Toplantı salonunun içerisinde ne yapacağını bilemeyen bir oğlan vardı, o da Peter'dı. En başından beri ortamdaydı ama paniğe kapılmamak için kalabalığa karışma kararı almıştı. Quinn'in Vorden'a yardım etmek için sahneye çıktığını gördüğündeyse kendisini iyiden iyiye suçlu hissetmişti.
Neden mi? Çünkü Vorden'ın o tahtaya bağlı olmasının tüm sebebi kendisiydi. Geçen gün ikinci sınıflar Peter'ı görmeye geldiğinde bir teklifleri olmuştu. Vorden'ın toplantı salonuna gelmesine yardım edecek ve bu sayede ikinci sınıflar tarafından korunacaktı.
Elbette ki başka bir şansı olmadığını düşünmüştü. İkinci sınıfları reddetmiş olsaydı öyle ya da böyle kabul edinceye dek işkence görecekti. E sonuç her halükarda aynı olacaksa karşılık vermek ne işine yarayacaktı ki?
Böylece Peter, dövüş derslerinin sonlanmasının ardından Vorden'dan pratik yapmasına yardımcı olması için toplantı salonuna gelmesini istemişti. Odaya girdikleri sıradaysa Momo'nun da dahil olduğu ikinci sınıfları karşılarında bulmuşlardı.
Doğru an geldiğinde hepsi bir anda açığa çıkarak Vorden'ın üzerine atlamıştı. Ama Vorden, Peter'ı şaşırtacak şekilde aynı anda arkasını dönerek Peter'ı uzaklaştırmıştı.
"Kaç, hepsi benim hatam, üzgünüm." demişti.
Vorden, ikinci sınıfların boş zamanlarında yaptığı şeyler yüzünden kendisini hedef aldığını düşünmüştü. Bir başına yakaladığı her seferde ikinci sınıflarla savaşıyor, Momo'nun çetesini adım adım güçten düşürmeye çalışıyordu.
Ne yapacağını bilemeyen Peter odadan kaçmış ve geri kalanlarla birlikte geri dönmüştü. Kendisi kadar güçsüz biri olan Quinn'in ikinci sınıflara karşı koyduğunu gördüğü andaysa kalbinde çok güçlü bir acı duymuştu. Onlara ihanet etmişti.
Ama her şeyi yoluna koyacaktı, bu düşünceyle kimseler bakmazken ve herkes etrafındaki mücadelelere odaklıyken toplantı salonunu terk etmeyi başardı.
Bu esnada Erin ve Layla ikilisi, toplantı salonunun ortasında seviye 2 dört öğrenciyle yüzleşmekle meşguldü.
Birinci sınıflar çapraz ateşte kalmamak için etrafa yayılmıştı ama yardımcı olmak adına hiçbir şey yapmıyorlardı. Kimin galip geleceği belirsizdi ve yanlış tarafa dahil olurlarsa işler onlar için daha da kötüye gider diye düşünüyorlardı.
"Hey, değişsek olur mu?" dedi ikinci sınıflardan biri. "Benim su gücüm onun buz gücü karşısında güçsüz kalıyor."
"Anlıyorum, demek seviye 2 kullanıcıyı istiyorsun, ha." diye yanıtladı diğer öğrenci. "Ah neyse, işini çabuk bitir bari."
Böylece ikinci sınıf öğrencileri atağa geçti. Su gücü kullanıcısı Layla'yı hedef alırken toprak kullanıcısı, Erin'in peşine düştü.
Toprak kullanıcısı ayağını yere geçirdi ve dosdoğru Erin'i hedeflediği sivri uçlu bir toprak yığını yolladı. Fakat Erin sakinliğini korudu, toprak yığını yaklaşırken kılıcını savurdu ve tek bir darbeyle ikiye ayırarak yere düşmesini sağladı.
"Hass! O canavar silahı benim toprak yeteneğimi kesebiliyorsa ileri aşama mıdır ki?" diye düşündü toprak kullanıcısı.
Fakat uzun uzadıya kafa yoracak vakti yoktu, çünkü Erin, diğer eliyle bir buz mızrağı kaldırarak rakibine fırlatmıştı. Bunu gören toprak kullanıcısı, kollarını kaldırarak saldırıyı engelleyecek bir toprak duvarı yarattı.
Sonra da ellerini iki yana açtı ve o saniyede yarattığı duvar ikiye ayrıldı. Ancak önünü görebilir hale geldiğinde Erin'den eser yoktu.
O saniyede bacaklarında bir soğukluk duydu. Ve bakışlarını aşağı çevirdiğinde donmaya başladıklarını fark etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benim Vampir Sistemim [ÇEVİRİ]
Fantasyİnsan Irkı, vahşi Dalki ırkı ile savaş halindeydi ve yardıma her zamankinden daha fazla ihtiyaç duyduklarında ONLAR öne çıkmaya başladılar. Yüzlerce yıldır gölgelerde saklanan insanlar, yeteneklere sahip insanlar. Bazıları savaşı kazanma umuduyla bi...