YazardanNaz Enes'le olan konuşmasından sonra telefonu kapatdıp kısa bir süre düşüncelerine daldı. Sonra da işlerini bitirip çantasını da alıp adliyeden çıktı.
Enes olmadığı için eve gitmek de istememişti bu yüzden Yılmazoğlu konağına gitme kararı aldı.
O sırada Enes ve timi helikoptere binip görev bölgesine yola çıkmıştı.
Gidecekleri yerde esir bir timi kurtarıp kampı patlatma emri almıştılar.Enes'in aklı Naz'da kalmıştı çünki nikaha çok az bir süre kalmıştı ve Enes ne pahasına olursa olsun o nikaha katılacaktı.
Naz Yılmazoğlu konağına gelince kapıda Mirhan ile karşılaştı. Yolda Emir abisini arayınca abisi evde Sultan hanım ile birlikte olduğunu söylemişti .
Naz Mirhanın yanına gidip ona sarıldı sonra iki kardeş birlikte eve doğru yürüdü. Mirhan zili basmak yerine anahtarla açmıştı kapıyı.
İçeri girer girmez Sultan hanımın yüksek sesi duyuldu.
İki kardeş kaşlarını çatdı ve salona doğru yürüdü ama kapının önüne gelince duydukları ile oldukları yere çakılı kaldılar adeta.
Sultan hanım Emir'in karşısına dikilip " daha ne kadar ailemin yanına geleceksin? Sana kaç kez ailemden çocuklarından uzak dur diyeceğim?"
Bir adım daha Emir'e yaklaşıp " buraya gelmemen için daha kaç kez uyaracağım seni?" dedi öfkeyle.
Naz duydukları karşısında adeta şok oldu sonra da bir adım ileri çıkıp" siz benim abimle ne hakla böyle konuşursunuz?!"
Naz tamamen içeri girince Mirhan da peşinden içeri girdi ve" anne abime ne dediğinin farkındamısın"
Onların sesleriyle Sultan hanım hemen arkasına döndü ikizler annelerine öyle sinirle bakıyordu ki kadının dili tutulnuştu adeta.
Emir ayağa kalkıp onlara doğru yürüdü anne ve çocukların arası bozulmasın diye son üç yıldır olduğu gibi olayı kapatmaya çalıştı.
" Abim yok bir şey biz öyle konuşuyorduk-" Mirhan abisinin sözünü kesip " abi savunma kimseyi duyduk biz her şeyi " dedi.
Sultan hanım gözünden akan yaşı sildi ve" Çocuklar mutluluğumuz için doğru olan onunla ilişkinizi kesmeniz olacak"
Naz hemen abisinin elini tutup" burda mutluluğu ve huzuru bozan abim değil"dedi.
Sultan hanım olduğu yerde öylece durup kızına bakarak" ben mi?" Dedi titreyen bir sesle.
Ne Naz nede Mirhan ona cevap vermedi çünki şuan sadece Emir ve üç yıldır gördüğü muameleyi düşünüyordu iki kardeş.
Naz hiç bir şey demeden Emiri de kolundan tutarak " gidiyoruz abi" dedi.
İkisi de birlikte konağın çıkışına doğru yol alacakken Mirhan da peşlerinden çıktı.
Madem annesi abisini evde istemiyor oda giderdi o zaman.
Naz Emir ile birlikte kendi arabasına giderken Mirhan da kendi arabasına bindi.
Önce Naz'ın arabası sonra da Mirhanın arabası çıktı konaktan.
Aradan geçen bir saatin sonunda Naz ve Enesin evine gelmiştiler. İçeri girince Naz onları salona yönlendirip mutfağa geçti.
Kahve yapıp salona götürdü ve" ben üstümü giyinip geliyordu " dedi tam arkasını dönüp gidecekken Mirhan " Enes yok mu?"
Naz kısa bir bakış atıp " göreve gitdi bende yalnız kamamak için eve gelmiştim " dedi.
Naz salondan çıktı ve giyinme odasına doğru gitdi yatağa telefonu ve çantasını atdı.
Üstüne rahat bir takım giyinip telefonu alıp salona geçti. Direk Emir abisinin yanına oturup kollarını ona sardı.
Emir de kolunu Nazın omzuna atarak onu kendisine doğru çekip şakağını öptü.
Naz" abi bizi bırakmazsın dimi?"
Emir de " asla abim bundan sonra kimse ayıramaz sizi benden" deyip sarıldı.Mirhan da abisinin diğer yanına oturup ona sarıldı. Emir de kolunu omzuna atarak ona da sarıldı.
Gece saat ilerleyince Ömer Mirhanı arayıp eve geldiklerinden beri Sultan hanımın ağladığını söyledi.
Mirhan ise sabah konuşacaklarını söyleyip telefonu kapatdı. Naz misafir odalarını hazırlayıp birine Emir için diğerine de Mirhan için Enes'in kıyafetlerinden koydu.
Nazda kendi odasına geçti pijamalarını giyinip yatağına girdi. Uyumadan önce son bir defa daha telefonu kontrol edip uykuya daldı.
Sabah erkenden kalktı üç kardeş. Naz mutfakta kahvaltı hazırlarken Emir ve Mirhan da mutfağa geldi.
Naz çayları koyup sofraya oturdu ve kahvaltıya başladılar. Nazın telefonu çalınca bakışlar oraya döndü.
Ekranda Almira yazıyordu. Naz telefonu açıp kulağına götürdü" Günaydın görümcecim" dedi neşeli bir tonda.
Naz da onun enerjisine ayak uydurup gülümseyerek " Günaydın gelinim" dedi.
" Bu gün alış-veriş yapacağız düğün ve kına için unutma sakın" dedi.
Naz sıkıntılı bir nefes verdi Enes yokken hiç bir şey yapmak istemiyordu bu yüzden " Almira
gitmesekmi acaba?"Almira da " güzelim Enes dün gitmeden önce arayıp bu gün mutlaka gitmemizi istedi "
Naz da " ben bu gün gelmesem yarın çıkarız" dedi rica eden bir tonda. Almira da " tamam güzelim öpüyorum o zaman "
Naz da" Teşekkürler canım öpüyorum bende" deyip telefonu kapatdı.
Emir ve Mirhana da kısa bir açıklama yaptıktan sonra kahvaltıya devam etdiler.
Kahvaltı bitince Mirhan ve Emir Yılmazoğlu konağına gitmek için Naz da adliyede katılması gereken dava için evden çıktılar.
Emir ve Mirhan yol boyunca hiç konuşmadan sessizliği paylaştı. Emir sadece kardeşlerinin anneleri ile arasının bozulmamasını istiyordu.
Mirhan ise abilerini bir daha görememe düşüncesi ile sıkıntılıydı.
Sonunda Yılmazoğlu konağına geldikleri zaman bütün aile onları salonda bekliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Savcının ailesi (Gerçek ailem)
Macera(Tamamlandı) 26 yıl önce karışan hayatlar. Ailesinin göz bebeği Naz ve ailesini kabul etmeyen Almiranın hikayesi. Arslanların prenses kızı Naz aslında Biolojik kızları değilse neler olur? Peki güçlü savcı Naz Arslan bu gerçeği kabul edecek mi? Al...