1.Sezon / 1. Bölüm - O Nasıl Kurtarış!

295 29 13
                                    

"İstemiyorum." dedi Atlas.

Siyah saçlı kızı kolundan çekerken ekledi.

"Müzik dersine girmeyi istemiyorum. Çok sıkıcı." Biraz daha kuvvet uyguladı. "Hadi gel, dersi ekip dondurma yemeye gidelim."

Ceren hiç oralı değildi, sırasından kitaplarını topluyordu.

Atlas dudak büktü.

"Sen sadece Neslihan ve erkek arkadaşınla aynı derse gireceğin için mutlusun."

Müzik dersinde bütün sınıflar bir arada olurdu. Atlas ve Ceren A sınıfındaydı. Neslihan ve Ceren'in erkek arkadaşı Fırat ise B'deydi.

Ceren Atlas'ın söylediklerini duyunca şakıdı.

"Bingo! Öyle olduğunu biliyorsan niye ısrar ediyorsun? Gel, hem bu diğer sınıfla kaynaşmak için güzel bir fırsat."

"Kaynaşmak mı?" dedi.

Bu şu anki durumlarında oldukça komik bir kelimeydi. Küçük ve dışarıya kapalı bir yazlık kasabasında yaşıyorlardı. Ayrıca sadece bir okul vardı. Kasabadaki herkes birbirini çoktan tanıyordu.

Ama Ceren haklı bir noktaya değinmiş gibi konuşmaya devam etti.

"Kaynaşmak tabiki! Hadi ama lisede henüz ikinci yılımız. Seni kaç yıldır tanıyorum? On bir mi? Peki Fırat'ı? Daha bile eski. Yeni yüzler görmek fena olmaz."

Atlas yüzünü buruşturdu. Hadi kendisi neyse de Fırat onun sevgilisiydi. İnsan bu kadar yıl birlikte olduğunu sevgilise böyle der miydi? Fırat da aynısını düşünmüş olacak ki arkadan sesi geldi.

"İyi bari. Ben de yeni yüzler görmüş olurum."

Elini Atlas'ın omzuna attı.

"Değil mi Atlas?"

Atlas ikisinin de ceket kollarını tutup monoton bir tonda konuştu.

"Anne, baba kavga etmeyin."

Ceren başını iki yana salladı. "Etmiyoruz." Sonra Fırat'a döndü. "Endişelenme aşkım benim gözüm Neslihan'dan başkasını görmüyor."

Fırat bu sözler üzerine kahkahaya boğulan Atlas'ın kafasına hafifçe vurdu ve kendini sınıfa attı.

Atlas ve Ceren ise onu sakince içeri takip ettiler. Ortam tam bir kaostu. Birbirini gören farklı sınıftaki arkadaşlar çığlık çığlığa bir selamlaşma ritüeli gerçekleştiriyor, Ceren'in avazı çıktığı kadar Neslihan'a bağırması da duruma pek yardımcı olmuyordu.

Atlas en azından davulun sesini keseyim diye bateri çalan çocuğa doğru bir adım atmıştı ki bunu yapmasına gerek kalmadan bateristin bagetlerinden biri elinden fırladı. Atlas'ın hızlıca yanındaki çocuğun üstüne atlamasıyla arkadaki cam kitaplığı yerle bir etti.

Gelen yüksek sesle birlikte herkes konuşmayı bırakmış, o tarafa dönmüştü. Atlas ise ittiği çocukla birlikte yerdeydi. Kafasını çocuğun göğsünden kaldırıp konuştu.

"İyi misin?"

Karşılığında koyu kahverengi saçlı çocuk omuz silkti.

Atlas kafasıyla onaylayıp ayağa kalktı. Sonrada elini uzatıp düşürdüğü çocuğu kaldırdı. Çocuğun köşeli bir suratı vardı. Düz burnu, büyük dudakları ve koyu kahverengi kaşlarıyla oldukça simetrik bir yüze sahipti. Bu yüzden Atlas, sınıfa dönmeden önce çocuktan birkaç saniyelik fazladan bakış çalmıştı.

Baterici, ses ile o yöne dönen insanlara ne olduğunu açıklamaya çalışırken simetrik yüzlü çocuğun arkadaş grubu coşmuştu. Atlas onları tanıyordu. Okulun basketbol takımındaydılar.

Jöleyi saçına sürmek ve boca etmek arasında gidip gelmiş sonra da ikinci seçeneği seçmiş olan çocuğun ismi İskender'di.

"Kahraman mısın be? O nasıl kurtarış!"

Saçı nispeten daha düzgün olan ise Musa'ydı.

"Yavaş olur musun biraz? Düştük burada."

Atlas eliyle yüzünü kapattı.

"Kesin ya kesin. Sizinle uğraşamam. Ben gidip kızlarla takılacağım."

İskender Atlas'ın koluna atladı.

"Beni de al! Lütfen!"

Atlas ne zaman bu ikisinden biriyle takılsa başına bir iş geliyordu. Kolunu hızlıca çekmeye çalıştı.

Tüm bu hengamede kurtardığı çocuğun gözünü bile kırpmadan onu izlediğini fark etmemişti.

Dönüp bateristi azarlayan Ceren'in yanına doğru ilerlerken bir yandan bağrıyordu.

"Ceren! Fırat! Gördünüz mü kurtarışımı?"

Ceren ve Fırat ona dönüp bir saniye dahi beklemeden konuşmaya başladı.

"Napıyorsun kanka? Ya sana da gelse?"

Fırat lafa daldı.

"Ya kurtaramasaydın? Suçlu sen olurdun farkındasın değil mi?"

Atlas 'Ne yani öylece bıraksamıydım?' diye düşündü. Ama daha fazla laf etmelerine neden olmamak için sustu.

Sadece Neslihan onun reflekslerini öven birkaç cümle söylemişti.

Atlas Neslihan'a minnettar gözlerle bakıyordu ama hala ona öğüt veren Ceren - Fırat ikilisinin susmaya niyeti yoktu.


...1.bölümün sonu...

Merhabalar çok uzun bir ara oldu. Tus yüzünden daha da uzayacak maalesef. Ama yazmanın bu hayatta bana neşe veren çok çok çok az şeyden biri olduğunu fark ettim. Bu hikayede benim için terapi gibi.

Böyle desemde kitap üzerine o kadar kafa yordum ki geceleri uyanıp düzeltmeler yaptığım oldu. Umarım beğenirsiniz.

Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum

Yeniden bir kez daha sizi seviyorum :)))

Editörümüze de selam çakalım bu arada kenny_criss

Editörümüze de selam çakalım bu arada kenny_criss

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
İkinci Hayatlar Krallığı (BL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin