44. Bölüm = MUCİZE

1K 57 3
                                    

Yazarın anlatımı .


Kadirin oğlunu bulması ile yıllarca çekilen acı bitmişti .


Güle nasıl oğlunu yaşadığını söyleyecekti .
O hep diyordu


' yaşıyor ' diye ama kimse inanmamıştı .

Herkes acısı onun psikolojisini bozduğunu düşünüyordu .
Ama gül hissetmişti bir anne çocuğunu kılına zarar gelse kalbinde hissederdi gülde hissetmişti ve asla öldüğüne inanmamıştı sadece inanmış gibi yapmıştı bu bile onun için zorlu bir süreçti .

Kadir yetimhanedeki son evrakları imzalayıp tuğranın kaldığı odaya gitti . Oda art arda dizilmiş ranzalardan oluşuyordu. Küçük küçük masalar bu odaya eşlik ediyordu. Tuğra yatağının üzerinde oturmuş yanındaki minik çantasının fermuarı ile oynuyordu .Yanındaki rahibe kadın ona bir şeyler anlatıyordu. Kadın kadiri görünce ayağa kalktı . Yaşından feyiz almış yüzü ile oldukça yaşlı bir kadındı. Kadın

"Che Dio vi aiuti entrambi."


( tanrı ikinize de yardım etsin .) Dedi .


Kadir kadına sadece eli ile selam verdi .


Kadın gidince Kadir yavaşça özlemini duyduğu oğlunun yanına gitti .
Çocuk elinden bir saniye olsun ayıramadığı sapanına bakıyordu.

Kadir tuğranın yanına yavaşça oturdu. Tuğra kadirden korkmuyordu ama kimseye de güveni yoktu .

Daha 5 yaşında arkadaşları ile oyun oynayacak yaştayken kendini bildi bileli şiddet görüyordu sırtındaki yaraları müdürden başka kimse bilmiyordu .

Yetimhanede hele ki kimse onu ziyarete gelmeyen bir çocuksan sana ite nasıl davranıyorsalar öyle davranıyorlardı . Eğer ki evlat edilip geri verilirsen 1 hafta boyunca bodrumda kalıyorsun .


Tuğra bunları bilip yaşamıştı . Şimdi ise karşısındaki adam onu bambaşka bir yere götürecekti. Hem korkuyor hemde seviniyordu.


Kadirin karşısındaki kendi çocuğuydu . Ama onun hakkında hiçbir şey bilmiyordu .

Neyi çok sevdiğini neyden hoşlanmadığı bunlardan habersizdi. Ona nasıl babası olduğunu söyleyeceğini bilmiyordu . Bunun için bir psikoloğa danışması lazımdı .


Kadir ayağa kalkarak tuğraya elini uzattı .


Tuğra minicik parmaklarını koca ele koydu .

Kadir tuğranın çantasını alarak . Dışarı çıktılar kendilerini bekleyen siyah minibüse bindiler .


Tuğra uçak alanına gidene kadar cama baktı . Uçak alanına vardıklarında Kadir tuğrayı kucağına aldı .


Kadir Karahan ile vedalaşıp uçağa bindiler.


Uçağa daha önce bilmeyen Tuğra bundan korkmuştu .


Kadir " sen hani korkusuzdun .?"


Tuğra çocuksu konuşması ile " ben çok cesurum ." dedi .


İkisi uçağa bindiler . Tuğra bir an olsun elini kadirden çekmemişti.


Bir süre sonra tuğra uykuya dalmıştı .


Kadir


Tuğra uykuya dalınca onu kucağıma alıp kokusunu burnuma çektim.


Daha 5 yaşındaki bir çocuğun bu kadar büyük davranması garipti .

Oğlumun 5 yıl boyunca yanında değildim . En çokta bu yüzden kızıyordum ve biliyordum bu asla geçmeyecekti .

[ Seri 1 ] MAFYANIN GÜLLÜ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin