardı ve hedefi tam on ikiden vurmuşlardı.

"Lütfen ülkemize destek olmaya devam edin. Bir de ek olarak siyasi bir şölene katılım için Pyros adasına bir seyahat düzenlemek istiyorum. Ama hazırlık için az zaman olacak. Yük bir hafta sonra elinize ulaşır. Ben kendim iki hafta sonra geleceğim. Limanda buluşalım. Kraliçeye yazdım. Lütfen siz de yasal olarak krallığa bildirin."

Bu kadar dedi Alekos. Dışarıda gün batıyordu.  Alekos köle kadın ve kocasının ayak seslerini duyana kadar dışarıyı izledi. Sonra kapıları açılmış, oğulları Alekos'un üstüne atlamıştı. Alekos onu havaya kaldırdı.

Annesinin endişeli sesi odayı doldurdu.

"Buhera, hemen in genç beyin üstünden."

Alekos kahkahalar içinde konuştu. "Genç bey mi? Ben orman çocuğuyum."

Buhera havada ellerini kaldırdı.

"Ben de orman çocuğuyum."

Alekos kitherayı eline aldı ve alışkanlıkla tanıdık notalara dokundu. Ama sonra elini bastırarak telleri durdurdu ve kitherayı geri yerine koydu.

İkinci Hayatlar Krallığı (BL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin