Sümsük /bxb/

>34<

(Utanç içerisinde odaya girer) Hehehe selam...

Özür dilerim 😭 smut yazdıktan sonra öyle utandım ki beynim inatla kitaba dönmedi.

Ayrıca 100k geçilmiş çok teşekkür ederim! Bu kitabı finalsiz bırakamam artık!

Bu bölüm baya az bir kesim tarafından okunulacak büyük ihtimalle ama olsun Bir kaç bölümde tam bitireyim ki en azından yeni okumaya başlayan okurlar ful bir kitap okumuş olsun.

UYARI: Smut var! Niye tak diye smutla girdin diye sormayın, öyle gelişti 💀

Bunları Karan ve Ekin'den farklı yazdım tabii ki. Body worship tarzı bir tema, daha kinky bunlar ve hayır bu iki terimin de düzgün Türkçe'si yok özür dilerim 😭

Hepinizin gözlerinden öptüm, iyi okumalar!

"Basbayağı mezun olduk biz..." Cenk elindeki diplomaya yeni gelen bir farkındalıkla bakarken Karan bıyık altından güldü. "Senin güncellemen ne zaman çıkıyor?"

Ekin'in gülmesine karşı Cenk yalandan bir sinirle arkadaşına baktı. "Seni de kendine benzetmiş!" Ekin'in gözleri arkasında bir yere takılınca Cenk de başını çevirip oğlanın baktığı yere baktı. Kaan arkadaş grubunun arasında Cenk'e bakıyordu. Gözleri kesişince yüzünü diğer tarafa çevirdi.

"Hadi git." Cenk Ekin'in sözlerine karşı gerildi. "Ne, ne diyorsun...?" Sahte bir gülüşle masumu oynamaya çalışırken Ekin gülerek sırtını pat patladı. "Fark etmediğimizi sanmadın herhalde? Hadi git, yarım saattir seni bekliyor." Cenk genişçe gülümseyip Ekin'in saçlarını karıştırdı. "Teşekkür ederim."

...

"Yağmur falan bahane, eve attın beni." Cenk elindeki tepsiyi masaya bırakıp koltuğa, sevgilisinin yanına oturdu. "Hmhm, öyle yaptım." Kaan beklemediği cevap karşısında ağzından bir gülüş kaçırıp tekrar düz yüz ifadesini takındı.

"Güldüğünü gördüm." Omzuna çenesini dayayan oğlandan kaçarak yüzünü diğer tarafa döndürdü. "Şşt, utandın mı? Hm?" Üstüne gelen oğlana karşı geriledikçe sırtı koltuğa daha da yanaşıyordu. Sırtı koltukla buluşunca utançla yüzünü üstüne eğilen oğlana döndürdü. Kaan'ın kızarmış yüzü Cenk'in en hoşuna giden görüntülerden biriydi.

Oğlanı gıcık edecek bir şey söyleyip çekilmeyi düşünürken Kaan'ın bakışlarının dudaklarında olduğunu fark edip durakladı. İkilinin gözleri kesişti. Kaan kollarını Cenk'in boynuna dolarken Cenk çoktan dudaklarını birleştirmişti. Yumuşak ve sakin başlayan öpücüğün alevlenmesi uzun sürmedi. Öpüşmeleri nadiren yumuşak oluyordu. İkisinin de içinde birbirlerine karşı besledikleri bir açlık vardı ve bu dudakları birleştiği anda dışarı çıkıyordu.

Elleri birbirleri etrafında dolanıp, saçları arasına dalar, buldukları teni okşarken dudakları birbirinden ayrılmıyordu.

Cenk nefessizlikle dudaklarını ayırdığında hızlı, sıcak nefesleri birbirine karıştı. "Film izleyecektik-" İkisi de belli bir moda girse de Cenk oğlana bir çıkış yolu sağlamayı hedefliyordu. Cenk'in havayı dağıtma teşebbüsü Kaan tarafından durduruldu. "Sikerim filmini." Cenk anında aldığı beklenmedik cevapla şaşkınlıkla güldü.

Kaan gözlerine bakıp orada bir şeyler aradı. "Ama istemiyorsan-" Cümlesini tamamlayamadan Cenk tarafından vücudu havalanmıştı. "Bir de eve attın beni diye şikayet ediyordun..." Kaan utançla kucağında oturduğu oğlanın omzuna vurdu.

Cenk'in sırtışını dudaklarıyla sildi. İkili birbirini öpmeye devam ederken elleri de daha riskli alanlara ulaşıyordu. Tişörtünün altına giren elle Kaan erimeye başlamıştı bile. Cenk belini okşadığı oğlanın gevşeyen kaslarını fark edince gülümseyip dudaklarını ayırdı. Bir süre açlıkla karşısındaki oğlanın istekli yüz ifadesini izledi. Kumralın öpüşmeleri karşısında hırçın tavrını kaybedip yumuşaması çok hoşuna gidiyordu. Bu tarafını sadece kendinin biliyor olması da durumu daha da güzelleştiriyordu.