Gözlerimi açtığımda hala sabah olmamıştı hatta yarım saat filan uyumuş olmalıydım. Lakin ters giden şey burası benim evim değildi , ayağa kalktım ve çevreye bakındım. Hala kendime gelememiştim , bilinçsizdim. Ama ne olduğunu anlayacak kadar da ayık.
Oda dağınıktı ama güzel dekore edilmişti siyah içine çökmüş rahat koltuklar , koltuklarn arasındaki köşede bir florasan , florasana dik gelen pencere, zebra perde, kapının oradaki piyano ve karşısında şuanda üzerinde olduğum bir yatak.
Tek oda gibi görünüyordu , kapı tarafında ise bir amerikan mutfak vardı.
Korkmaya başlamıştım ki o küçük mutfaktan gelen sesle irkildim. O tarafa bakmadığımdan ilk başta göremesemde bir az doğrulunca her şeyi net şekilde görebilmiştim. "Uyanmışsın" bu , atm'nin önünde kollarına bayıldığım adamdı. Vay canına ne çok şey hatırlıyorum ben. Toparlanmaya başlamıştım. Üzerime hırkamı giydim , lanet olası hıçkırık peşimi bırakmıyordu tekrardan benimleydi dakikada 4-5 defa hıçkırıyordum sanırım.
"Bi yeremi gidiyorsun?" o kaba sesi cidden karizmatik di , tok ve tınılı. "Farkındamısınız bilmiyorum ama bu adam kaçırmaya girer". "Benmi adam kaçırıyormuşum ? Orada kucağima bayılan sendin seni orada bırakıp gelmeliydim belkide" evet biraz haklıydı , buzdolabının kapağını kapattıktan sonra karşımda dikilir vaziyette durdu. "Her şey için teşekkürler ama gitmeliyim" diyerek kapıya yöneldim. "Keyfin bilir." kolu tuttum ve çevirirken dengemi kaybettim. İste bir kez daha yerle kavuşmuştum , hayır buna yenik düşmeyecektim , dengemi kaybetmiştim fakat birine yem olmayacak kadarda ayıktım.
Daha ayağa kalkamadan üzerimde hissettiğim nefesi... Çığlık atabilirdim. Kaşlarımı çattım. Ağzımı açacakken ,Onu kollarımla ittirerek kendimden uzaklaştırdım. Şimdi sırtım kapıya dayalıydı . sol kolu ise başımın hemen kenarında kapıya dayalı bir vaziyetteydi.
"Ne düşündüğünüz pek umurumda değil sanırım , ama saat daha sabahın 4'ü ve ben seni bu saatte dışarı bırakamam" benimi düşünüyordu şimdi bu ?
"Düşündüğümden değil , bu saatte çıkıp başına bir iş getirirsen en son benim evimden çıkmış olarak gözükeceksin. Başıma iş alamam."
Yanımdan ayrıldığında yavaş adımlarla gidip yatağın yanına oturdum ve sırtımı yatağa yasladım. " Açmısın ? Birşeyler hazırladımda". Evet sesi ger.ekten iyi ve dikkat çekiciydi. Hayır ya hu ne düşünüyorum ben. Bu saçmalıklarla kafamı doldururken arkamdaki yatakta hareketlenme hissetmiştim. Ve başımda bir çift el.
İtiraz etmeye çalışarak kendimi öne attım , ama bir türlü dengemi sağlayamıyordum. Biraz öne doğru gitmeyi başardım ve "Sakin ol sadece saçların çok dağınık bu şekilde yemek yiyemezsin , seni düşündüğümden değil de sadece yemek zevkimi bozacak birşeyin olmasını istemiyorum". Dedi.
Vay be ne kadarda uzun bir cümleydi o öyle anlamakta güçlük çekmiştim. Evet saçlarımı örüyordu , elleri saçlarımda adeta dans ediyor. Cidden kafayı yemiş olmalıyım yada kafamı filan çarpmışım bu düşündüklerim normal değildi.
Olanların farkına vardığımda ayağa kalkıp ona döndüm. "Ben , ben gidiyorum. Oyununa daha fazla alet olamam, ben o kizlardan değilim kusura bakmayın" sanırımm sesimi biraz fazla yükseltmiştim. Kapıya tekrar yöneldim kapıyı açtım o sırada, "Şunu alda donma bari soğuktan donarsın , ayaz var." Siyah deri ceketini askıdan çıkarıp bana fırlatmıştı , ve yüzünnde tatlı bir sırıtış vardı , komik ya sanki ,gülüyor birde.
Evine dikkat etmeden çoktan iki sokak ilerlemiştim. Onyedi senem bu şehirde geçti kaybolmazdım ama bu sokağı pek gördüğümü sanmıyorum , biraz lüks bir yere benziyordu. Şimdi birine yakalanmadan eve girmeye gelmişti sıra. 3 sokak ötede de bizim ev vardı. Altımdaki şort bu havaya kesinlikle uygun değildi , koşmam gerekiyordu. Cidden soğuktan ölmek istemiyordum.
...
Evim. Sıcaklık ve rahatlama iste bu. Eve gelmiştim ve koltuğumda yayılıyordum. karnımda küçük küçük kıpırtılar hissediyorum sanırım kusucağım.
Kendimi klozete dayalı buldum. Ve evet kusmuştum. Normalde rahatsızlık vericiydi ama şu durumda rahatlatmıştı. Annemlerin gelmesine daha iki gün vardı , fena üşütmüştüm. Dus alip uzanacaktim ve planladığım her seye ilk defa uyuyordum.
Devam ediyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın Aşkı #wattys2017
DragosteKaranlıgın sizi ele gecirmesine izin verin... "Derin.." sesi kısılmıstı ve bana bakıyordu cevap veremeden dudaklarımda hissettigim sıcaklıgı.. Siyahın dudaklarıyla bir olmustu dudaklarım. Yaklasık 10 saniye icerisinde suya girmistik , o kadar sert...