Bölüm 52( Büyük Bedel)

2.7K 323 45
                                    

Doğan yanında avukatla birlikte karakoldan içeri girdiğinde, sabaha bir kaç saat kalmıştı..Cesur'u görünce derin bir rahatlama yaşadı. Çocukluktan beri hiç ayrılmamışlardı. Birlikte kavgaya girmişler, ilk aşklarını unutmak için birlikte meyhanenin yolunu tutmuşlar, iş hayatında birlikte pişmişlerdi. Kayıplarının ardından yas tutmayı da, para kazanıp kaybetmeyi de göğüslerken, hep metanetli davranmışlardı. Ama dün sabah Doğan ilk kez çok korkmuştu. Cesur'un aklını kaybedecek kadar kedere gömüldüğünü, gözlerinin ışığının an be an söndüğünü görmek, yüreğinde bir delik açmıştı... Arkadaşını iyi ve aklı başında görünce, endişelerinden sıyrılıp, sımsıkı kucakladı..

_Dur lan! Kemiklerimi kırdın manyak...

Cesur'un kükrer gibi bağırması, Doğan'ı gülümsetti..

_Özledim miniğim..Kafayı sıyırdın diye ödüm koptu...

Cesur şakanın ardına gizlenmiş korkuyu anladı, anladı da Doğan'a aynı kucaklamayla karşılık verdi...

_Leyla'dan haber getirdin mi?

_Ankara'dan geliyorum ben oğlum. Kimseyi görmedim, haber de getirmedim..Şimdi bütün dikkatini avukata ver. Sabaha bir şey kalmadı, hazırlığımızı yapalım..

Cesur avukatın isteği üzerine olayı hatırladığı şekilde anlattı. Hem de defalarca...Avukat notlar tuttu, sorular sordu, Cesur'u köşeye sıkıştırdıkça sıkıştırdı.."Eski sevgilinizi kıskandığınız doğrumu? O yüzden mi kocasını vurdunuz?" sorusu zaten bunalmış olan adamı iyice zıvanadan çıkardı...

_Ne kıskanması? Ne eski sevgilisi? sen beni delirtecek misin lan? Bana ne, kiminle evlenirse evlensin.. hatta benden uzak olsun da, isterse yedi koca birden alsın...

Avukat bıyık altından gülümsedi. Öfkesi burnunda bu genç adama inanıyordu..

_Zeki bir adama benziyorsunuz Cesur bey...Sizce savcı bu ihtimali düşünmeyecek mi? Bu soruları sormayacak mı? Şunu anlamalısınız ki, olay bıçak sırtı dediklerimizden. Ev sizin, yani haneye girip kavgayı başlatan karşı taraf..Silah size ait değil, siz bu amaçla karşılarına çıkmamışsınız..Bunların bize faydası büyük. Ama bir de şöyle bir taraf var ki, işler burada tersine dönüyor. Kadın sizin eski sevgiliniz, müşterek bir çocuğunuz var. Kavganın sebebi bu çocuk olduğu kadar, kıskançlık olarak da algılanabilir..Ayrıca yaralı hayati tehlikeyi atlatamamış korkarım bu durumda ceza almanız kaçınılmaz...

Cevdet burada araya girerek dikkatleri başka bir yöne çekti..

_Avukat bey...

_Serdar efendim..Serdar Özüpek...

_Serdar bey..Cesur Bursa'nın köklü ailelerinden birine mensup. Bir iş adamı, İyi bir çevresi, mutlu bir evliliği  var..Daha önce hiç suç işlememiş. Bunlar mahkemede işinize yaramaz mı?

_Elbette yarar. Merak etmeyin her yolu deneyeceğiz..Ayşe hanım ifade vermemiş, nedenini biliyor musunuz?

_Sağlığı elverişli değilmiş...

********************************************

Ayşe Yiğit'in kapısından bir an olsun ayrılmadı. Önce ameliyathanenin kapısında, şimdide yoğun bakım ünitesinin. Doktorlar "beklemenize gerek yok evinize gidin" dedikçe, feryat figan bağırası geliyordu.Evi mi vardı onun? evi, barkı, güvendiği, sevdiği içeride yatıyordu işte..Sıcacık kanını karların üzerine akıtmış, gözlerini Ayşe'nin gözlerinden hiç ayırmamıştı..Ta ki kendinden geçip, kapanana kadar.. Ayşe mosmor kesilmiş boğazını elleriyle yokladı. yer, yer şişkinlikler eline değince acıyla irkildi. Allah'ın belası katil herif, ikisini de gözünü kırpmadan öldürecekti.

AĞLA(ma)YACAĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin