Herkese merhaba, Bugün Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ü kaybetişimizin
78. Yıl dönümü... Vɑtɑnı ve milleti ɑdınɑ yɑptığı büyük işler için şükrɑnlɑ ɑnıyor, mɑnevi huzurundɑ sɑygıylɑ eğiliyorum. Ruhu şɑd olsun.
İkinci kısım geldi ve bu kısımda bol bol Azat&Begüm, biraz Güney& Yaren azıcıkta Cemal&Funda var. Normalde biliyorsunuz tek bölümü iki kısıma ayırdım o yüzden gelecek bölümde Eda&Oğuz, Dila& Onur'un yanı sıra yine seçeceğim bir çift daha olacak.
Hepinize keyifli okumlar dilerim. Bölüm sonunda oy vermeyi ve düşüncenizi paylaşmayı lütfen unutmayın.
AZAT & BEGÜM
Meliha hanım usul usul merdivenleri çıkarken Bekir beyin koluna girmiş birazcık karı koca dedikodu yapıyordu. Hastanedeki dünürünün kendine olan soğuk tavrından ve gelen gidenlerin konusunda konuşuyor Bekir beyde Karsını dinliyordu. Yardımcılar çoktan gitmiş ev kendilerine kalmıştı. Onlar odalarına doğru giderken Azat'la Begüm'de hemen arkalarında kendi arlarında konuşarak merdivenleri çıkarken Azat bir eliyle karısının elini tutmuş diğer koluylada uyumasına azıcık kalmış olan kucağında mayışan Eymen'i tutuyordu.
"Begüm sen odaya git ben Eymen'i yatırıp geliyorum."
Begüm tam ağznı açıp bir şey diyecekti ki Meliha hanım odalara ayrılan koridorun önünde durup arkasını dönerek Eymen'i Azat'ın kucağından alıp torununu öptü.
"Siz gidin yatın annem, Begüm tüm gün yoruldu biz dedesiyle paşayı yatırırız."
Azat olur anlamında başını sallayıp Begüm'le odasının yolunu tutarken Begüm başını Azat'ın omzuna yasladı ve öylece el ele yürüyüp yatak odalarından içeriye girdiler.
***
"Ege çok tatlı Azat, onu görünce böyle anne olmak için daha çok heveslendim. Bizim bebeğimizde aylar sonra doğacak ve böyle minicik bir şey olacak."
Azat üstünü değiştirirken hevesle konuşan karısına gülümsedi. Aylar önce kesinlikle çocuk istemeyen Begüm'le şimdiki Begüm arasında dağlar kadar fark vardı.
"İnşallah sağlıkla bebeğimizi kucağımıza almak nasip olur güzelim."
"İnşallah sevgilim."
Begüm askılıktan uzun zaman önce alıp ama giyinmediği mürdüm renk saten mini boy göğüs dekoltesi olan geceliğini alıp giyinmek için Kenara bıraktığında Azat'ta gömleğini pantolonunu çıkarmış altına siyah bir eşofman giyiyordu. T-shirt almak için başını kaldırdığında sırtı kendisine dönüp olan Begüm'ün elini arkasına atmış sütyeninin kopçasını çözdüğünü görünce durup bekledi. Begüm sadece alt çamaşırıyla kalmıştı ve arkası dönüktü. Kocası tarafından izlendiğinin farkında değildi.
Azat o çok beğendiği saten parçasını alıp başından geçiren karısına her zaman olduğu gibi yine hayranlıkla baktı. Mürdüm rengi Azat'ın siyahtan sonra Begüm'ün üstünde
görmeyi en çok sevdiği renkti. Kışkırtıcı geliyordu bu renkteki gecelikler, çamaşırlar ve güzel fiziğine yakışıyordu. Hoş Begüm çuval giyse bile Azat'ın gözünde her daim çok güzeldi.
Şuan Begüm'ün üstündeki bu askılı gecelikler onun uzun bacaklarını ortaya serip ben burdayım dercesine Azat'ın gözü önüne serilmişti. Emindi daha önce bu geceliği hiç görmemişti.
Üstüne beyaz bir t-shirt geçirdikten sonra ortalığı toplayan karısnın arkasına geçip belinden sarılarak ensesine bir öpücük bıraktı.
