19. Bölüm "Planlar"

221 16 8
                                    

Multimedyadaki görüntüleri arkadaşlarım hazırlamışlar...

Doğum günüm için Sen Rengi'ni Sen Renginde anlatmışlar...

Çok teşekkürler... Hepsine ;)


"Mutlu açsana bebeğim ya!"

Serdar, Mutlu'yla son olanlardan sonra müthiş bir özgüven duyuyordu. Mutlu'yu elde edememiş olsa da ona yaklaşmıştı. Bundan sonrasında olaylara neresinden bakması gerektiğini kendisi de bilmiyordu. Tek birini istiyordu, ısrarla açılmasını bekleyen telefonu kulağına tutarken, o da Mutluydu.

"Evet?" demişti Mutlu düz bir sesle.

"Evet mi? Aşk olsun evet nedir ya?" demişti Serdar.

"Baya evet işte... Ne istiyorsun okuldayım işim var!" Mutlu'nun sesi hiç de mutlu gelmiyordu. Serdar'ın beklentilerinin dışındaydı bu durum.

"Özel gününüz de falan mısınız Mutlu Hanım?" demişti Serdar sesinde bir nebze de olsa öfke vardı.

"Kapat şu telefonu ya! Zaten neden açıyorsam!"

Mutlu'nun son sözü bu olmuştu. Serdar'ın son dediğine fena halde sinirlenip telefonu sertçe kapatmıştı. Yeni eğitim-öğretim yılının ilk günüydü ve Mutlu'nun başında yeterince iş varken bir de Serdar üzerine tuz biber olmuştu. Okulların ilk açıldığı günler genelde böyle olurdu. Velilerle, öğrencilerle, yapılması gereken, doldurulması lazım evraklarla bir günü bitirmişti Mutlu. Serdar da gün boyunca ısrarlı aramalarına devam etmişti.

Eve giderken telefonuna birkaç mail gelmiş ancak kimden geldiğini görememişti. Yolda telefondan kontrol etmek yerine eve gidince bakmayı tercih etti. Belki de gelen mailleri şu an için görmemek Mutlu'nun hayrına olabilirdi...

Derin ise otelde bir yandan Mineyle laflıyor bir yandan dün gece Seçkin'le birlikteyken yaşananları düşünüyordu. O adam yine evinin önünde bitmiş kendisini rahatsız etmişti. Serdar'ı hastanelik ettiği yetmezmiş gibi bir de Seçkin'e bulaşacaktı ki Derin, Seçkin'in arabadan inmesine izin vermemişti neyse ki. Adam da birkaç laf söyledikten sonra gitmişti. Seçkin ise dün gece olanlardan sonra Derin'e oradan taşınması konusunda ısrar ediyordu. Şimdi Derin gerçekten o evden taşınması gerektiğine ikna olmuştu. Mahallenin belalı adamları yanında bir erkek varken bile kendisini rahatsız etme cesareti gösteriyorlardı o halde yalnızken her şeyi yaparlardı. O zaman Derin kesinlikle taşınmalıydı. Ancak önce ev bulmalıydı tabii. O bunları düşünürken Mine'nin çığlığıyla düşüncelerinden uyanmıştı.

"Ayy!!! Derin kızım bak şuna" diye telefonu Derin'in gözlerine sokarcasına sallıyordu: "Demir Bey instagramına fotoğraf atmış ya!"

"Ne atmış bakayım" demişti Derin sanki merak etmiyormuşçasına.

"Ve Demir, Rusya'ya iner..." yazmış bir de demişti Mine. Mine öyle heyecanlıydı ki fotoğrafın nasıl bir şey olduğunu çokça merak etmişti Derin.

Mine'nin yüzüne salladığı telefonu alıp fotoğrafa bakmıştı ki Mine'nin abartmadığını o anda anlamıştı. Fotoğrafa Derin de Mine gibi tepki vermişti.

"Oha kızım ya! Demir Bey Rus kızlarından biriyle dönerse ben şaşırmam. Neden bu kadar yakışıklı ki!"

"Evet ya! Esmer güzeli adam! Mankenlik teklifi almıştı, bir de moda haftasında keşfederlermiş!" diyerek uzun soluklu bir kahkaha patlatmıştı Mine.

"Demir Bey ve mankenlik. Mine delirirken biz! Çeksene bizi de!" diye dalga geçmişti Derin onunla. Telefonu da tekrar Mine'ye uzatmıştı. Sonra da kendi dertleriyle Mine'nin ofisini derya etmişti. Ev bulması gerektiğinden falan bahsetmişti. Mine ise bu konuda yapabileceği bir şey olursa yapacağını söyleyip Demir'in instagram profiline dalmıştı...

Sen RengiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin