Evettt bu bölümde sizi beklemediğiniz bir gerçek bekliyor
Keyifli okumlar kiraz çiçeklerim🌸
Yıldızımızı parlatmayı unutmayın⭐
------------------------------------------Beden yaşıyordu evet ama ruhu ölmüş cana yaşam veremezesin tıpkı solmuş çiçekler gibi.
Eve gelmiştik onun evine...hazır o gidiyorken görüşmem gereken kişilerle görüşecektim. Kapıyı açtım aşağıya inerken ona baktım "Sen gelmiyor musun?" diye sordum. Kafasını hayır anlamında salladı "Gidiyorum savcım,Japonya'ya gidiyorum." demişti.Sakinlikle "Peki, o zaman...görüşürüz Emir." dedim gözümün içine bakıyordu "Cehenneme gitmem için erken, gerekirse cehennem olur yine seni görmek için gelirim." yüzümü kırıştırdım "Nesin sen Hades falan mı?" kahkaha attı, bu adam normal değildi araçtan indim. Arkamdan indi gece saat üçe geliyordu ancak o eve girmedi arabanın kapısına yaslanarak konuştu "Persephone oluyorsun o zaman sende..." hiçbir şey söylemeden içeri hızla girdim.
Bana verilen odaya yürüdüm telefonumu dün gece bıraktığı yerden aldım ilk Erik'i aramam lazımdı duyacağım cümleleri düşünmeye başladım ve mental sağlığımı buna hazırladım.
Emir'in Anlatımıyla...
Evden ayrıldım Luka'yı aradım "Her şey hazırsa havaalanına gidiyoruz." Luka hemen cevap verdi "Peki Kanlı Ay?" dedi. Kimliğini saklasa bile kokusunu saklayamamıştı...benim yedi yıldır aradığım kadın benim düşmanımdı...
Soğukkanlılıkla "Vera'yı takip ettirin ona hiçbir zarar gelmemeli." dedim Luka "Sen nasıl istersen patron." hızımı arttırdım ona kendim zarar veremezdim bu yüzden onu yanımda götürdüm herşeyi daha iyi görsün diye. Zeki kadındı çoğu şeyi düşünerek yapıyordu, Kanlı Ay... ona bu ismi ben vermiştim ölüm getirsin diye... ve oda bu ismi kelebeğin yanına koymuştu.
Kanlı Ayın Kelebeği...Sen benim varlığımı bilmezken sevdim seni, ama karşımda sadece öfke,kin ve nefret vardı belkide bu yüzden farklı baktım sana kimseye bakmadığım gibi...her şeyi en başından beri biliyordum, o bana oyun oynuyordu madem o zaman bende oyuna katılırdım ilk anlaşmayı imzaladık şirketin yarısı ondaydı gülümsedim her yolu deniyordu sınırı yoktu, Vera bu gece ilk kez mafyaların içine girmişti kabul etmem gerekiyordu Kanlı Ay olduğunu belli ediyordu normal bir kadın olsa onların dedikleri ile üzülür ya da arkama sinerdi ama o tam tersi onların üzerine yürüyordu.
İkimizde birbirimize oyun oynuyorduk benim her şeyim doğru değildi ancak gerçek şuydu gerçekten ona aşıktım. İstese canımı bile verirdim Vera'yı İstanbul'da Kanlı Ay olarak görmek tek başına o an içeri girdiği esnada salon susmuştu sadece onun ayakkabı sesleri duyuluyordu göğsünün altındaki suikastçı kimliğini belli eden sisin içinde Kanlı Ay ve Kelebek vardı.
Kaderimizin imkansızlığı hep kendini gösteriyordu, bıçak misali keskindik ölümle yan yanaydık o beni öldürmek için her şeyi deneyecek potansiyele sahipti bense beni öldürmesini izleyecek kadar çaresizdim tek çarem o iken beni onsuz bırakmıştı yıllarımı onu bulmak için geçirmişken ilk olarak sorgu odasında görmüştüm çünkü Kanlı Ay hep yüzünü gizler kokusunu aldığım kadın beni öldürmeye and içmişti, sert adımlarla içeriye girmiş aynı sert şekilde çantasını bırakmıştı gözlerinde öfke,nefret...nefret vardı. Bu yüzden çıkmadan "Sonunda gördüm seni Savcı Vera Lerina..." demiştim çünkü 4 yıl aramış 3 yıl ise yüzünü görmeye çalışmıştım...
Kaderin kırmızı ipliği ile bağlanmıştık biz çünkü birçok kez karşılaşmıştık ama nerden bilebilirdim onun benim aşık olduğum kadın olduğunu bunun en büyük örneği hukuk şirketime avukat olarak gelmesiydi ve ben onu elemiştim belki onu yapmasaydım yanımda olurdu sadece o zamanlar değildi karşılaşmamız kader onu hep karşıma çıkarmıştı...derin nefes aldım o ise tam tersi daha çok çalışarak savcı olmuştu bir kere davam olmuştu kalemi ile görüşerek benimle konuşmasını istemiştim ancak Vera "Eleyecek çok davam vardı o da bunlardan biri oldu ben zayıf dosyalara bakmam." demişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIRIK PARÇALAR |DÜZENLEMEDE|
RomanceVera, adaletin soğuk yüzünü temsil eden bir savcıydı; ancak geceleri, şehrin karanlık sokaklarında, suikastçı olarak başka bir kimliğe bürünürdü. Emir ise, mafyanın acımasız dünyasında kendi krallığını kurmuş bir adamdı. İkisi de, birbirlerinin varl...