Düzenlendi: 28/06/2017
Keyifli okumalar dilerim...
***
"Yine başıma hangi belayı sardın?"
Azat'ın mırıldanmasına gözlerini deviren Begüm, ağız dalaşına girmek istemeyip susarken Azat, oturması için koltuğu gösterdi.
"Otur, öyle konuş istersen."
"Gerek yok. Sen sadece birazdan söyleyeceklerimi iyi dinle yeter bana."
Emreder gibi konuşan Begüm'den son derecede rahatsız olan Azat, sırf suçlu diye sustukça kendisiyle bu şekilde konuşmasına dayanamıyordu. Daha konuşma başlamadan çileden çıkacak gibiydi.
"Söyle,"dedi mesafeli çıkan sesiyle.
"Biliyorsun ki akşama oyunumuz başlıyor, senin tarafından her hangi bir sorun var mı? Bak olur da akşam gelmez kaçar gidersin benimle yine uğraşır..."
"Saçmalama!"
Begüm'ü tersleyip sözünü kesen Azat, bu kızın gerçekten onu çıldırtmaya yeminli olduğunu falan düşünüyordu. Kendiside kurtulmanın derdindeydi hem kaçacak olsa ailesine açıklar, onları bulaştırır mıydı?
"Benim ailem artık bu işin içinde, dönüşü yok."
"Malum sana zerre güvenmiyorum, bu yüzden de teyit etmek zorundayım. Neyse akşam isteme sorası olur da ailelerden her hangi biri hemen evlenin, ne zaman evlenirsiniz? Gibi sorular sorarsa diye şimdi seninle ağız birliği yapacağız."
Gözlerini deviren Azat sabır çekti. Herhalde gerçekten bu kız nişanlısı falan olsa katil olurdu.
"Bir kaç yıl nişanlı kalmak istediğimizi söyleyeceğiz ve onlar buna inanıp aradan geçen bir yılın sonunda benim okulum bitince de nişan senin tarafından bozulacak. Sakın o zaman geldiğinde de ayrılma bahanesine beni bulaştırma, yaptıkların yeterince yetti o yüzden bunun bedelini tek başına sen ödeyeceksin."
Kaşlarını çatan Azat sırtını dikleşirdi.
"Bu şekilde konuşmamıştık, başıma icat çıkartma Begüm. Neden nişanı ben bozmuşum gibi olacakmış? Sen çekip gittikten sonra ben ailemle uğraşmak istemiyorum."
"Bu raddeye gelmemize sen sebep olduğun için olabilir mi? Kusura bakma Azat ben senin yaptığın hatanın bedelini ödemeyeceğim."
"Tamam" dedi çatık kaşları sıkılı dişlerinin arasından Azat. Şuan şu durumda olmasalar bu kadını doğduğuna pişman ederdi de işte elinden bir şey gelmiyordu.
"Pekala, akşam görüşürüz."
Begüm, Azat'ın bir şey demesine müsaade etmeden odasından hızla çıkarken Azat Begüm'ün arkasından ters ters baktı
"Şu olay olmasaydı ben sana yapacağımı biliyordum. Ulan benim karşımda da kesiliyor."
***
"Serpil teyze dünden beri çok yoruldu gel hadi bir annene bakalım tatlım."Begüm üzgün halde oturduğu yerden kalkıp Yaren'in kendisine uzattığı elini tutu. Azat'ın evinden döndüğünden beri zaten yerinde olmayan keyfi daha da kaçmıştı. Akşam olmak üzereydi ve zamanın git gide yaklaşması ile fazlaca geriliyordu. Onun dünyasına göre fazlaydı bunlar.
"Tamam canım bakalım."
"Asma yüzünü tatlım."
Arkadaşının yanağını öpen Yaren, elini güç vermek istercesine sıkıca tutarak Begüm'ü merdivenlere yönlendirdi.