29. Bölüm: "Cehennemin Sessiz Tarafı"

71.7K 7.2K 10.3K
                                    




Merhabalaaar!

Size güzel bir haberim var. Çoğunuz Instagram'dan görmüştür, görmeyenler için söyleyeyim: Kasırgaya Kanan Saka kitap oluyor. :') Bana hâlâ şaka gibi geliyor ama biz epey büyüdük...

Kitapla ilgili tüm ayrıntıları bu süreçte Instagram hesabımdan paylaşıyor olacağım, ayrıca sayaçları da oradan atıyorum o yüzden takip edebilirsiniz. İsmim hazel.noya orada. Çok soracağınızı bildiğim için buradan ilk soruya cevap vereyim. Kitap basıldığında bölümler buradan kalkmayacak. Kalmaya devam edecek. Bu konuda bir endişeniz olmasın.

Oyları verdiysek bölüme geçebiliriz. İyi okumalar! Yorum bırakmayı unutmayın, en sevdiğim şey onları okumak.

Ha bir de başka karakterleri okumayı sevmiyorsanız onların ağzından olmayan kısımları atlayabilirsiniz. Gayet uzun bir bölüm, sadece baş karakter ile ilgileniyorsanız da sizi gayet tatmin eder. İlk kısımda Anka ve Hazar ile ilgili uzun bir yer var. Eğer ilgilenmiyorsanız atlayın lütfen, "Sıkıldım, Songur nerede?" yorumları yazmak yerine. Direkt Valeri'den anlatılan kısma geçebilirsiniz sıkılıyorsanız diğer karakterlerden.  🖤 Ama bir şeyleri kaçırdığınız zaman bana laf söylemeyin sonra...

Öptüm. Tekrardan iyi okumalar.


Lana Del Rey, Cherry

Lana Del Rey, Sad Girl

Lana Del Rey, Pretty When You Cry



29. Bölüm: "Cehennemin Sessiz Tarafı"


Anka'dan,
Yaklaşık 4 Hafta Önce

Camdan gelen tıkırtı yüzünden olduğum yerde sıçradım ve kafamı telefonumdan kaldırdım. Son zamanlarda Cesur beni eskisinden daha fazla rahatsız ettiği için içimde büyük bir huzursuzluk vardı. Takip ediliyormuş gibi hissediyordum, üst üste tehdit alıyordum. Üstüne üstlük kapıma kadar gelip duruyordu. Bu yüzden güvende hissetmiyordum ama yeni bir evi karşılayacak durumum da yoktu. İşler eskisi kadar yolunda gitmiyordu, borca girmiştim ve şimdi benden o parayı geri istiyorlardı. Hem de elimde ödeyebileceğim hiçbir şey yokken. Birkaç pahalı çantamı ve ayakkabımı satılığa koymuştum, dolabımda neredeyse pahalı hiçbir şey kalmamıştı. Bir tek Aleksa'nın bana verdiği altın bilekliğim ve Derman'dan kalan altın kolye vardı. Birincisi bu dünyada bana bir şeyler ifade eden tek şey olduğu için onu istesem de satamazdım. İkincisi umurumda bile değildi ama Valeri'ye saygısızlık olmasını istemediğim için hâlâ saklıyordum.

Gerçi ikisini satsam da elime bir şey geçmezdi. Cesur'u sadece birkaç günlüğüne oyalamama yeterdi. Buna da değmezdi.

Elimdeki telefonu bıraktığım sırada camdan bir tıkırtı daha geldi. Dışarıda fırtına kopuyordu, bu yüzden sesin rüzgarın uğultusundan geldiğine inandırmaya çalışıyordum kendimi ama son bir dakika içinde normal olamayacak kadar fazla ses çıkmıştı. Mutfakta oturduğum koltuktan kalkarak masanın üzerindeki silahı aldım ve salona doğru ilerlemeye başladım. Ellerim titriyordu, her an korku ile yaşamaktan sıkılmıştım ama bir kabusun içine düşmüştüm ve bir türlü uyanamıyordum. Silah sıkıca tutarak salona girdiğimde sesin hangi pencereden geldiğini anlamaya çalıştım. Aynı saniye içinde pencereye doğru bir yumruk geldi.

Bu sesi de rüzgar çıkarıyor olamazdı.

Kafamı oraya doğru uzatıp kimin olduğunu görmeye çalıştım. Cesur'u göreceğimden çok emindim ama gördüğüm yüz, asla tahmin edebileceğim bir yüz değildi. Şaşkınlıkla elimdeki silahı kenara bırakarak pencereyi açtım. Resmen zıplayarak içeri girdiğinde şaşkınlığım biraz daha büyümüştü. Üzerindeki kısa kollu siyah tişört ve altındaki kot pantolon yağmur yüzünden mahvolmuş durumdaydı ve kahverengi saçlarından yere resmen su damlıyordu. Saçlarını geri ittirdiğinde gülerek bana baktı.

KASIRGAYA KANAN SAKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin