Direniyorum...

46 5 0
                                    

Keyifli okumalar kiraz çiçeklerim🌸🌸
Yıldızımız parlatmayı unutmayın 🌟

Artık elleri birleşti bu gerçekten benim için önemli bir detay.

Mucizelere inanmak istiyorum çünkü tutunduğum ipler artık canımı yakıyor.
--‐‐------------------------------------------------------------------

Kendi duyguların ve düşüncelerin arasında sıkışıp kalmak tıpkı arafta kalmak gibiydi iki tarafa da yol vardı ancak sen o iki yolun arasında hangisine gideceğini bilemiyorsun bunun sebebi duyguların seni yavaşça ele geçirirken mantığın bunun aksini söylüyordu.

Peki duygularımın beni ele geçirmesine izin verirsem eski Vera olabilir miydim? Güçsüz,zayıf,kırılgan,gördüğü halde her şeye susan,kendi iç sesi konuşan,herkesin onu yönlendirmesine izin veren Vera...ben bu her zaman nefret ettim diğerleri gibi olmak istedim bunun bedelini ise çok ağır ödedim.

Bencil,egolu,gözü doymayan,duygusuz ve acımasız bir kadına dönüştüm ancak arafta kalmayacağım kesindi ve yavaş adımlarla arkama dahi bakmadan mantığımı seçtim ağır ve can yakacak o yola adımı attım artık geri dönüşü yoktu olmayacaktı ben kimseye boyun eğmeyecektim ve ailemin katilinin canı olacaktım...oyun oynamadan ölecektim.

Düşüncelerimden kurtuldum ve nerede hangi zamanda olduğumuza geri döndüm ben artık Emir Kuznetsov'un savcısı değil, sevgilisi olmuştum. Ölümüme yavaş yavaş yaklaşıyordum gözlerine baktım kalbim artık onun için atmayı bırakmıştı.

Yine seni sevmeye devam edecektim ancak kalple değil senin öldürdüğün o ruhla. Bu da ne demek biliyor musun Kuznetsov ölü birini seviyorsun ve ölü olan ruhta seni seviyor...karşında duran canlı kadın değil.

Sahte şekilde gülümsedim ve ona sarıldım kafamı göğsüne yasladım kulağıma eğildi "Sen bana iyi gelen tek şeysin, artık savcım değil sevgilimsin ve bende senin sevgilin oluyorum Vera...Lerina belki ileride Kuznetsov olursun." kafamı göğsünden kaldırıp ona baktım.

İki elini belime yerleştirdi bana kafasını aşağı eğmiş bir şekilde bakıyordu gözlerimi kısarak baktım bunu yaptığımda sorgulayıcı tavırla beni izliyordu aniden gamzemin bulunduğu yanağımı öptü geri çekilmeden "Bu bakışını sevmiyorum ayrıca bana bakan nefretli gözlerini gerçi o bakışlar geçmişte kalmıştı." ama içimde bulunan nefreti silemezsin seni severek ölecektim.

Geri çekildim "Ee bay Emir ne zaman geri döneceğiz senin yüzden başsavcı ile görüşemedim." diye söylendim kalın kollarını koca göğsünün önünde birbirlerine doladı masaya yaslanmış beni gözleri ile takip ediyordu kaşlarımı çattım "Ne bakıyorsun öyle, soruma cevap ver!" dedim.

Kollarını açtı ellerini masaya koydu "Burada olacağını hiç düşünmemiştim hayallerimden bile daha güzel." herkesin adını duyunca korktuğu yer altı mafyası aşık olduğu kadının önünde tüm duvarlarını yıkıyordu sakince "Emir önümde bu kadar zayıf durma mazallah birileri senin zayıf anını bekliyor olabilir." dedim bana öyle mi dermiş gibi bir bakış attı.

Boğazdan gelen İsveç aksanıyla "Du, månskenets ljusaste, gav ljus till mitt mörker... låt dem se mig, inte du." bu onu ilk kez İsveç akasıyla duymuşluğum değildi ancak bu bana ilk defa İsveç aksanıyla iltifat edişiydi ve söylediği cümleyi Türkçe olarak içimden tekrar ettim "Ay ışığının en parlağı olan sen, benim karanlığıma aydınlık getirdin...bırak beni görsünler seni değil." beni bu kadar içten bir aşkla sevme...çünkü canın yanacak.

İstifimi bozmadan bende onun gibi İsveç aksanıyla "Medan mina ögon, svarta som natten, blir månsken för dig i ditt mörker, drar dina midnattsblå ögon mig till sitt djup." diye söyledim işte gece bir kez daha gece mavisine ait olduğunu haykırıyordu.

Sözleydiğim cümleyi derin sesiyle Türkçe söyledi "Gece kadar kara gözlerim, karanlığında sana ay ışığı verirken, senin gece mavisi gözlerin beni derinliklerine çekiyor." gülümsedim "Sadece sen Veram...tek sen." dedi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 25 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KIRIK PARÇALAR |DÜZENLEMEDE|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin