Kaan düşünmekten bütün gece uyuyamamış ve yatağında oturmuştu. Bir çıkış yolu arıyordu ama bulamıyordu. Önceden yaşadığı garip ilişkiler olmuştu ama hiçbirinden pişman olmamıştı. İtiraf etmek istemese de Tolga farklıydı onun için ve gerçek yüzüyle karşı karşıya gelmek canını yakmıştı.
Gerçeği söylese arkadaşlarını yakacaktı, söylemese yine onları yakacaktı. Kendisinin annesinden başka kaybedecek kimsesi yoktu ve o da erkeklere ilgisi olduğunu biliyordu. Ama arkadaşları öyle değildi. Daha yeni çok büyük bir beladan kurtulmuşlardı ve tekrar bir belanın içine atmak istemiyordu. Aklına bir şey gelmemesi ve saatlerin de ilerlemesi onu endişelendiriyordu.
Telefonunu alıp Berk'le olan sohbete girdi. Son görülmesi dün sabahtı ve sonra hiç girmemişti. Ömer'in geleceğini ve geceyi onunla geçireceğini söylemişti, büyük ihtimalle eline telefon almayı bile unutmuştu. Telefonu kapatıp başını ellerinin arasına aldı. Düşünmekten ve uyanık kalmaktan her yeri ağırmıştı.
Ayağa kalkıp odasından çıkıp banyoya girdi ve elini yüzünü yıkadı. Odasına girip üstünü değiştirdi ve telefonuyla cüzdanını alıp evden çıktı. Durağa gidip, gelen otobüse bindi. Otobüs mahallede durduğunda inip etrafına baktı. Cebinden telefonunu çıkarıp Tolga'ya yazdı.
Kaan: Sizin mahalledeyim. Konuşalım.
Tolga: İşte böyle Kaan'cım. Çocuk parkına git ben de geliyorum şimdi.
Yazdığını gördüğünde iyice siniri bozuldu. Geldiği gibi Tolga'yı kaçırıp bağlamayı düşündü ama bunu yaparsa hemen yakalanırdı. Parka gelince banka oturdu ve beklemeye başladı. Babası öldüğünden beri kendini ilk kez bu kadar çaresiz hissediyordu. Tolga'ya yaklaştığı ilk andan beri aralarındaki çekimden daha fazla tehlikeli olduğunun farkındaydı ama kendini durdurmak istememişti. Hallederim diye düşünmüştü ama yanılmıştı.
Tolga elleri cebinde gelip yanına oturdu ve ona döndü. "Bütün gece uyanık kaldığını bilseydim hiç gitmezdim yanından." Dediğinde Kaan ona döndü. "Çok mu belli oluyor uyumadığım?" Dediğinde Tolga biraz yaklaştı ve gözlerine baktı. "Çok belli oluyor korktuğun ve ben ilk kez görüyorum senin bir şeylerden korktuğunu Kaan." Kaan yutkunup kafa salladı.
"Söyle hadi, anlat seni dinliyorum." Dediğinde, Kaan bakışlarını ondan çekip karşıya sabitledi. "Ben Ömer'e yakın olmak için sana yaklaştım." Tolga kaşlarını çatıp "Nasıl yani? Niye böyle bir şey yaptın?" Kaan içinden kendine binbir küfür ederek o cümleyi söyledi. Söylemek zorundaydı çünkü başka türlü Tolga'yı ikna edemezdi. "Ömer'den hoşlandım." Dedi ve tepkisini görmek için Tolga'ya baktı.
Yüzü şaşkın bir hal aldığında "bu yüzden de seni kullandım." Dedi. Tolga'nın yüzü şaşkınlıktan hayal kırıklığına dönerken devam etti. "Onun haberi yok sadece arkadaş olduğumuzu düşünüyor. O gün de arkadaş olduğumuz için benden yardım istedi, evlenme konusunda seni ikna etmem için." Tolga bakışlarını ondan çekip yavaşça ayağa kalktı. İçi bir tuhaf olmuştu ve Kaan'ın bunu anlamasından korkmuştu.
Kafa sallayıp "Anladım. Kimseye bir şey söylemeyeceğim." Dedi ve arkasını döndü. Adım atacakken durdu ve gözlerini kapattı. Kaan onu izliyordu, daha farklı bir tepki vermesini beklemişti. Mesela bir yumruk veya hırpalama gibi o sadece kabul etmişti.
"Numaramı sil Kaan. Bundan sonra birbirimizi görmeyelim." Dediğinde Kaan da ayağa kalktı. "Ben seni dün silmiştim. Ufacık bir hatrın bile kalmadı bende." 'Eyvallah." Dedi ve yürümeye başladı. Kaan bir süre arkasından bakıp dolan gözlerini sildi. "Olması gereken oldu, olması gereken buydu." Kendi kendine tekrarlayıp yürüdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Seni Seyrederdim BxB - ÖmBer
Fanfiction(Tamamlandı)- Gittikçe daralan ruhum muydu, yoksa sokaklar mı?