05.07.2024
Bölüm şarkısı: Mela Bedel - Ben Sana GelememBu müziği ben de henüz bugün bölümü yazarken şans eseri keşfettim ve bölümün büyük bir kısmını sadece ve aralıksız bu şarkıyı dinleyerek yazdım.
Bölümü söz verdiğim gibi hazır ettim. Oy sınırını yine 850 koyuyorum. Bölüm gerçekten soluksuz yazdığım ama her zerresine kadar beni çok doyuran ve tatmin eden bir bölüm oldu. Umarım sizler de severek okursunuz.
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın, sizi çok seviyorum her şey için teşekkür ederim.
İyi okumalar...
BÖLÜM HAKKINDA ÖNEMLİ NOT:
Bu bölümde Yahudilik inancıyla ilgili ufak bir bilgi var ama öncesinde şunu bilmekte yarar var:
Yahudilikte Tapınak olarak bilinen Kudüs Tapınağı'nın yeniden inşa edilmesi inancı, bazı Yahudi mezheplerinde ve gruplarında önemli bir konudur. Tapınak, Antik İsrail Krallığı döneminde inşa edilmiş ve MÖ 70 yılında Romalılar tarafından yıkılmıştır. Bazı Yahudiler, Mesih'in gelişiyle birlikte Tapınağın yeniden inşa edileceğine inanır ve bu olayın insanlığın kurtuluşunu sağlayacağına inanırlar.Ölülerin dirilme inancı da Yahudilikte önemli bir konudur. Yahudi inancına göre, Mesih'in gelişiyle birlikte ölüler dirilecek ve Tanrı'nın huzurunda yeniden yargılanacaklardır. Bu inanç, Yahudi dini metinlerinde ve geleneklerinde yer alır ve gelecekteki bir olay olarak kabul edilir.
Her iki konu da Yahudilikte farklı yorumlara ve mezheplere göre değişebilir, bu nedenle detaylı bilgi almak için ilgili kaynaklara başvurmanız faydalı olacaktır.
•••
Kazanmayı herkes ister ama insanların yanıldığı iki şey vardır: Birincisi en iyi olmayı kazanmak sanırlar, ikincisi ise kazanınca mutlu olacaklarını sanırlar. İşte bu iki sanrı çok büyük birer yanılgıdır.
Hayatımın büyük bir kısmını şimdilerde olduğum yerde olmayı bekleyerek geçirdim. Sanıyordum ki en tepeye çıktığımda kazanacağım ve işte o vakit kalbimdeki tüm acı ve öfke dinecek, ne hayaller ama. Böyle hayaller kurabilen biri fazla mı cahildir yoksa fazla mı masumdur bilemiyorum ama şu an bunun pek de bir önemi yok.
Henüz hiçbir fiili savaşın başlamadığı, benim sessiz ve sinsice pusuda beklediğim zamanları düşünüyorum; çok komik ama aslında hayatımın en güzel zamanlarıymış o zamanlar, bilmiyordum. Kafamdaki sesleri susturan, yüreğimdeki yangına bir yaz yağmuru gibi yağan Utku'nun ışıl ışıl gözleri, Meryem ile içtiğim çayın damağımda bıraktığı aroması, İshak'ın sürekli kabaran göğsü ve hatta beni görünce etrafta koşturarak kaçacak delik arayan o iki metis.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEYEFENDİ
RomanceBüyük bir hayranlıkla taparcasına adadım kendimi ona. Bunu yaptığımda öyle küçüktüm, öyle küçüktüm ki, yaptığım bu şeyin bilincinde dahi değildim. Belki görseydim duygularımın nasıl da mutasyona uğrayarak evrileceğini, korkar kaçardım o gün oradan...