29.Bölüm

6.5K 844 443
                                    

~ 🍐 ~

Küçük kız çocuğu babasının pantolonundan sallanırken, babası Vural zorla yürüyordu. Vural gülerek oturma odasından çıkarken, üzgün gözlerle onları izleyen Nilufer yutkunuyordu. Sanki boğazına takılan bir halat vardı ve dakikalar geçtikce nefesini kesiyordu.

Vural gidecekti.

Sebebini bir o bilirken, bilmek ilk kez bu kadar canını yakıyordu.

"Babam! Uyuyacaksın değil mi benimle?" diye soruyordu Gülçin Erva.

Vural kendini tebessüm etmeye zorlarken, "Uyuruz babacığım." dedi. Son dakikalarını kızıyla geçirdikden sonra tüm gecesini karısına verecekti. Çünkü en çok Nilufer hakediyordu onu. En çok Nilufer biliyordu her şeyi. En çok onaydı Vural.

"Babam, masal anlat bana?"

Vural tebessüm ederek kızının saçlarını öptü. Ardından kızını göğsünde yatırarak, gerçekten bir masal anlattı.

"Bir varmış bir yokmuş. Küçük bir prenses varmış. Babası tek prensi, en güvendiğiymiş."

Gülçin Erva babasının sözlerini yarıda keserek, "Elimi tut baba. Şimşek çakıyor korkuyorum." dedi. Çok korkardı şiddetle yağan yağmurdan, şimşekten. Oysa nereden bilecekti ki, en korktuğu günde en güvendiği adam tarafından terk edileceğini.

Vural kızının tombul elini avuç içine alarak öptü. Belki gidecekti ama elini asla bırakmayacaktı.

Belki de asla, asla dememek gerekirmiş...

"Babası soğuk bir kış gecesinde kızını kolları arasında uyuturken, şafak sökmeden gidecekti."

Gülçin Erva babasına sıkıca sarılarak, "Sen gitme babam." dedi.

Gitmem demedi aksine, "Babanın gölgesi hep üzerinde olacak kızım." dedi.

"Kız çocuğu gerçekleri sadece babası ortaya çıktığı zaman öğrenecekti. Belki kırılacak ve üzülecekti ama konunun Vatan olduğunu öğrendikten sonra bunlar geçecekti."

"Prensesin babası Vatan için mi gitmiş babam?" Çenesini babasının güvenli gövdesine koymuş, sorularını soruyordu. Vural kızının saçlarını okşayarak, "Evet babam. Vatan için gitti." dedi.

"Hmm. O zaman Vatan için gidiyorsa sorun yok."

"O ne demek? Başka bir yerde mi var gidilmesi gereken?"

Omuz silkerek, "Valla babam, amcamın karısı eşler başka yerlere de gider diyor. Hatta sen de gidiyorsun ondan annem ağlıyor dedi." dedi.

Vural'ın kaşları çatılırken, "Karım ve kızımdan başka yere gitmem ben! Gidersem de bu Vatan'ım için olur." dedi.

Esneyen Gülçin Erva, "Bondo oylo dodom bobom." dedi. Ben de öyle dedim babam.

Başını rahatlayacağı şekilde babasının gövdesine yaslayarak, "Benim babam gitmez de dedim. Bizi tek bırakmaz da dedim. Dedim demesine ama bana çok güldü." dedi.

Bu gün Doğukan'la çok oynadığı için yorulmuştu. Gerçi Doğukan daha çok yorulmuştu ama olsun.

Vural acı gerçekle bir kez daha karşılaşırken, gözlerinin dolmasını önleyemedi. Sol gözünden akan damla usulca yanağından süzülürken, uyuyan kızını öptü.

"Umarım beni affedersin babam..."

Üzerini örterek odanın kapısını kapattı. Kendi odalarına giderken yatakta omuzları titreyerek uzanan kadına baktı. Hiç sevmezdi ağlamasını ama onu ağlatan kendisiydi. Bu yüzden kendinden nefret ederdi.

BOZKURTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin