Bu bölüm 33'ü 35'e bağlayan bir bölüm gibi oldu. Baya kısa olduğu için üzgünüm. Hep bunu söylediğimin farkındayım ama yeni bölümü en kısa zamanda yayınlamaya çalışacağım. Bu arada ya gelecek bölümün ya da ondan sonrakinin büyük ihtimal final olacağını bildirmek istiyorum. İyi okumalar...
Annemi nasıl bulacağım hakkında hiçbir fikrim yoktu. Mehmet amca eski eşinin nerede olduğunu bilmiyordu. Elif de tam olarak bilmiyordu. Teyzem zaten birçok şeyi yeni öğreniyordu. Sakin geçirdiğimiz bir günün ardından, yaklaşık yarım saat önce, Adem'i aramış ve olanları ona da anlatmıştım. Amcasıyla ilgili konularda gerçekten şaşırdığını söylemeliyim. Kim şaşırmazdı ki?
Yaşadığım şeyleri ona anlatmak benim için sorun olmuyordu. İçimde ona karşı bir güven büyütmüştüm ve buna engel olmaya gerek duymuyordum. Belki de kendime benzettiğimdendi, bilmiyorum. Sebebini düşünmüyordum. Yalanların içinde büyüdüğüm dünyamda, güvendiğim her şey benim için önemliydi.
Elif yanıma geldi. "Aklıma bir şey geldi." dedi. "Üvey annem babamın mezarında bana annemizin akıl hastanesinde yaşadığını söylemişti. Zaten Mehmet amca da bunu tam olarak olmasa da belirtti. Yani büyük ihtimal annemin o hastanede olmasının sebebi üvey annem."
Doğruydu. Ama bunun bize ne yararı olabilirdi?
"Bu doğruysa bile ne yapabiliriz ki?"
"Bilmiyorum. Hapishaneye gidersek neden orada bulunduğu ve zarar verdiği kişinin nerede olduğu hakkında bilgi alamaz mıyız?"
"Neden olmasın? Bence alabiliriz."
Sakince gülümsedi.
"Sana özür dilemem gerektiğini hissediyorum."
Onun gibi yapıp ayaklarımla kendimi geri iteledim ve arkama yaslandım.
"Neden?"
"Üvey annemin yaptıkları yüzünden."
Elif, benim kardeşim, kendisini suçlu hissetmesi gereken son kişiydi. Hissedecekse dedem hissedebilirdi, babam hissedebilirdi. Başkasının özgür iradesiyle yaptığı hiçbir şeyden başka bir kişi sorumlu değildi.
Konuşmasına izin verdim.
"Ben olmasaydım annem o camdan aşağı düşmezdi. Sen yıllarını annesiz geçirmezdin. Bilmiyorum. Böyle hissetmeme engel olamıyorum ama saçma olduğunu da anlıyorum. Sanki annem onu bulduğumuzda bana bakıp her şey senin yüzünden oldu diyecekmiş gibi geliyor. Ah, bir an abla olan senmişsin gibi hissettim."
Güldüm.
"Asla öyle bir şey olmayacağını biliyorsun. Ne anneme olanlar neden diğer şeylerin hiçbirinde ikimizde suçlu değiliz. Ben olmasaydım demek için çok geç. Ne dersen de, sen varsın ve eğer varsan, yaşamak zorundasın. Yapabileceğin en güzel şekilde hem de."
Bu cümleleri kurduktan sonra içime anlamsız bir cesaret girdi. Sanki kötü olan herkesi yok edip, bizi küçük olan bize döndürecekmişim gibi. Annesi yanında olan bize.
Aniden bastıran uykuyu engellemeyip Elif'i de yanıma çektim ve yatağıma yattım. Yarın umut dolu bir gün olacaktı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kayıp Günlük (Düzenleniyor)
MaceraTüm ailesini kaybetmiş bir kızın beklemediği bir anda bulduğu günlüğün değiştirdiği hayatı. Hayalleri ve biricik ev arkadaşıyla, yalanların yerini gerçeklerle doldurmak amacıyla çıktığı yolculuk. 'Sıradan hayatımın karanlığında kaybolup gitmişken ı...