Ey gelmiş geçmiş medeniyetlerin kadim şehri İstanbul,çoğu aşığı zalimce ayırmış İstanbul,Sen ki kaç toprak değiştirmiş,o topraklarda kaç insanın bedeninin gömüldüğü İstanbul.
Ayrılıkların,hüznün kenti..
Parmaklarımı ter içinde kalmış avuçlarıma sertçe bastırdım.Ve büyük bir heyecan ile odada öylece duruyorduk.
Siyah koltuğa oturmuş olan Maran bana baktığında yüzümü odanın duvarlarına asılı olan afişlerden Maran'a taraf çevirdim.
"Sakin olurmusun artık?Herşey bitecek. Zerda şuan sen bu odadasın ve birazdan doktor gelecek ve emin ol buraya bir sonraki gelişimizde sen yürüyerek geleceksin "
Kafamı yerden kaldırıp Maran'a baktım.
Tam o sırada doktor içeriye geldi.
Beyaz bir önlük giymişti ve küllü sarıya boyattığı saçlarını tepede at kuyruğu yapmıştı.
Yanımızdan geçip masaya geçti ve oturdu.
"Evet,hosgeldiniz öncelikle"
Bize baktıktan sonra önündeki kağıtları incelemeye başladı.
Bundan önce benden kan almışlardı ve birçok test yaptırmışlardı.
"Evet zerda,yapılmış olan testler şuanda sonuçları ile elimde ve terapiye etkileyecek hiçbir faktör bulunmuyor.
Ama ben seni öncelikle fizyoterapi için bilgilendirmek istiyorum"
Sessizce ikimizde kadını izliyorduk.
"Bu arada eşin mi?"
Elini Maran'a doğru işaret ettiğinde tekrar bana dönderdi yüzünü.
"E-Evet eşim"
"Buraya eşinizle gelmeniz ne kadarda ince bir düşünce "
Maran'a taraf bakıp söylediğinde Maran erkeklere özgü bir biçimde bacaklarını açarak ellerini önünde birleştirdi.
"En son bizi bilgilendirecektiniz?"
Kadın afallamış gibi göründüğünde hemen önündeki kağıtlara geri donderdi kafasını.
Maranın bu haline alışmam gerekti sanırım.Zeynele de Sinirliydi bugün galiba biran önce şirkete gitmek istiyordu.
"Zerda,fizyoterapi sandığın gibi imkansız gelmesin yürümene engel olacak birşey yok bu nedenle tahminimce düzenli terapilere gidersen yaklaşık bir yada bir buçuk ay kadar olan bir süre sonunda ayaklarına yeniden kavuşacaksın"
"Çok teşekkür ederim"
Kadın çok tatlı bir kadındı naif bir yapıya sahipti ve anlaşılır bir biçimde konuşuyordu.
"Evet ilk terapine ozaman bugün başlayabilirsin ne kadar erken o kadar iyi"
"Düzenli gidecegim"
Maran'ın ayağa kalkması ile Kadın da ayağa kalktı.
"Çok memnun oldum Zerda"
Bana uzattığı eline bende elimi uzatıp sıktım.
"Bende çok memnun oldum"
Maran beni odadan çıkarttıktan sonra birkaç kağıt almak için odaya geri girdi yaklaşık 2 dakika kapının dışında bekledikten sonra elinde birkaç kağıt ile geldi.
"Şimdi ne olacak"
"Randevu saat 5.00 gibi ve daha 3 saat var,seni otele geri bırakacağım bugün çok yoruldun dinlenmelisin"
Kafamı onaylarcasına salladıktan sonra yaklaşık yarım saat sonra otelde olmuştuk.
"Seni yatağa yatıracağım,istersen üstünü değiştirelim zaten terapiye bu kıyafetle gidemezsin"
"Olur"
Bavuldan çıkarttığı beyaz eşofman takımını bana verdi.
"Giymene yardım etmemde bir sakınca var mı?"
"Yok,zaten tek başıma giyebileceğimden emin değilim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖREM
Teen FictionMardin'in dar sokaklarına sığdırılmış kocaman bir konak.. On dokuz yaşında zorla evlendirilen bir kadın. Hayatını intikam almaya adamış bir adam. İki yarım aşk,bir bütün hayat... " Bu kitap bir töre kurgusu üzerine uyarlanmıştır! •Kurgu tamamen bana...
