Kafamı klozetten kaldırıp etrafta peçete aradım , saçlarım dağınık olduğu için onlara da bulaşmışlardı. Şimdi her yerim kusmuk kokuyordu. Yavaşça doğrulup kapağı kapattım ve üzerine oturdum , salondan gelen telefonumun sesiyle irkildim ve ayaklanıp o tarafa doğru yol aldım. Kısa sürede Blackberry'im elimdeydi. Babam arıyordu.
Bir kez daha aynı şey olmuştu, diğer gittiği çoğu iş gezilerinde de bir sorun çıkmış ve geri dönmüştü. Annem ise her zaman fırsatları kullanıp tatil niyetine tadını çıkarırdı.
Uçak bileti ayırmadığından yarım gün sürerdi gelmesi , başımın çaresine bakardım fakat gelmesi bi hayli iyi olmuştu helede okulların kapanmasına iki hafta kalmışken.
Evde tek kalmak emin olun iğrenç bir şey yemek yapan bir anne , seni uyandıran bir baba. Bunların hiçbiri yok.
Mutfağa geçip tost makinesini fişini prize taktım , o ısınırken de odama gidip üstümü değiştirecektim. Kapımı aralık bırakıp dolabımın önüne geçtim ve temiz iç çamaşırlarıyla geceliklerimi alıp üzerime geçirdim. Saçımı tarayıp topladıktan sonrada tekrar mutfağa giderek tost ekmeklerini dolaptan çıkardım.
Peynir ve benzeri şeyleri ekmeklerin arasına yerleştirdikten sonra tost makinesine koyup , ısınmışmı diye bakacaktım. Isınmış demirlerin arasında eriyişini izledim. Bunu küçüklüğümden beri sevmişimdir peynirin kenarlardan akışı. Kim sevmezki.
Makineden çıkarırken bu kadar sıcak olucağını tahmin edememiştim ve evet. Elimi yaktım. Büyütülecek bir yanı yoktu buz koyarsam rahatlatırdı ayağa kalktım ve dolabın kapağına uzandım kapakların açıldığında mekanizmanın üflediği soğuk hava bile güzeldi buz çıkaracak kadarda yakmamıştım. Açar açmaz elimi bezelye paketlerinin arasına yerleştirdim.
Devam ediyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın Aşkı #wattys2017
RomantizmKaranlıgın sizi ele gecirmesine izin verin... "Derin.." sesi kısılmıstı ve bana bakıyordu cevap veremeden dudaklarımda hissettigim sıcaklıgı.. Siyahın dudaklarıyla bir olmustu dudaklarım. Yaklasık 10 saniye icerisinde suya girmistik , o kadar sert...