-52-

4.9K 340 17
                                    



Günlerdir nereye gitmesi gerektiğini bilmiyordu. İnsanlara tarihi de soramıyordu deli olduğunu düşünmesinler diye. Yürüdüğü yollar tanıdık da gelmiyordu. Hiçbir yüzü de tanımıyordu. Sonunda dayanamayarak bir yere oturdu. Gözyaşları usulca yanaklarından aşağı süzülürken "Bir daha bir yere gidemem." diye mırıldandı.

Koca şehirde kendini yalnız hissediyordu. Bu şehrin neresi olduğunu bile bilmiyordu. Boş gözlerle etrafına bakarken birden hareketlenme oldu insanlar arasında. Yorgunluktan artık gözünün önünü görecek hali yoktu.

Dikkatle ne olduğunu anlamaya çalışırken "Breanna" diye seslenildiğini duymasıyla sese dönmesi bir oldu. Hızlı bir kararla da saçlarını yüzünün önüne getirerek yüzünü sakladı. O kız tamamen ona benziyordu. Bir gören olursa sorun çıkabilirdi.

Göz ucuyla kızı izlerken sarışın genç bir adamın peşinden yürüdüğünü gördü. Kız gülümseyerek adama döndükten sonra "Senin burada olman hiç doğru değil." dedi.

Adam umursamaz bir şekilde omuz silktikten sonra "Seni sevdiğimi saklamıyorum işte." dedi.

Kızın yüzü kızardı. Gözlerini kaçırarak "Sen prenssin, burada insanların içinde..." diye itiraz edecek olmuştu ki adamın bakışlarını gördüğünde sustu birden. Gülümseyerek "Akşam baloda görüşürüz." dedi.

Prens arkasından bakarken kız yürüyerek uzaklaştı. Breanna ise kızın arkasından onu takip etmeye başladı. Kızı bir süre takip ettikten sonra kız Dario'nun evinin önünde durunca Breanna gülümsedi rahat bir şekilde. Demek istediği gibi olmuştu her şey. Şimdi tek yapması gereken kıza dokunmasıydı. Nasıl yapması gerektiğini düşünürken kız birden koşmaya başlayınca Breanna bakışlarını o yöne çevirdi.

"Dayı." diyerek sarıldığı adama baktığında Dario'yu gördü. Gözlerini kapatıp tekrar açtı. Hiçbir şey değişmemişti. Dario ve kızın ne kadar iyi anlaştığını gördüğünde gülümsemeden edemedi. Onu çok özlemişti. Daha sonra sarı saçlı bir kadın evden çıktı. Kızın saçlarını okşayıp "Hadi canım baloya hazırlanman gerek." dediğinde kız neşeyle gülümsedi.

"Tamam annecim, geliyorum hemen. Babam geldi mi?" diye sorduğunda Breanna iç geçirdi. Anne ve babasıyla büyümüştü. Ve kız fazlasıyla mutluydu. Tam da istediği gibiydi. Ama ya Dario? Onunla o kadar sene birlikte yaşayıp babası olarak deli gibi sevdikten sonra... Bir an başka bir adama baba diyeceğini düşününce kalbi sıkışıyor gibi oldu. Dario'ya o kadar çok alışmıştı ki. Ama hayatı boyunca Dario hep yakınında olacaktı. Bunu bilmek içini az da olsa rahatlatmıştı.

Bir süre gözlem yapmak istiyordu. Geçmişi değiştirdiğinde geleceğin de değişeceğine emindi. Yine de bir umut değişmeyeceğini düşünmüştü. O kıza şimdi dokunursa çok güzel bir aileye sahip olabilirdi. Yine de emin olmak istiyordu. Ortalıkta Açil'i görememişti. Onun da mutlu olduğunu görmesi gerekiyordu. Bir de Ariel'e verdiği söz vardı. Onun için de elinden geleni yapmalıydı. Ya sevdiği adam? O nerelerdeydi?

***

Açil uyandığında ortalıkta kimse yoktu. Hızla beşiğe baktı ama kızını göremedi. "Valerie" diye bağırdığında ses gelmeyince koşarak odadan çıktı. Koridorda kızını Dario'nun kucağında görmesiyle derin bir nefes alması bir oldu. Kızını kucağına alıp "Bebeğim.." dedikten sonra yanağına bir damla yaş süzüldü. "Çok korktum." diye fısıldadı kızının kulağına.

"Ne oldu?" diye sordu Dario şaşkın şaşkın Açil'e bakarken. Açil sinirle Dario'ya bakıp "Sakın bir daha kızımı haber vermeden yanımdan alma, sakın. Deli oldum şu bir dakikada."

Başkasına Aitsin -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin