AVŞİN (Töre)

36.Bölüm

Sonra içime ve hatta dışıma kapandım. Küsmek gibi bir şey. Bir çeşit gölge fesleğeni. Bir çeşit olmayan hayat. Zaten hiçbir şeyi kararında bırakamamak ve ortasını bulamamak gibi bir sorunum var benim. Epeyce göçebe yaşadım, sadece iki valizim oldu. Bir yığın insan tanıdım. Ama hep yalnızdım.

🪷 300 oy 650 yorum

- Sen katil misin Fırat

Bazı zamanlar çenemi kontrol edemiyor aklımdan geçeni karşımda kim olduğunu umursamadan söylüyordum bu huyum çocukluğumdan kalmaydı ne annem böyleydi ne de babam ablam ise genelde insanlarla sohbet etmeyi sevmez ilk defa gördüğü biri insan hakkında bile kötü düşünmeye başlardı ben tam tersiydim herkesle iyi anlaşır kimsenin gönlünü kırmak istemezdim zaten bu yüzden en çok ben kırılmamış mıydım.

Fırat'ın belimdeki elleri gerildi beni kendine bastırdı. Yorgun ve uykulu çıkan sesine rağmen ne dediğimi çok net anlamıştı.

- Ne saçmalıyorsun güzelim yine sen.

Konuşup içimi rahatlatmam gerekiyordu çünkü ben bir katille kalamazdım bir katilin çocuğunu doğurmazdım başkasına merhamet etmeyen biri kendi çocuğuna da merhamet etmezdi.

- Saçmalamıyorum Fırat sana bir şey soruyorum.

- Saçma sapan şeyler soruyorsun.

- Zaten sen cevap vermek istemediğin her şeyi saçma buluyorsun.

Belimdeki kollarını çektip beni üzerinden kaldırıp yanına oturttu kendisi de uzandığı yerden kalkıp düzgün bir şekilde oturup gözlerimin içine bakarak sordu.

- Ne konuşmak istiyorsun

Beni ilk defa ciddiye alarak dinlemesi şaşırtsa da kendimi hemen toparladım.

- Birini öldürdün mü

Zaten beklediği soru karşısında şaşırmadı ben yüreğim ağzımda vereceği cevabı beklerken kendisi son derece rahat bir şekilde davranıyordu eğer birine zarar verdiği halde böyle rahat duruyorsa beni öldürmesi de an meselesiydi ki zaten bu kadar yaşanan şeye rağmen beni nasıl öldürmedi onu düşünmeye başlamıştım.

- Birini değil on kişiyi öldürdüm.

Duyduklarımı ilk başta idrak edemedim yüzümde nasıl bir ifade oluştu bilmiyorum Fırat gülecek gibi olup hemen eski ciddi ifadesine döndü. Kelimeleri bir araya getirdim korku bütün hücrelerim esir aldı.

- On mu

- Az mı geldi

Hemen kendimi geri çekip uzaklaşmaya çalıştım alanım dar olduğu için pek bi etki etmese de aramızda mesafe olmasını bilmek birazcık da olsun iyi hissetirmişti.

- Nasıl yani

Fırat yüzümde oluşan tepkiye sesli bir şekilde gülmeye başladı gülmesine şaşırsam da yüzümdeki ifadeyi değiştiremiyordum.

- Kızım salak mısın ciddi ciddi dinliyor ya

- Dalga mı geçtin benimle

Gülmesine devam ederken bir anda durdu.

- Yok ciddiydim

- Kandırdın beni

- Salaksın yav

- Komik değildi

- Yüzünü görmen lazımdı

Fıratın gülmesine karşılık ben ciddiyetle yüzüne bakmaya devam ettim çünkü ben sorduğum sorunun cevabını almayana kadar gülemezdim.