Maranın ağzından...
Doktorun gelmesiyle Zerda'nın yanından gitmiştim.Kapıdan çıktığımda karşımda duran hemşireyle göz göze geldim.
"Pardon birşey sorabilir miyim acaba?"
"Tabikide?"
"Acaba Alp Kuşatan'ın hangi odada kaldığını biliyor musunuz,kendisi Demin getirdiğiniz hamile kadınla aynı arabadaydi"
"Ha...Evet,Alp bey 233 numaralı odada kalıyor"
"Ne tarafta"
"Burdan dümdüz gidin asansörün hemen sağında büyük kırmızı kapılı bir oda var onun yanında"
"Ha tamam teşekkür ederim"
"Rica ederim Geçmiş olsun"
"Sağolun"
Kadın yanımdan giderken tarif ettiği yöne doğru adımlarımı yönelttim.Dediği gibi üstünde 233 numara yazan odanın karşısına geçtim.Derince bir nefes aldım ve içeri girdim.
Beyaz bir yatağın içinde koluna serum bağlanmış bir biçimde yatıyordu,gram acımamıştım bu haline.
"Vaay bakın kimler gelmiş"
"Beni bu kadar özlediğini bilmiyordum"
Bir yandan konuşup diğer yandan önümde duran sandalyeyi çekip hemen baş ucuna oturdum.
"Yaa ne demezsin Maran közzoğlu"
"Soyadımı düzgün kullan,ağzına hiç yakışmıyor zaten,çok basit kalıyorsun soyadımın yanında Kuşatan!"
"Rahatsız mı oldun yoksa?"
"Ben rahatsız olmam,eğer olsaydım emin ol bu yatakta yatmayı bile nimet olarak görürdün"
"Çokta özgüvenlisin bakıyorum"
"Senin gibi mi Alp kuşatan...aaa çok Pardon gerçekten çok üzgünüm Demin Alp kuşatan mı dedim ben,hay aksi dilim sürtmüş olmalı Ba-ran"
"Sen...Nerden biliyorsun lan"
Sinirle hareket ettiğinde elini hızla ağrıyan karnına götürdü.
"Şşşşttt sakin ol,bak daha yeni ameliyat oldun,kendini bu kadar yormamalısın"
Sesimdeki alayla gözlerine bakarken öfke dolu gözlerle beni süzdü.
"Beni takip mı ettirdin?"
"Kendini o kadar değerli mi zannediyorsun sen?"
"Benim değerimi değil mesele İşsiz ve boşta olduğun için hayatımı merak etmiş ve kıskanmış olabilirsin,nede olsa senin bir karın yok"
Yüzündeki alay ifadesi beni sinir etmek için gerim gerim gerilsede ona aldırış etmeden Arkama yaslandım geri.
"En azındannn...Senin gibi başkasından hamile olan ve seni hiç sevmeyen bir karım yok"
"Onu alamayacaksın köseoğlu"
"Evet almayacağım,çünkü zaten benim"
"Zerdadan boşanmayacağım senin ne haltlar yediğini bilse yüzüne dahi bakmaz"
"Merak etme tek hatası olan ben değilim Zerdanın da çok hatası oldu En büyük hatası da sensin"
"Göreceğiz köseoğlu,el mi yaman bey mi"
"Demin de dediğim gibi çakma kuşatan,Sen sadece bir hatasın ve Zerda hatasından çoktan döndü.Sana kendinle ve boş hayallerinle mutluluklar kuşatan,çok çok geçmiş olsun bu arada umarım bir an önce iyileşir."
Elimle ameliyatlı yerine iki defa vurduğumda büyük bir inleme çıkardı.
"Şerefsiz!"
"Senin kadar değil kuşatan,senin kadar değil!"
Son sözümü de söyleyip odadan çıktım.
Kimsenin bozmasına izin veremeyeceğim bir gelecek inşa edecektim üçümüze.Zerdaya bebeğimize ve kendime
&&&&
OY YORUM UNUTMUYORUZ.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TÖREM
Roman pour AdolescentsMardin'in dar sokaklarına sığdırılmış kocaman bir konak.. On dokuz yaşında zorla evlendirilen bir kadın. Hayatını intikam almaya adamış bir adam. İki yarım aşk,bir bütün hayat... " Bu kitap bir töre kurgusu üzerine uyarlanmıştır! •Kurgu tamamen bana...