Selamlar nasılsınız umarım iyisinizdir iyi değilseniz de bu bölüm size iyi gelir. Kafamdaki kadar eğlenceli olmadı sanki ama yine de normalden uzun bir bölüm yazdım hehe (◍•ᴗ•◍)❤
Neyse keyifli okumalar dilerimmm
***
Kağıdı ters çevirip ayaklandım. Buluşma vakti yaklaşmıştı. Hazırlanıp hana gittim. Hancıyla biraz sohbet ederken diğerlerini bekledim. Cyno ve Tighnari beraber geldiklerinde üst kata çıktık.
Alhaitham'ın işi ne zaman biter bilmediğimiz için sipariş verdik. Siparişlerimizin gelmesini beklerken muhabbet etmeye başladık. Tighnari elini çenesine yasladı "Bu sıralar kilo vermiş gibisin. İş yüzünden çok mu yoğunsun?"
Elimi enseme koyup gülümsedim "Sanırım biraz stres yaptım ve son güne kadar sürekli çizim yapmakla uğraştım. Ama haklısın pantolonlarım bile bol gelmeye başladı." Endişeli şekilde bana baktı "Yine de kendini bu kadar yormamalısın."
Boşver dercesine elimi salladım "Aman bir verip üç alırım endişelenme. Siz neler yaptınız bir süredir görüşemedik." Kendi hayatlarında olan bitenleri anlatırken onları dinledim. Cyno'nun anlattığı bir anısına gülerken yanımdaki sandalye çekildi.
"Hoşgeldin Alhaitham!" Herkesle selamlaştıktan sonra sipariş verdi "Acil bir şey çıktığı için geciktim." Sorun olmadığını söylediler ve Alhaitham yemeğini yedikten sonra içmeye başladık. Cyno tek elini havalı bir pozla gözüne kapatıp diğer elini havaya kaldırdı "Kendimizi tutmadan içmek için bir oyun oynamak ister misiniz?"
Elinde tuttuğu kart parlıyordu. Hologramlıydı sanırım. Tighnari elini yüzüne vurdu "Ben oynamaktan bıktım artık siz oynayacaksanız oynayın." Cyno umutlu bir şekilde bana baktığında şaşkınca ona baktım "Ben oynamayı bilmiyorum." Son olarak bir umut Alhaitham'a baktı.
İç çekti "Kart destem yanımda değil." Cyno bir tomar kartı masaya havalı bir şekilde vurdu "Benim destemden istediğin kartı alabilirsin." Alhaitham kartları incelerken Cyno Nari'yi sıkboğaz ediyordu "Oynamayacaksanız bile bir şekilde dahil olmalısınız. Kimin kazanacağına dair üstümüze bahis oynayın ve cezayı paylaşın."
Tighnari onu duymazlıktan gelirken elimden tuttu "Kaveh sen bari katıl." Gülüp kafa salladım "Tamam katılayım ama neyine gireceksiniz ki?" Cyno elini çenesine koydu "Hmm kaybeden bir bardak kazananın hazırladığı içkiden içse nasıl olur?" Nari göz devirdi "Kazanıp üstüne bir de içki hazırlamaya mı çalışacağız?"
Cyno elini çenesine koyup özgüvenli bir şekilde kıs kıs güldü "Yanında ben olduğum için kazanacağına oldukça eminsin değil mi?" Nari hafifçe kızarıp omzuna vurdu "Konu o mu sence aptal! Kazanan için daha iyi bir ödül olması lazım bence."
Alhaitham kartları elinde birleştirip konuştu "Kazananın istediği bir şeyi yapsın o zaman ama 10 saniye içinde karar vermek zorundasınız yoksa şansınız biter." Herkes onaylayınca oynamak için hazırlandılar. Nari ve ben oynamadığımız için bir kişiye bahis oynamamız gerekiyordu.
İkimizde Cyno'ya bahis yatırırsak hoş olmaz diyerek Nari isimlerini bir kağıda yazıp kura çektirmişti. Kağıdı açtığımda elimi alnıma vurdum "Alhaitham çıktı kaybettim." Alhaitham yan gözle bana baktı "Nedense ceza alacağını duyunca daha çok kaybetmek istedim."
Nari Cyno'nun omzuna masaj yaparak onu gaza getirmeye çalışıyordu. İkisi oyuna başladığında garip şekilde ilk turu Alhaitham kazandı. Yerimde zıplayıp Alhaitham'ı omuzlarından sarstım "Helal be! Kazanacağını biliyordum!"
Alhaitham sessizce içki karışımı hazırladı ve üç bardağı önümüze koydu. Tek kaşımı kaldırdım "Bir bardağı fazla koymuşsun." Sinsice gülümsedi "Hayır fazla değil. Onlara cezalarında eşlik edeceksin." Kollarımı göğsümde kavuşturdum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
No Key - Kavetham +18
Fanfiction"O zaman bugün senin için içelim." Bardağımı onunkiyle tokuşturdum ve bir yudum aldım. Kaveh bir solukta bitirip yenisini doldurmak için şişeye uzandı. "Bu arada beni neden öptün Alhaitham?" Ağzıma götürdüğüm pasta çatalımdan kucağıma düştü.