Mavi'yi orada bırakıp gitmek beş yıl öncesine döndürdü beni. Hastanede de bırakmıştım onu. Ona kendimi göstermeyerek cezalandırdığımı düşünmüştüm ama aslında kendimi cezalandırdığımı anladım. Beni tanımamıştı. Onun beni görmesini, gözlerimdeki aşkımı görmesini istemiştim. Tek gördüğüm bir yabancı gibi bakması oldu. Ama dövme yaptırmıştı. Kuzey yıldızı. Ait olduğu kişi bendim. Neden vazgeçti peki? Neden bunca yıl hasret bıraktı bizi birbirimize? Ayrılıktan sonra pişman oldu ve geri mi dönemedi?
Eve döndüğümde aklım Mavi ile doluydu. Soğuk evin salonuna geçtim. Şehir manzarasının karşısına geçip bir şişe şarap açtım. Üçüncü bardakta sonra Mavi'nin hayali karşımdaydı. Aklımda Mavi ile olan anılarımla sarhoş oldum.
Uyandığımda pencere önünde yerde yatıyordum. Baş ağrım çok kötüydü. Kalkarken devirdiğim boş içki şişesini devirdim. Çıkan gürültü beni delirtecek gibiydi. Duşa girdim. Ilık su daha iyi hissettiriyordu. Duştan çıkıp giyindim. Aynadaki aksime suratımı asarak baktım. Saçım ve sakallarım uzamıştı. Yıllardır spor yapmadığım için kaslarım erimişti.
"Kendinden bu kadar vazgeçmek zorunda mıydın?" dedim.
İş yerine gitmeden kuaföre uğradım. Saçlarım ve sakallarım kısalttırdım. Normalde kuaförün saçımı şekillendirmesine izin vermezdim ama bu kez izin verdim. İşe geldiğimde herkes endişeyle bana bakıyordu. Asansör beklerken Çağan geldi yanıma.
"Ne oluyor kardeşim?" dedi.
"Ne oluyor Çağan?"
"Sen hiç geç kalmazdın. Ayrıca sen parfüm mü sıktın?"
Üzerime eğilip koklayınca göğsünde ittim.
"Sıkmışsın valla. Hayırdır. Yoksa dün gece konserde biriyle mi tanıştın?"
Ona cevap vermeden asansöre bindim. Çağan odama kadar peşimden geldi.
"Ee anlatmayacak mısın?" dedi sırıtarak.
"Bir şey olduğu yok Çağan. İşine bak."
"Yemedim ama doymuş gibi yapacağım."
Cevap vermedi. Önüme bir dosya açtım.
"Dün erken gittin. Senden sonra bir yere içmeye gittik." dedi.
"Mavi'de geldi mi?"
Kafasını salladı.
"Çok tatlı çocuk. Çok sevimli. İnsanın yanaklarını sıkası geliyor sürekli."
Dosyayı sertçe kapattım. Ama Çağan'ı susturmaya yetmedi.
"Kerem'le de çok iyi anlaştılar."
"Kerem kim?"
"Dün tanıştık. O da konserdeydi. Mavi'ye fena tutuldu. Mavi pek yüz vermedi ama vazgeçecek gib durmuyor."
"Puşt." dedim sinirle.
Çağan güldü.
"Sakin ol. Yoksa sen mi beğenmiştin Mavi'yi?"
Sinirle yumruğumu sıktım.
"Ne alakası var? Bileğinde ki dövmesinden bahsetmişti. Sevgilisi vardır diye öyle dedim."
"Yokmuş."
"Kendisi mi söyledi?"
Çağan kafasını salladı.
"Öyle güzel çocuğun yalnız kalması pek olmaz ama Mavi içine kapanık biraz. Yoksa rahat bırakmazlardı onu. Kerem'de bırakacak gibi durmuyor."
"Ne demek o?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mavi
Romance(Tamamlandı) Mavi, göremediği bu dünyanın karışıklığına alışıktı ama annesinin yeni kocasının oğlu daha da karıştırıyordu aklını.