Günün ikinci bölümü :)
Gözlerimi açtığımda huzurluydum. Başımdaki ağrı her ne kadar huzurumu kaçırsa da kalbimden tüm bedenime yayılan uyuşma hissi mutluluk veriyordu. Bir anda üzerimdeki kolu fark ettim. Sonra da bedenime yapışık bedeni..
Kolunu sıkıca sarmış, bacaklarını bacaklarıma dolamış, başını boynuma yaslamış olan ve iliklerime kadar tuhaf bir his yayılmasına sebep olan bedeni bedenimde hissediyordum.
Yavaşça etrafına sarmış olduğum kollarımı ve bacaklarına dolanmış bacaklarımı çektim. Başını yavaşça yastığa bırakıp üzerini örttüm. Hızla giyinip oradan çıktım.
Bu kez yaşanan tesadüf değil bir plandı. Onunla eğlenmek istemiştim. Her ne kadar eğlenceli olmasa da hatırladıklarımla istemsizce tebessüm ettim.
Salak saçma bir hal aldığına emin olduğum yüzümü eski haline getiren şey telefonum oldu.
"Min Seok???"
"Dostum?"
"Nerelerdesin?"
"H-hiç sonra anlatırım. Biraz tuhaf bir gece geçirdim de."
"Ne oldu yine vahşi bir av mı buldun yoksa?"
"İnan bana o dediğini tercih ederdim. Her neyse.."
"Bize gel bugün. Hatta müsaitsen hemen şimdi gel. Seninle konuşmamız gereken bir şey var."
"Aman Tanrım! Yoksa Kyung Soo hamile mi?"
"Saçmalama ve hemen gel!"
"Tamam hemen geliyorum. Ama karnım aç yemek yoksa gelmem."
"Hazırlarız şimdi. Naz yapma çabuk ol!"
Eve gidip dinlenecekken rotamı arkadaşlarımın evine çevirdim.
İçeri girer girmez hazırladıkları masaya koştum. Kıtlıktan çıkmış gibi her şeyi yedim.
Kyung Soo gülümseyerek yanıma oturdu.
"Sevdin mi?"
"Çok güzeldi Soo. Teşekkür ederim. Sen mi yaptın?"
"Birazcık Jong In de yardım etti ama çoğunu ben yaptım. Beğenmene sevindim."
Elimi omzuna atıp yavaşça bir kaç kez vurdum.
"Ellerine sağlık."
"Şeyy.. Aslında ben.. Özür dilerim Min Seok. Sana öyle bağırmak istememiştim."
"Ben özür dilerim Soo. Seni sürekli üzüyorum. Bundan sonra yanında dikkat edeceğim."
Gülümseyerek minik yumruğunu omzuma geçirdi. Bunu ne zaman yapsa ondan daha çok gülüyordum. Her ne kadar sevgilisinin serseri olmasından nefret etse de tatlı olmaktan çıkmaya çalışıyordu. Bunu umarım başaramaz.
Yemeği topladıktan sonra koltuklara yerleştik.
"Min Seok önemli bir konu var."
"Söyle dostum. Bu yüzden geldim."
"Gerçekten çok önemli ve bize kızacağını düşünüyorum."
"Anlamadım?"
"Biz gidiyoruz Min Seok. Taşınmaya karar verdik."
Önce sevgilisine baktı sonra da başını eğdi. Jong In'i hiç bu kadar üzgün görmemiştim.
"Nereye taşınıyorsunuz?"
![](https://img.wattpad.com/cover/41337475-288-k750548.jpg)