16. Bölüm - Gel o zaman

74 13 11
                                    

"Dünkü anonsu duydun mu?"

Ceren sırasına gelen Atlas'ı görünce kızların yanından ayrılmış ve ona sormuştu.

Atlas cevap verdi.

"Buna inanmadığımı biliyorsun."

"Müzik seslerine ne diyeceksin?" dedi Ceren.

Her yıl tarlalar bir akşamlığına boş bırakılırdı. Dışarıya da çıkmak yasaklanırdı. Bunun cin düğünleri yapılabilsin diye olduğu söyleniyordu.

"Bir ben mi duymadım o sesleri." diye karşılık verdi Atlas.

"Sesler yoksa belediye başkanı neden anonsla çıkmayın diyecek kadar ileri gitsin ki?"

"Aman efsane işte kanka."

"Ben inanıyorum. Efsane bile olsa sonuçta efsanelerde belli olaylar yüzünden çıkıyor."

Atlas başını sallayıp sordu.

"Belki biri kötü bir şaka yapıyordur."

Ceren ona cevap verecekti ama hoca gelince susup sırasına geçti.

Öğlen Karya ile otururken yanlarına onunla aynı basket grubunda olan ve hiç birbirlerinden ayrılmadıkları için Arda'nın basketvillanın üç başlı köpeği olarak adlandırdığı arkadaş grubu geldi. Atlas onlarla Karya'yı kurtardığı günden beri konuşmamıştı.

"Nabersiniz?"

İçlerinden ismi Efe olan cevapladı. Saçları boca ettiği jöleyle parlıyordu.

"İyiyiz kanka, biz sana bir şey sormaya geldik ama saçmalık olduğundan eminiz."

Atlas onlara bayık bir bakış attı.

"Mesele cin düğünleri mi?"

"Gerçek değil, değil mi? Biliyorum ben saçma olduğunu. Bizimkilere söyledim inanmadılar." Arkadaşlarına döndü.

"Söyledim size, öyle bir şey olmaz, diye."

"Sus hele bi kanka, biz de biliyoruz olmayacağını ama belki birileri gidip müzik çalıyordur."

Atlas kafasını iki yana salladı.

"Ben hiç müzik falan duymadım."

Uzun süre sessiz kalan Karya konuşmuştu.

"Niye ona soruyorsunuz?"

İçlerinden en aklı başında olan cevapladı. Herkes ona isim ve soyisminin baş harfleri olduğundan afk diyordu.

"Geçen yıl bir video çıktı. Biri balkondan çekmiş. Hemen Atlas'ın evinin önündeki tarladan geliyordu ses."

Karya Atlas'a baktı. Atlas ona da aynısını söyledi.

"Geçen sene o video çekilirken de evdeydim ses falan duymadım."

"Akşam bana gel."

"Gerek yok Karya. Dedim sana ses falan yok."

Karya başını iki yana salladı.

"Sana inanıyorum ama korkmak için ses olmasına gerek yok."

Atlas kafasını tamam anlamında sallarken bir yandan da üçlüyü ittiriyordu.

"Gidin hadi artık. Saçmalıklarınızla yemeğimizi bölüyorsunuz."

Okul çıkışı olduğunda Karya, Atlas'ı çıkışta bekliyordu. Atlas onun yanına geldi.

"İlk benim eve gidip eşyalarımı alalım. Sonrada yemek yiyip sana geçelim. Olur mu? Zaten dışarı çıkma yasağı yedide."

Karya başını salladı. Hızlıca alacaklarını ayırıp yemek yemeye başladılar. Atlas Karya'ya önceden yapıp buzlukta dondurduğu çin böreğini hazırlamış, üstüne yoğurt ve domates sosu dökmüştü. Çok beğenen çocuk üç tane yemişti. Atlas öldüğünde hayatına bakıp bunun için mi yaşadım derse  Karya'nın "Bir tane daha alabilir miyim?" dediği anı yüzüne çarpabilirlerdi.

İkinci Hayatlar Krallığı (BL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin