___________________________________________"Demek akıllanmayacaksın. Peki o zaman, benden günah gider." Diyerek koşmuş ve karnıma sert bir tekme atmıştı.
Ama hızlıca geriye gidip attığı bu tekmeden kurtuldum. "Demek zamanında abinin öğrettiği şeyler işe yarıyor ha?" Diyerek sinirle gülmüş ve bu seferde yumruk atmaya çalışmıştı. Gururla güldüm ve kollarım ile yüzümü siper aldım. Kötü ruhun attığı o sert yumruk bileğime denk gelmişti ve bayağı acıtmıştı. Hızlıca bileğimi aşağı sarkıtıp salladım ve küçük adımlar ile sağa sola doğru hareket ettim.
Kötü ruh tam bir yumruk daha atmak için kolunu öne doğru savurduğunda hiç düşünmeden kavradım ve etrafımda dönerek kolunu büktüm. Sonrasında ise büktüğüm kolu sırtına bastırıp yere düşmesini sağladım.
Kötü ruh yere yığıldığında kafasına sert bir tekme attım. O acı ile inleyerek küfürler ederken, ben bir sonra ki hamlesine karşı nasıl koruna bilirim diye düşünüyordum. Ama beklenmedik bir şekilde ayak bileklerimde bir çift el hissetmem ile yere düşmem bir oldu.
Ben daha ne olduğunu anlamadan kötü ruh hızlıca ayağa kalktı ve sırt üstü yerde uzanmış olan benim üzerime oturdu. Çatık kaşlarım ile onu üzerimden atmak istesem de ayı gibi cüssesi buna izin vermedi. Ardından ellerimi tutarak yana açtı ve diz kapaklarını ellerimin üzerine koyarak kilitledi. Ben ise çırpınıp duruyordum ama bu onu üzerimden atmaya yetmiyordu.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen? İn üzerimden dağ ayısı!" Diye bağırmam ile suratıma sert bir yumruk yemem bir oldu. Kafam yediğim yumruğun etkisi ile yana yatmışken üzerimde oturan kötü ruh seslice kahkaha attı. "Galiba ebeveynlerin sana hiç terbiye öğretmemiş küçük kız. Büyüklerin ile böyle konuşmamalısın." Diyerek tekrar yumruk atmıştı.
Yediğim bu yumruklar yüzünden dudağımda hissettiğim sızı ile patladığını anlamıştım. Ağzıma gelen kan ile üstümde sırıtarak bana bakan kötü ruha tükürdüm. Ağzımda ki kan ona tükürmemle suratına bulaştığında büyük bir ciddiyetle kafasını geri çekti ve gözlerinde ki hiç olmadığı kadar yoğun olan öfkesini görmeme izin verdi.
"İşte şimdi beni gerçekten sinirlendirdin. Hadi, şu işi çabuk bitirelim ve gücünü alır almaz diğer avcıları öldüreyim." Diyerek üzerimden kalktı. Bende kararlı bir ifade ile ayağa kalkıp boynumu esnettim. "Bence de şu işi çabuk bitirelim. Çünkü verdiğim bir takım sözler var, onları tutmam lazım değil mi?" Diyerek dalga geçercesine sırıttım. Ardından kısa bir süreliğine camdan yapılmış kutunun içinde ki abime döndüm.
Korkuyordu, hem de çok korkuyordu. Ama sadece korkmuyordu, gözlerinde korkudan farklı bir sürü duygu da vardı. Ama elinden hiçbir şey gelmediği için sadece bağırarak ağlıyordu, sesini ne kadar duyurmak istese de olmuyordu. Sesi asla bize gelmiyordu.
Gözlerimiz kesiştiğinde güven verircesine kafamı salladım, o da karşılık olarak gururla kafasını salladı. Ardından abimden aldığım bu güç ile kötü ruha tekrar döndüm. "Hadi seni çabucak cehenneme göndereyim." Sağ yanağına yumruğumu yapıştırdım. O ise yumruğum ile yan yatmış kafasını düzeltip bana baktı.
"Bence kim kimi cehenneme gönderecek gayet açık ama yine de sen bilirsin." Dalga geçiyordu. Şu an resmen beni küçümsüyordu. "Şu an beni ve yapacaklarımı küçümseyerek büyük bir hata yaptın." Dedim sinirle. O ise bana yumruk atıp geriye doğru savrulmamı sağlamıştı. "Ne yapacaksın? Katil olan annenin kocasını öldürdüğü gibi sen de beni mi öldüreceksin?" Diye sinirle gülmüş ve kafasını sağa sola sallamıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shifting Nöbetim
De TodoDört yıldır shiftingi deneyen Neslihan'ın başarısız denemeleri bir gün son bulur ve kendini The Uncanny Counter gerçekliğinde bulur. Bakalım Neslihan'ın, ya da dr'de ki adı ile Yuna'nın başına ne gibi olaylar gelecek? Omuzlarına binen bu yükü taşıya...