Nazdan
Hastaneye vardığımda Murathanın ailesi çoktan gelmişdi. Onlara yaklaşınca Tahir abi beni ilk fark eden olmuştu.
Yol boyunca durmadan ağladığım için gözlerim ve yüzüm kızarmıştı bu yüzden Tahir abi hemen yanıma gelip elini omzuma koydu " iyimisin? " diye sorarken bile onun da benden kalır yanı olmadığını anlamam uzun sürmedi.
Başımı olumsuz anlamda sallayıp " Geldi mi?" Diyebildim sadece. Oda gözlerime bakarak " Hayır bir azdan gelecekmiş" dedi.
Tam o esnada etrafıma dolanan kollarla neye uğradığımı şaşırdım . Bakınca bunun Tahir abinin karısı Ece olduğunu gördüm .
" İnşAllah iyi olacak merak etme güzelim " dedi. Bense sadece ona bakmakla yetindim.Bakışlarım Ece ablanın arkasında bekleme sandalyesinde oturup ağlayan Dilek teyzeye kaydı.
Bir anne için nede zor bir durum olsa gerek.
Bende daha fazla beklemeden oraya doğru ilerleyip Dilek teyzenin önünde diz çöktüm . Ellerini ellerimin arasına aldım hiç bir şey demedim ,oda hiç bir şey demeden sadece bana baktı.Aradan ne kadar zaman geçti bilmesem de kapıdan giren sedye ve doktorlar girdi görüş açıma hemen ayağa kalkıp karşı tarafa doğru koştum. Murathanı görünce sanki içimde bir şey koptu.
Teninin rengi beyazdı ,her yeri kan olmuştu, sedyenin üstünde bir doktor durmadan kalp masajı yapıyordu. Bense olduğum yerde donup kalmıştım. Karşımdan geçtikleri zaman gözüm sedyenin kenarından sallanan koluna takılı kaldı.
Ve işte o an benim içimde bir yıkım oluştu söylemeğe dilim varmasa da ölü gibi yatıyordu.Benim sevdiğim adam haraketsizce kanlar içinde öylece geçip gitdi gözlerimin önünden.
Bir anda sendeledim geriye doğru bir kaç adım. Duvara yaslandım kayıp yere çöktüm o esnada Murathan çoktan ameliyathaneye alınmıştı bile.
Etrafa boş gözlerle bakıyordum bir tarafta Dilek teyzeye destek olan Feyzullah amca vardı diğer tarafta da benim gibi duvara yaslanmış Tahir abi ve ona destek olan Ece abla.
Bense gözyaşları eşliğinde ameliyathane kapısı önünde beklemeye başladım. Koridorda haraketlilik olunca o tarafa döndüm Ege,Uğur, Yiğit abi ve Oğuz abi koşarak bu tarafa doğru geliyorlardı.
İlk önce Feyzullah amca ve Tahir abinin karşısına geçtiler Yiğit abi durumu hakkında bir kaç şey sordu ama cevap alamayınca omuzları düştü.
Ege duvar dibinde dizlerine sarılı bir şekilde ameliyathaneden gözlerini ayırmayan beni görünce yanıma geldi. Bana seslendi ,konuşmaya çalıştı , ayağa kaldırmak istedi ama bir tepki bir karşılık alamadı.
Ona ne bir cevap verdim nede tepki. Bir kaç dakika uğraştıktan sonra diğerleri de geldi ama ben yine tek kelime etmeden ameliyathaneye bakıyordum.
Diğer tarafta Dilek teyzenin bayıldığını gördüm ama yine olduğum yerden bir milim olsun kıpırdamadım.
Doktorlar Dilek teyzeye müdahele erdikten sonra sakinleştirici verip bir odaya yatırmıştılar. Aradan iki saat geçmişti Murat abim ve Emir abim de gelmişti.
Onlara kim haber verdi en ufak bir fikrim yoktu . Geldikleri andan beri sürekli benimle iletişime geçmeye çalışıyordular bense Murathan ordan çıkmadan kimseyle konuşmayacaktım.
Yine uzun bir süre geçmişti ama hàla bir haber yoktu sadece yarım saat önce bir hemşire çıkmıştı içeriden ve kan isteyip geri dönmüştü. Kanı Tahir abi vermişti.
Emir abim bir yanımda Murat abim bir yanımda oturmuştu. Murat abim arada beni sakinleştirmek için Murathanın daha önce sık sık olan yaralanmalarından bahs edip ona kolay kolay bir şey olmaz diyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savcının ailesi (Gerçek ailem)
Aventura(Tamamlandı) 26 yıl önce karışan hayatlar. Ailesinin göz bebeği Naz ve ailesini kabul etmeyen Almiranın hikayesi. Arslanların prenses kızı Naz aslında Biolojik kızları değilse neler olur? Peki güçlü savcı Naz Arslan bu gerçeği kabul edecek mi? Al...