Melike Şahin - Ortak
Yazardan...
Bir insanın elleri titriyorsa o insanın korktuğunu anlamak zor olmazdı. Sadece korkmak değil, bu bir öfke veya üzüntü de olabilirdi. Belki de kaygı...
Elleri titriyordu çünkü kalbi korkuyla göğüskafesinde çırpınıyordu. Canının acısına aldırmadan sevdiğini kucağına almış, "Sedye!" diye bağırıyordu. "Sedye getirin!" Kucağında sevgilisini tutuyordu ama elleri öyle bir titriyordu ki onu sarstığı için kendini suçluyordu.
Hastaneye girerken doktorlar hemen sedyeyi getirmişlerdi. Almina'yı dikkatlice sedyeye yatırıp ne olduğunu soran doktorlara döndü. "Merdivenden düştü," dedi Almina'nın elini nazikçe tutarken. Doktorlar koşar adımlarla ameliyathaneye ilerliyordu.
Ameliyathanenin kapısı açılınca doktorlar sedyede yatan Almina'yla beraber gitmişlerdi. Bir hemşire ellerini Murat'ın göğsüne doğru uzatıp, "Burada bekleyin," dedi ve o da ameliyathaneye girdi. Murat korkudan nefes alamıyordu, kalbinin varlığı bile sorundu onun için.
Yakasını çekiştirerek yutkunduğunda karşısında gözleri dolu dolu bakan Dilara'yı gördü. Murat sinirle onun üzerine yürüdü. "Ne yaptın sen? Yine ne kurdun kafanda!" diye kükremesiyle Dilara ağlamaya başlamıştı. "Ağlamayı kes! Cevap ver bana!" Dilara dudaklarını aralayıp konuşacağı sırada elleriyle yüzünü kapattı. Murat yumruk yaptığı elini havaya kaldırdığında bir kadına vuramayacağını bildiğinden elini indirdi. "Aç o yüzünü." Ses tonunu biraz daha kısmıştı fakat yine de korkunçtu.
Dilara burnunu çekerek, "Murat... Bilerek olmadı," dedi. Murat öfkeyle kenardaki oturağa tekme attı. "Bana sadece ne yaptığını açıkla, Dilara!"
"Seni öptü," deyip hıçkırarak ağlamaya devam ettiğinde Murat sinirle kahkaha attı.
Kahkahası tüm hastane koridorunda yankılanıyordu. "Bana o aptal hayallerinden bahsetsene biraz. Neyim ben senin için?" Daha çok güldü. "Gerçekleri yüzüne vurmaktan zevk alıyorum, Dilara. Çünkü hayalinde neysem gerçek hayatta tam tersi olmam gerçekten çok acı bir durum, senin için. Bazı şeylerin farkında olamayacak kadar hastasın sen."
Dilara öfkeyle haykırarak Murat'ı göğsünden ittiğinde Murat kıpırdamamıştı bile. "Sen beni seviyordun! O kız aramıza girdi!"
"Ben senden nefret ediyordum ve hâlâ da nefret ediyorum!" diyen Murat'ın sesi hiç olmadığı kadar gür çıkmıştı. "Elimden bir kaza çıkmadan buradan yok ol!"
"Asıl aptal olan senmişsin," dedi Dilara hayal kırıklığıyla. "O kıza inandın, bak seni en güvendiğin yerden vurdu." Dilara'nın bunu biliyor olmasını garipsememişti. Her türlü dedikodudan haberi olurdu.
Murat sert bir nefes verdi. "Dilara... Dua et ona bir şey olmasın. Aksi olursa hayatını bitiririm senin." Dilara korkuyla titrerken gözyaşları art arda akıyordu. Almina'ya bir şey olursa Dilara'ya bunu canıyla ödetirdi ve gözü kapalı hapse girmeye de razı olurdu.
Dilara masum görünmeye çalışarak gözlerini kırpıştırdı. "Bana bir şans verseydin her şey daha güzel olacaktı, Murat. Gerçekten aptalsın." Murat'ın sinirden nabız gibi atan damarlarına kısa bir bakış atıp tekrar Murat'a döndü.
Murat başını sallayarak, "Tamam, aptalım. Onu sevmek aptallıksa ben ebediyen aptal olmaya devam edeceğim, çünkü onu ömrümün son damlasına kadar seveceğim." Sertçe Dilara'yı bileğinden tuttu. "Şimdi defolup git!" Dilara'nın gözleri korkudan titrerken Murat'ın sıkarak tuttuğu bileğine baktı.
O sırada Eren'le Özlem de gelmişti. Eren, Murat'ı Dilara'dan uzaklaştırmaya çalıştığında Dilara bir anda Murat'ın boynuna sarıldı. Murat çevik bir hareketle onu iteklediğinde Dilara sırtını duvara çarpmıştı. "Ne yapıyorsun lan sen!" diyerek üstüne doğru yürürken Özlem ile Eren Murat'ın önüne geçtiler fakat Murat gözü dönmüş bir şekilde Dilara'nın üzerine yürümeye devam ediyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sana Rağmen...
Fiksi RemajaÇocukluğunda babasından ağır şiddet gören Murat, hayatı boyunca babasına benzememek için çabalar. Hayali yerine koyduğu hedeflerini böyle bir babaya rağmen kazanır, asla pes etmez. Fakat bir gün hiç beklenmedik bir anda kalbine güzel bir his yerleş...