77. Bölüm

863 83 76
                                    

♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️

MERHABA CANLAR YOĞUN İSTEK ÜZERİNE HIZLICA BİR BÖLÜM YAZIP YAYINLADIM. UMARIM BEĞENEREK OKURSUNUZ.

KEYİFLİ OKUMALAR DİLİYORUM🤗

♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️♥️

1 HAFTA SONRA

EYLÜL'DEN

Size bir hafta öncesini anlatmak isterdim fakat Ateş'in kalanlara ne yaptığını bilmek istemezsiniz diye düşündüm. Hayal gücünüze bırakıyorum. Ya da en iyisi hassas bir mideye sahipseniz boş verin gitsin....

Şunu söylemeden geçemeyeceğim. O günkü cesaretim olmasaydı eğer, şuan belki de Ateş hayatta olmazdı. Sevdiğim adamı kaybetmeye de ben dayanamadım. Seven sevdiğine benzermiş derler. Ve benim iyiki de bir yanım ona benzemiş...

Gelelim şimdiye, bu hamilelik ne zor şeymiş böyle insana dört mevsim birden yaşatıyor ve inanın bana zevkleriniz bile değişiyor. Özelikle de yemek yeme alışkanlıklarınız.

Nutella'yı hiç peynir ile birlikte denediniz mi? Ya da fıstık ezmesi ile beraberinde turşu? Peki ya toprak? Hayır mı?

Söz konusu hamilelik olduğunda her şey mübahtır, desek hiç de abartmış olmayız sanırım...

"Günaydın karıcım"

Ateş'in gelip arkamdan sarılarak beni öpmesi ile birden irkildim.

"Ayy günaydınn"

"Korkuttum mu sevgilim?" Dedi ve geçip karşıma oturdu.

"Biraz. Dalmıştım da"

Önümde yediğim tabağa ilişti gözü.

"Vay omlet he güzel koktu." Deyip çatal ve bıçak yardımıyla kendine biraz aldı.

Ağzına attığında ise yüzünün şekli değişti. Ben ise pür dikkat onu izliyordum. Hemen bir peçete yardımı ile ağzındaki lokmayı geri çıkardı. Yüzünü buluşturdu ve sorgulayıcı bakışları ile bana baktı.

"Bu neydi be?"

"Ne? Ne var?"

Çatalını tekrar tabağıma uzattı ve omleti kaldırıp altına baktı. Sonra tekrar bana bakıp

"Gerçekten mi?" Dedi.

Dudaklarımı birbirine bastırıp gülümsedim. Ellerimi iki yana açtıktan sonra karnımı işaret ettim

"Hepsi onun suçu. Bana öyle bakma" dedim.

"Ne yani bebeğimizin canı gerçektende sabah sabah baklava üzerine omlet mi çekti?"

"Seninle bunu tartışmayacağım." 

"Hayatım dikkat mi etsen acaba? Mideni bozmanı istemem" demesi ile kan beynime sıçradı.

Önümdeki tabağı ileriye itekledim.

"Al tamam yemiyorum. Oldu mu istediğin? Mutlu musun? Zaten ne yesem yarısını geri çıkartıyorum. Ben mi istiyorum sanki. Sen ne anlarsın ki hamilelerin halinden. Bir de geçmiş karşıma yediğim iki lokma şeyi sayıyor sun. Zaten tırnağımın da biri kırıldı diye hepsini kesmek zorunda kaldım. Sinirim tepemde. Macunu ortadan sıktığın yetmiyormuş gibi birde parfümü üstüne boca etmişsin. Nefes almakta zorlanıyorum..."

Daha söyleyecek çok şeyim vardı fakat Ateş bir anda ortadan kayboldu. :)
Etrafıma bakındığımda yoktu. Tebessüm edip tabağı mı önüme tekrar çektim.

Dedim ya, Eylül'düHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin