Açil giderken Dario "Gitme." dedi. Açil bir süre yerinde kaldı. Sonra Dario'ya bakıp omuz silkti. "Sen bilirsin." dedikten sonra gidip yatağa oturdu.
Dario şaşkınlıkla Açil'e bakıyordu şimdi. "Bu kadar mı yani?" diye sordu şaşkın şaşkın. Açil gözlerini devirip elini karnına koydu. "Senin bebeğini doğurup özgürlüğümü alacağım ben de. Beni bir köşeye atıp sen hayatını yaşayamayacaksın Dario." dedikten sonra sırtını dönüp yattı.
Dario iç geçirdikten sonra sinirle odadan ayrıldı.
***
Açil sabah uyandığında her şeyin güzel olacağını tekrarladı kendi kendine. Bundan sonra Dario'yu düşünmeyecek, onun yaptıkları onu incitemeyecekti. Gülümseyerek yataktan kalktı. Neşeyle aşağı indiğinde henüz kahvaltı masası hazır değildi. Sonra taşrada kaldığı süre boyunca erken uyanmaya alıştığını hatırladı. O zaman o da mutfağa giderdi.
Mutfağa girdiğinde geçen seferki kadınlar koşturup duruyordu. Emirler yağdıran kadın Açil'i gördüğünde kendini toparladı hemen. Açil kadının halinden onun Dario'nun karısı olduğunu anladığını düşündü.
"Ben kahvaltı hazırlayacaktım." dediğinde kadın başını iki yana sallayıp "Sizin buraya girmeniz yasak." dedi.
Açil inanamayarak baktı bir süre. Sonra "Neden?" diye sordu şaşkınlığını gizlemeden.
"Eşiniz mutfağa girmenizi yasakladı." dediğinde Açil sinirle tepinmemek için kendini zor tuttu. Bu adam evin belli bölümlerini ona yasak mı tutuyordu?
"Nerede?" diye sordu Açil dişlerinin arasından.
"Salonda olması gerekiyor." dediğinde Açil başını salladı. Hızla salona girdiğinde Dario'nun alaycı bakışlarından onun da beklediğinin bu olduğunu anladı. Dario savaş ilan etmişti. Ve bunu yasal hale getirmişti.
Açil gülümsedikten sonra "Erken uyanmışsın." dedi.
Dario kaşlarını kaldırarak Açil'in yüzünü inceledi. Açil yeniden gülümsedikten sonra "Hadi yürüyelim." dedi.
"Rüya görüyorum sanırım." dedi Dario alayla.
"Hadi ama Cassandra yarın nişanlanıyor ve ben sonraki gün giderim. Yarın herkes telaş içinde olur. Sadece bugün varken seninle kavga edeceğimi düşünmüyorsun değil mi?" diye sordu ikna edici bir ses tonuyla.
Dario Açil'e inanmak istedi ama yapamadı. Açil'e bakarken Açil omuz silkerek "Odada yaramazlık da yapabiliriz." dediğinde Dario Açil'in oyun oynadığını anlamıştı. Bu kız yine bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Muzip bir şekilde gülümseyerek "Ne gibi?" diye sordu.
Açil düşünür gibi yaptıktan sonra "Satranç oynarız." dediğinde Dario kahkaha attı. Az önce ne demeye çalıştığını ikisi de çok iyi biliyordu aslında. Açil'in zekasına hayran kalarak "Dışarıda yürüyüş yapsak daha iyi olur sanırım." dedi.
Açil başını salladıktan sonra "Tamam." dedi.
Dışarı çıktıklarında Açil ve Dario bir süre sessizce yürüdü. Sonra Açil gözlerini dikip Dario'ya baktı. "Üşüdüm ben." dediğinde Dario bir süre Açil'e baktı.
"Üstümde sana verebileceğim bir şey yok gördüğün gibi."
Açil yolun ortasında durdu. Dario iç geçirerek "Dönelim o zaman." dedi.
Açil dikkatle Dario'ya baktıktan sonra "Bana sarılabilirsin." dediğinde Dario gözlerini kapattı. Açtığında Açil hala karşısındaydı. Onun kokusunu aldıktan sonra gitmesine izin verebileceğini sanmıyordu. Açil "Hadi ama." dediğinde Dario Açil'i kendine çekerek sarıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Başkasına Aitsin -Tamamlandı-
Historical FictionMadem başkasına aittin neden baktı ki gözlerin benim gözlerime? Neden izin verdin ki sana bağlanmama? Açil gözlerini kaçırdı karşısındaki adama bakamıyordu çoğu zaman olduğu gibi. O bir çift maviydi hayatını böyle yerle bir eden. Sonunda derin bir n...