Yıllar önce yaptığınız 'çocukça' bir anlaşma hayatınızı en fazla ne kadar değiştirebilir?
''Anlamıyorsun ki. Ben ne dedim az önce? Sanki o dört duvarın arasında da benimle mi olacaksın?''
''Olurum.''
-'Ne?!' Aziz'in bu net ve hızlı cevabı karşısında...
Selamlar selamlarr 🩷 İnş bu bölümün bildirimi herkese gider 🥲 Gitmezse hepinizin evine gelip bölüm yayınladım demek durumunda kalabilirim. Tehlikeli olur 🙃 Yorumlarda varlığınızı belli ederseniz sizi severim öperim muaah İyi okumalarr 🩷
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ortam tam olarak bir kaostayken neye şaşırıp, neye sevinip, neye ne tepki vereceğimi bilemez bir halde etrafımdaki insanlara bakarken muhtemelen şu an benden daha şaşkın olan Sarp'la göz göze geldik. Alçaklar bizim arkamızdan neler çevirmişlerdi. Bir de hamile miydiler? Hayır, hamile olan Leyla'ydı. Ama Meryem de Leyla'dan hamilelik testi istemişti. Leyla'dan ben de hamilelik testi istemiştim. Yani bende mi hamileydim?
"Meryem? Var mı öyle bir ihtimal? Ama sen daha yeni bitmedi mi?.. Yani daha yeni oldun? Bizde çok olmadı?"
Sarp'ın cümle kurma üzerine başarısız girişimi bile bu gergin ortamda kimseyi güldürmeye yetmemişti.
Meryem'in net emri karşısında ayaklarımız otomatik olarak onun peşine takılmıştı. Peş peşe merdivenleri çıkıp banyoya girdiğimizde fark etmeden hepimizin dudaklarından aynı anda derin bir nefes döküldü.
Gözüm klozet kapağının üstüne oturan gergin Leyla'ya değince az önce öğrendiğimiz gerçek tekrardan dank etti. "Leyloş'um hamile misin sen?" diye sordum gözlerim dolarken. Akgün'ün haberini aldığımız zaman sanki dün gibiydi. Şimdi abi mi olacaktı?
Ellerini yüzüne kapatıp birkaç huzursuz mırıltı çıkaran Leyla'nın şu an o zamanki kadar sevinçli olmadığını görebiliyordum. Daha doğrusu korkmuş ve gergin görünüyordu.
"Akgün daha 2 yaşında.." dedi dudağını büzerek. "Ben çalışmaya daha yeni döndüm. Yeni danışanlarımla seanslara başladım."
"Pek planlı bir bebek değil sanki." dedi Meryem, Leyla'nın gerginliği yüzünden daha da gerilerek. Ortamda sessizlik olmasıysa onu daha çok gerdiği için zaten apaçık olan bir gerçeği tekrar etme gereği duymuştu.
"Öğrendiğimden beri ağlıyorum ama gerçekten mutluluk, korku, dehşet, sevgi tüm duygularım birbirine karışık."
"Yani doğru bir soru mu şu an bilmiyorum ama bir doktor olarak sormalıyım bence.. Korunuyor muydunuz?"
"Akgün'ü sütten kestiğim gibi başladım doğum kontrol hapına. Ama kafam her zaman yerinde olmuyor ki. Birkaç saat aksattığım olmuştu ama o kadar. Her gün düzenli kullandım. Ona rağmen oldu."
"Sende mi doğum kontrol hapı kurbanısın yoksa?" diye sorarken onların en azından bunu düşünüp önlemlerini önceden aldıkları aklıma geldi ve kendime daha da kızdım. Gerçi önlem almış olsalar da pek de bir işe yaramamış gibiydi. Onlar da benim paniğimi yaşamışlardı.