AĞLA(ma)YACAĞIM

Bölüm 9 (Gözlerinin Hapsindeyim)

Cesur, koğuşundaki ranzasında son gecesini geçirmek üzereydi...Hayırlısıyla vatani görevin sonuna geldi...Askerde çok güzel arkadaşları, güzel anıları, paha biçilmez tecrübeleri oldu ama, özgürlüğüne kavuşacak olmanın tadı bir başkaydı...

Tabi bir de Leyla vardı...Şimdi Leyla'sına kavuşma zamanı...Gözlerini kapatır kapatmaz günlerdir hayalini kurduğu yüzü gördü...Gece saçlı Leyla gülümsüyordu, dünyada bundan daha güzel bir resim olabilir mi?

Leyla'yı düşündükçe sabırsızlığı arttı..Bir an önce olsun istiyordu...Leyla onun olsun, saçları yastığına dağılsın, gözleri gözlerinden ayrılmasın....

********************************************************

Sema hanım, kocasına düzenli dozlar halinde Cesur sevgisi aşılıyordu...Sohbetlerin içine Cesur'u, ailesini, misafirliklerini sıkıştırarak çaktırmadan Cemil bey için konuyu normalleştiriyordu...Mesela bu akşam,  Melek hanımın kibarlığından bahsetmeyi uygun görmüştü..

_Ne kibar  kadın. Osmanlı hanımı derler ya,  öyle . Çocuklarını da çok güzel yetiştirmiş , takdir ettim vallahi.. Bu zamanda böyle aile zor bulunur. Zaten ben Cesur'u görünce anlamıştım . Aile terbiyesiyle yetişmiş insan belli oluyor.....  

Cemil bey gözlerini devirerek, ellerini "teslim oldum" der gibi kaldırdı...

_Tamam Sema, gözünü seveyim dur. ne yaptığını anlamadığımı zannetme. Cesur çok iyi adam anladık. Ailesi bulunmaz hint kumaşı onu da anladık. Sen ne istiyorsun onu söyle , vallahi içim dışım Cesur oldu .....

 Sema hanım , ektiği tohumların bu kadar erken yeşermesini beklemiyordu doğrusu. sesini yumuşatarak , kocasına biraz yanaştı.

_Ben ne isteyeceğim hayatım. Seninle aynı şeyi istiyorum. Evlatlarım iyi olsun ,mutlu olsun. başka derdim yok. 

_Kızın Cesur'la evlenince  mutlu olacak yani , bu mudur?

Sema hanımın biraz önce yumuşayan sesi, sertleşti...

_Aaaa lafı ağzıma tıkıp durma, öyle mi dedim ben?  Biraz araştırıp soruşturalım. Düşünelim. Sabit fikirli olma , kestirip atma diyorum. Hem ben Cesur'un aile avukatı değilim beyefendi, seninle aynı taraftayız.

_tamam düşünelim....Ama Leyla'nın konudan haberi olmasın..

Sema hanım hevesle başını salladı...Bir adım atılmıştı, nihayet...Cemil bey devam etti..

"Bursa meselesi ne olacak Sema hanım? Onu da düşündün mü?"

_Onu zamanı gelince düşünürüz. Hadi yatalım geç oldu.

_Yatalım yatalım .Bombanın pimini çek , sonra hadi yatağa. Nasıl uyuyayım şimdi?

Sema kıkırdayarak kocasının koluna girip , yatak odasının  yolunu tuttu. 

_ Vallahi "dırdırcı" diye adı çıkan benim, ama senden benden de betersin Cemil bey....

Cemil bey kolunu karısının omzuna atıp, kulağına eğildi..

_Uykumu kaçırmanın bedelini ödeyeceksin Sema hanım....

Kocasının neyi ima ettiğini anlayan Sema hanım genç kız gibi kızardı..Cemil beyin poposuna attığı şaplak önce şaşkınlıkla çığlık atmasına, sonra da kahkahayla gülmesine neden oldu...