(Tamamlandı)
26 yıl önce karışan hayatlar.
Ailesinin göz bebeği Naz ve ailesini kabul etmeyen Almiranın hikayesi.
Arslanların prenses kızı Naz aslında Biolojik kızları değilse neler olur?
Peki güçlü savcı Naz Arslan bu gerçeği kabul edecek mi?
Al...
Helikopterden inidiğimizde askerler tekmil verdiler. Albay onlarla konuşup bana döndü. Bende hemen koşup Batuhanın amcası Yavuz amcaya sarıldım. Bana arka tarafı gösterdi. Fırat abilerle birlikde Batu da ordaydı kesin kendini suçlayacaktı. Koşup üstüne atladım sıkı sıkı sarıldım. Bir kaç dakika öyle kaldık sonra arkadan Miran abimin sesi geldi "Papatya'm" Batudan ayrılıp kendimi güvenli alana , yani abimin kollarına bıraktım.
Abimle sıkı sıkı sarıldık sonra gözlerimden yaşlar aktı. Abime daha fazla sokuldum. O sırada bir el beni tutup abimden çekti. Kafamı kaldırınca bunun Baran abim olduğunu gördüm. Ellerini yüzüme koyup yüzümü inceledi sonra sinirle bir şeyler mırıldandı ve bana sarıldı. Sonra arkadan Babam geldi ve asla tahmin edemeyeceğim o şeyi yaptı.
Babam bana sarıldı! Babam bana sarıldı! En son üniversite sınavını kazanınca sarılmıştık. Gözlerim doldu babama o an öyle sıkı sarıldım ki, bırakmamak üzere. Babamın arkasında öksürük sesi gelince o tarafa döndüm Yılmazoğlu erkekleri ordaydı . Babamdan ayrılıp tamamen onlara döndüm. Mustafa bey bana dolu gözlerle baktı yüzümün her santimine dikkatle baktı" iyimisin kızım" dedi.
Kendimi gösterip" açıkcası bu sefer bende şaşırdım ama iyiyim" Baran abimin yanına gitdim kolunu omzuma atdı. "Abi biliyor musun saçımı çektiler" ben küçükken sınıfta Batuyla kavga çıkarırdık abimler kızmasın diye ben hemen bana vurdular derdim. Yada en büyük kozumu oynar saçımı çektiler derdim çünki abim en çok saçlarımı severdi.
Ve yine bunu yaptım ama bu sefer abim gülerek başını saçlarıma gömdü.Boğuk sesini duydum" geberiyordum yemin ederim ölüyordum . Senden haber alamadığım her an ölüyordum " deyip içine derin bir nefes aldı sonra yüzüme bakıp devam etdi " Affet abim senin telefonlarını çığlıklarını duyamadığım için affet " deyip gözünden bir damla yaş aktı.
Hemen göz yaşın silip teleşla konuştum" saçmalama abi iyiym bak sapasağlamım senin suçun yok üzülme, üzülürsen küsüp trip atarım bak!" Deyip ona hem parmaığımı sallayıp tehtid etdim hemde gülüyordum. Bana sarıldı yine.
Miran abim araya girdi" Papatya'm hadi doğru hastaneye gidiyoruz gel" deyip beni çekiştirmeye başladı.
İki saat sonra
Sonunda eve geldik. Hasanede yüzüme pansuman yapılmıştı,bedenimde ki yaralara da bakılmıştı.Canım çok arıyordu ama üzülmemeleri için kimseye de bir şey söyleyemiyordum. Şimdi odada duş alıp pijamalarımı giyip yatağa geçiyordum
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Önce kapı yavaşca çaldı sonra içeri Mira girdi" abla bu gece birlikte uyuyalım mı?" Dedi . Yatakta kenara kayıp yanıma iki kere vurdum" gel prenses hazretleri " gelip yanıma oturdu" abla iyimisin? Canın yanıyor mu? Korktun mu?" Diye taramalıya bağladı. Gülüp kollarımı ona doladım" ah mavişim unutdun mu ben ablayım ablalara bir şey olmaz!" Deyip saçlarını öpüp sarıldım. Sonra onu göğsüme yatırıp bende yatdım
